Ticaret hayatı günden güne zorlaşıyor.

Ürün çeşitliliği ve yeni ürünlerle ortaya çıkan tüketim alışkanlıkları küçük esnaf için 

 elde kalan ürünler sebebiyle raf maliyetini artmaktadır.

Perakendeci esnaf oluşan bu maliyetin telafisi için tedbirler arama çabası içinde çırpınırken, şehirlerin her mahallesinde pıtrak gibi biten, çoğalan A101, BİM, ŞOK ve benzeri marketler perakendeci esnafın nefes borularını kesmektedir.

Perakende esnafının maruz kaldığı tam anlamıyla taammüden cinayettir.

Perakendeci esnaflar herşeyi günübirlik alıp satan marketler eliyle öldürülmektedir.

Devlet, Ticaret Bakanlığı ve Rekabet Kurulu marifetiyle yaşanan bu cinayete engel olmalıdır.

Yasal düzenleme gerekiyorsa TBMM ihtiyaç duyulan düzenleyici yasaları tez zamanda çıkarmalıdır.

Perakendeci esnaflar geçimleri için devletten iş istemediği gibi, işyerlerinde artı istihdam sağlamakta, devlete vergi vermektedirler.

Devletten talepte bulunmaları haklarıdır.

Bu sebeple devletimiz bir an evvel market yasasında düzenleme yapmalı, marketlere ürün sınırlandırması getirilmelidir.

Şöyle ki; marketlere, raflarına koydukları ürünü yıl oniki ay ve dükkanın büyüklüğüne göre en az %10 raf ayırma zorunluluğu getirilmelidir.

Aklına gelen veya sezonu olan ürünü kısa süreliğine rafına koyup satamamalıdır.

Bu sebeple kesinlikle marketlerde ürün sınıflandırılmasına gidilmelidir.

Okul sezonunda kırtasiye, yaz sezonunda deniz malzemeleri vs ürün yine iki tip ayakkabı, tuhafiye vb ürünler satamamalıdır.

Yapılacak düzenlemeyle tüketicilerin seçme hakkı korunmalı, oluşturulan ucuz algı üzerinden tüketicinin kendilerine sunulan tek tip ürüne mahkumiyet ve mecburiyetine engel olunmalıdır.

Marketler yasal sınırlarına uymadığında ağır yaptırım ve cezalara uğramalıdır.

Bu düzenlemeler yapılmadığında perakendeci esnafın taammüden öldürülmesine devlet ortak olmuş olacaktır.

Bizler devletin bu suça ortak olmasını istemiyoruz.

Devletin asli vazifesi her alanda adaleti gözetmesi ve vatandaşlarının hukukunu korumak, güçlülere karşı zayıfları kollamaktır.

Ülkenin her tarafında kontrolsüz bir şekilde yayılan ve rafına her türlü ürünü koyan marketlere dur denilmesini bekliyoruz.

Tabi Ticaret Odaları ve Esnaf Odalarını da yanımızda durmayı davet ediyoruz.

Devletimizden mümkün olmayanı değil, yapması gerekeni talep ediyoruz.

Bu yapılmazsa bunun iktisadi ve hukuki maliyeti perakendeci esnaf ve ülke insanı için ağır olacak ve birçok perakendeci dükkanını kapatmak zorunda kalacaktır.

Devletimiz bu tehlikeyi görmeli ve tekelleşme ve tröstleşme sinyali veren marketlere müsade etmemelidir.

Aydınpost ANDROID'de TIKLA YÜKLE! Aydınpost APPSTORE'da TIKLA YÜKLE!