İsviçreli EGL Grup’un alt kuruluşu olan EGL Türkiye ve Demirören Grubu’nun alt kuruluşu olan Milangaz LNG Toptan Satış Ticaret ve Sanayi A.Ş. Azeri ve Ortadoğu gazının Avrupa’ya taşınması konusunda işbirliğine gidiyor. Her iki gruba ait şirketler, karşılıklı olarak eşit oranda hisse değişiminden sonra, Demirören EGL Enerji ve Demirören EGL Gaz’ı kurdular.
 
Enerji Bakanı Taner Yıldız ile İsviçre Federal Enerji Dairesi Direktörü Walter Steinmann’ın himayesinde gerçekleşen törende konuşan Demirören Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Kıvanç Oktay, söz konusu ortaklığın hedefinin iki şirketin yerel ve uluslararası tecrübelerinden faydalanarak, hızla büyüyen enerji piyasalarına ürün ve hizmet sunmak olduğunu söyledi.
 
Kıvanç Oktay, “Gelişmekte olan ülkeler kategorisinden çıkıp gelişmiş ülkeler ligine hızla yükselmekte olan ülkemizde Demirören Grubu olarak 55 yıldır olduğu gibi bundan sonra yatırımlarımızda en iyisini yaparak üzerimize düşen görevi yapmaya devam edeceğiz” dedi.
 
EGL Üst Yöneticisi Hans Schulz ise Demirören Grubu ile ortaklıktan son derece mutluluk duyduklarını belirtirken, “Türkiye’deki enerji piyasasını çok yakından izledikten sonra Demirören Grubu’nun en güvenilir ve bizimle iş yapabilecek en uygun grup olduğunu belirlemiş bulunmaktayız” diye konuştu. 
 
Demirören Grubu’nun yerel deneyimleri ile EGL Grubu’nun uluslararası ticaret etkinliğinin biraraya gelmesiyle mükemmel bir ortaklık ortaya çıktığını kaydeden Schulz, bu işbirliği sonucunda gaz ve elektrik piyasasında önemli adımlar atabileceklerini düşündüğünü bildirdi.
 
BOTAŞ köprü olacak
 
BOTAŞ ile EGL arasındaki mutabakat zaptının imzalanmasının ardından konuşan BOTAŞ Genel Müdürü Fazıl Şenel de Türkiye’nin doğusundaki enerji kaynaklarını batısındaki enerji tüketim noktalarıyla buluşturma konusunda Türkiye’nin bir enerji köprüsü vazifesi gördüğünü hatırlattı. Şenel, Balkanlar ve Avrupa’nın enerji ihtiyaçları için her türlü gaz transferi için BOTAŞ olarak üzerlerine düşeni yapacaklarını söyledi. 
 
Fazıl Şenel, “Botaş olarak üzerimize düşen her türlü yardımı yapacağımızı teyid ediyorum” diye konuştu. 
 
Yıldız: Anlaşma Avrupa’nın arz güvenliği için önemli
 
İsviçre enerji şirketi EGL’nin Demirören Grubu ve BOTAŞ’la yaptığı anlaşmaların imza törenine katılan Enerji Bakanı Taner Yıldız, iki imza töreninin hem firmalara hem de iki ülke arasındaki ilişkilere olumlu katkılar koyacağı kanaatinde olduğunu bildirdi. Avrupa’nın özellikle doğalgaz arz güvenliği ile alakalı probleminin çözümünün bir parçası olmak adına da söz konusu anlaşmaların önemli olduğuna işaret eden Yıldız, “Türkiye, bu konuda bütün projeler karşısındaki pozitif tutumunu devam ettirecektir. Hem Nabucco, hem ITGI hem de TAP projeleriyle alakalı gelişmeleri hem ortak, hem partner olarak dikkatle takip etmektedir” dedi.
 
BOTAŞ ile EGL arasında imzalanan mutabakat zaptının bir çerçeve anlaşma olduğunu belirten Yıldız, doğu ve güneyden girebilecek gaz kaynaklarının, Yunanistan ve Bulgaristan üzerinden Avrupa’ya aktarılmasıyla ilgili temel prensipleri içerdiğini söyledi. Yıldız, “Bu, ikili anlaşmalara zemin oluşturabilecek bir anlaşma taslağıdır. Farklı güzergahlarla farklı firmaların, farklı korelasyonlarına açık bir anlaşmadır. Kaynak ülkelerinden 3-4 tanesini içerebildiği gibi, tüketim ülkelerinden de en az o kadarını içerebilir” dedi.
 
İsviçre Federal Enerji Dairesi Direktörü Walter Steinmann ise enerji tedarikinin artık ulusal değil küresel bir konu haline geldiğini ifade ederken, Türkiye’nin ve İsviçre’nin AB üyesi olmadığını, buna rağmen Avrupa’nın enerjiyle beslenmesi konusunda her iki ülkenin de özellikle transit, elektrik iletimi konularında büyük roller üstlendiğini kaydetti. Steianmann, “Avrupa’ya karşı konumumuzu birlikte daha da fazla geliştirmemiz gerekir” dedi. Özellikle son haftalarda İsviçre’den Türkiye’ye birçok kişinin gelerek yenilenebilir enerji kaynakları üzerinde görüşmelerde bulunduğu da belirten Steinmann, “Bugün sabah İstanbul’dan Ankara’ya gelirken uçakta önümdeki yolcunun bir çuval dolusu portakalı vardı. Tabii ki bu çuvalla kastettiğim bir poşettir ve poşetin üstünde M harfi bulunmaktaydı. M Migros’u temsil etmekte, bu da 50 yıldır iki ülke arasında çok iyi bir işbirliği yapıldığının göstergesidir” dedi.
 
Trans Adriyatik hattı kullanılacak
 
- EGL Grup’un alt kuruluşu olan EGL Türkiye ve Demirören Grubu’nun alt kuruluşu olan Milangaz LNG Toptan Satış Ticaret ve Sanayi A.Ş’nin adları, karşılıklı olarak eşit oranda hisse değişiminden sonra, Demirören EGL Enerji ve Demirören EGL Gaz olarak değiştirildi.
 
- Demirören Grubu ve EGL Grup belirtilen şirketlerde eşit sermaye payına sahip olacak. Böylece, Demirören EGL Enerji, EGL Türkiye’ye ait elektrik ticareti lisansından, Demirören Gaz ise Milangaz LNG Toptan Satış Ticaret ve Sanayi Şirketinin doğalgaz ticareti lisansından yararlanacak.
 
- EGL’nin BOTAŞ’la imzaladığı mutabakat zaptının da İsviçre ile Türkiye enerji bakanlarının enerji alanında daha güçlü bir işbirliğine yönelik olarak Kasım 2009’da imzaladığı anlaşmaya yönelik ilk somut adım olduğu belirtildi.
 
- Söz konusu mutabakat zaptı ile Hazar bölgesinden ve Ortadoğu’dan gelen doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınmasına yönelik iletim hakları hususunda doğrudan ve somut müzakerelerde bulunma fırsatı sağlandı 
 
- EGL, doğalgaz tedariki portföyünü daha da çeşitlendirmek için Azerbeycan’daki Şahdeniz doğalgaz sahasından önemli hacimlerde doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya, Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP) ile ihraç etmeyi planlıyor.
 
- Doğalgaz tedariki alanındaki olası ortaklıkları daha da güçlendirmek adına EGL, Haziran 2010 tarihinde Bakü’de de bir temsilcilik bürosu açmıştı. EGL halen Şahdeniz pazarlama konsorsiyumu ile görüşmeleri sürdürüyor.
 
Yıldız: Çernobil’e hayır pankartına katılıyorum
 
Enerji Bakanı Yıldız, Çernobil gibi birinci nesil ve 40 yaşını aşmış santrallarla karşı olduğunu, fakat Akkuyu’da yapılacağı gibi güvenlik düzeyi üst noktada, üçüncü nesil santralların yapılması gerektiğini söyledi. Gazetecilerin Akkuyu Nükleer Santral Projesi ile ilgili sorularını da yanıtlayan Yıldız, geçtiğimiz hafta Ukrayna’da Uluslararası Nükleer Güvenlik ve Çernobil Kazası Anma Konferansı’na katıldığını hatırlatarak, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’nun da bulunduğu 46 ülkeden yetkililerin bulunduğu bir toplantı yapıldığını söyledi. Fukuşima’dan sonra bu toplantının daha da önem kazandığını belirten Yıldız, şöyle konuştu: “Toplantıda özetle, ‘Nükleer santrallarda güvenlik önlemleri mutlaka artırılmalıdır ama nükleer santrallarla enerji üretimine devam edilmelidir’ sonucu çıktı. Türkiye de bu görüşe katılmaktadır. Orada Greenpeace üyeleri Çernobil aleyhine bir pankart açtı ’Çernobil’e hayır’ diye. Bu pankarta ben de katılıyorum. Ama doğrusunun şu pankartla yapılması gerektiği kanaatindeyim; ‘Çernobil’e hayır, Akkuyu’ya evet... 
 
vatan