Uluslararası piyasaları 2007'nin ilk yarısında tehdit etmeye başlayan ve bu yıl da krize dönüşen mortgage sorunun üçüncü çeyreğin sonuna kadar sürmesi bekleniyor. Yatırımcıların finansal kuruluşlarının ilk çeyrek bilançolarını görmek isteyeceğini belirten uzmanlar, Türkiye hakkındaki iyimserliklerini ise hala koruyorlar. Uzmanlar, makro ekonomik verilerin ve yapısal reformların iyiye gittiği bir süreçte dış piyasalarda patlak veren krize yakalanan Türkiye'nin geçmiş dönemlere göre daha farklı bir dalgalanmadan geçtiğini söylüyor. Türkiye'nin IMF ve Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinde sorun çıkmaması halinde yabancı yatırımcıların İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndan (İMKB) çıkmayacağı, doğrudan yatırımlarına da devam edeceği belirtiliyor. Yapısal reformların geciktirilmesi halinde ise cari açığı yüksek olan Türkiye için 2008'in "kayıp bir yıl" olacağı tahmin ediliyor.
 
Krizin dibini göreceğiz
Yabancı yatırımların devam edip etmemesinin yine Türkiye'ye bağlı olduğunu ifade eden Garanti Bankası Ekonomik Araştırmalar Müdürlüğü Koordinatörü Ali İhsan Gelberi, "2008'de krizin dibi görülecek" dedi. Türkiye'nin IMF ve AB çıpalarına sıkı sıkıya tutunması halinde yerli ve yabancı yatırımcıların kaçmayacağını ve böylece sürecin az hasarla atlatılabileceğini kaydeden Gelberi, "Ayrıca bu süreçte, Türkiye yurtdışındaki fonlara ne kadar fazla erişebilirse sorunlu mortgage kredileri ile ortaya çıkan krizden o kadar az hasar alır" dedi. Mortgage zararlarından dolayı bankaların ne kadar sermaye kaybettiklerinin açığa çıkmasının gerektiğini belirten Gelberi, "Şu an bulunduğumuz durumda birçok belirsizlik var. Dışarda görünümün daha da kötüye gitmesi halinde işin uzayacağı ortada" dedi. 2006 yılının mayıs ve haziran aylarında yaşanan dalgalanmanın makro ekonomik temelleri olmadığına da dikkat çeken Gelberi, "O dönemde, ülkelerin büyüme verilerinde sorun yoktu. Konut piyasasında herhangi bir risk ve resesyon korkusu da yoktu. Ancak şu anki krizin bankacılık krizi olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu. Gelberi, ABD'deki mali önlem paketinin ve faiz indirimlerinin etkisinin 2008'in ikinci yarısından sonra görülebileceğini söyledi.
 
Marttan sonra durum netleşir
Uluslararası borsaları etkisi altında alan dalgalanmanın ne zaman biteceğine dair bir tahmin yapmanın zor olduğunu belirten Deutsche Bank Türkiye Başekonomisti Tevfik Aksoy, "Ancak şu an içinde bulunduğumuz dalgalanma 2008'in 3. çeyreğinin sonuna kadar süreceğe benziyor. Çünkü ABD ve Avrupa'da finansal kurumların açıklayacağı ilk çeyrek bilançoları bekleniyor. Bu bilançolarla görünüm biraz daha netleşecek" diye konuştu. 2008 yılının büyük kısmının piyasalar açısından sıkıntılı geçeceğini ifade eden Aksoy, bu dönemde Türkiye'de sosyal güvenlik ve vergi reformlarının yapılmaması halinde 2008'in Türkiye için kayıp bir yıl olacağını söyledi.
 
Finansal kriz çıkmaz
Dalgalanmadan çok global bir yavaşlamanın Türkiye'ye etkisinin daha büyük olacağını belirten Aksoy, ABD'de faiz indirimleri ile durumun düzeleceğine olan inancın azalmasının etkiyi daha da artıracağını söyledi. Türkiye'nin 2001 ekonomik krizindeki olumsuzlukları yaşamayacağını belirten Aksoy, "Türkiye yeni bir finansal krize girmez ancak buna karşılık enflasyon düşmeyebilir ve büyüme yavaşlar" diye konuştu.
 
Turkish Bank Ekonomisti Tuğrul Belli: Türkiye sağlam durmalı
Mortgage krizinin piyasalara olan olumsuz etkisi yıl sonuna kadar sürebilir. Bundan sonraki süreçte krizin reel sektöre olan yansımaları takip edilecek. ABD'de uygulanan para politikalarının ve Başkan Georg Bush'un 150 milyar dolarlık önlem paketinin etkilerinin hissedilmesi 6 aydan önce olmayabilir. Bu tip dalgalanmalarda Türkiye'nin yapabileceği çok fazla birşey olmuyor. Krizin boyutunun büyümesi Türkiye'ye olan yatırımları geciktirebilir. Fakat yabancıların yatırım ortamının iyileştirilmesi, teşviklerin sunulması, sosyal güvenlik reformunun tamamlanması ve ücret düzenlemeleri gibi konularda yol alınırsa Türkiye sağlam bir şekilde ayakta durabilir. Ancak bunlar kadar Türkiye'nin karışık bir siyaset izlememesi de önemli.
 
Eczacıbaşı Menkul Değerler Başekonomisti Erkin Şahinöz: İndirimler en az 6 ayda cevap verir
FED'in faiz indirimlerinin etkisi 6-8 ay içinde hissediliyor. ABD yönetiminin üzerinde anlaştığı mali önlem paketinin olumlu etkisi ise temmuz ayında belirmeye başlayacaktır. Bundan dolayı piyasalardaki sıkıntı yılın ikinci yarısına kadar sürecektir. İkinci yarıdan sonra görünüm biraz daha netleşir. Çünkü şu süreçte FED, piyasalar üzerinde güven sağlamak istiyor. Kriz derinleşirse Türk şirketlerinin borçlanmaları zorlaşacak ve ticaret hacmi yavaşlayacak. Bundan sonraki süreçte Türkiye yapısal reformlara daha fazla özen göstermeli.
 
Başlangıç
Bitiş
Süre(gün)
Dolarda artış(%)
İMKB-100(%)
15.04.2002
30.07.2002
106
31,2
-28,5
03.12.2002
09.01.2003
37
10,7
-27
03.03.2003
25.03.2003
22
9,9
-22,5
05.04.2004
24.05.2004
49
19,2
-20,6
08.03.2005
30.03.2005
22
10,3
-11,4
04.05.2006
26.06.2006
53
29,2
-27,3
22.02.2007
01.03.2007
10
-2,3
-9,67
23.07.2007
16.08.2007
23
10,7
-20
02.01.2008
23.01.2008
21
2,95
-22,2