Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde gençlerle bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gençler ile sohbetinden öne çıkanlar şöyle:

SURİYELİ MÜLTECİLERİN GERİ DÖNÜŞÜ

Şu anda bizim sürecimize baktığımızda Suriyeliler acaba keyiflerinden mi Türkiye'ye geldiler? Yoksa oradaki savaş ve ölüm korkusu mu onları Türkiye'ye irtica etmeye sevk etti? Türkiye'nin misafirperverliği ile beraber dünyada mülteciler noktasında ön sıraya çıktığını görüyoruz. Türkiye bu konuda dünyada bir numara. Biz bundan rahatsızlık duymuyoruz. Duymadığımız gibi Suriye'nin kuzeyinde briket evlerin yapımına başladık. Bu insanlar çadırlarda kalıyordu. Briket evler ile bir adım attık. Hedefimiz de burada 1 milyon mülteciyi barındırabilmek.

"SALGINDA YATIRIMLARI DURDURMADIK"

Salgında dünyada yatırımlarını durdurmadan süreci devam ettiren bir ülkeyiz. Salgın döneminde yapmamız gereken en önemli iş hastanelerin sayısını artırmaktı. Bunu da gerçekleştirdik. Çam Sakura Hastanesi'ni de o arada bitirdik. Girişimci ruhun öncelikle yatırım istihdam üretim ihracat ve büyümeyi başarması lazım. Girişimci ruhunuz olmaz ise bunları başaramazsınız. Türkiye parmak ile gösterilen bir ülke durumunda. İstanbul'da Yeşilköy Havalimanı'ndaki hastanemiz örnek teşkil ediyor. Nasip olursa en büyük millet bahçesi haline getiriyoruz. 29'unda ilk fidanı ağacı dikeceğiz. Fetih şenliğini de 29'unda yapacağız.

BAE VE SUUDİ ARABİSTAN İLE İLİŞKİLER

Siyasette iniş çıkışlar olur. Bir atasözü var: Düşmanınız dahi olsa iplik ile bağı sıkı tutun.Gün olur o bağ size tekrar lazım olur. Sıkıntıları aştık süratla ticari ilişkilerimizi geliştiriyoruz. Suudi Arabistan ile olan ilişkilerimiz çok daha olumlu istikamette gelişiyor. Bu adım her iki ülkeye de çok çok önemli katkılar sağlayacak. Biz birikimlerimizi onlarla paylaşıyoruz. Gelişmeler gayet iyi, sonu da inşallah hayır olur.

öğrencilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğiyle ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine, "Malum bu İsveç, Finlandiya bütün bunlar bizdeki terör odaklarını kendi ülkelerinde barındıranlar. PKK'ya, YPG’ye bu denli ülkelerinde ev sahipliği yapacaklar, yürüyüşse yürüş, paçavralarını köprü üstlerine asacaklar. Bunlar ülkemdeki terör kaynaklarını teşvik edip, bunlara ciddi manada parasal destekler de verecek. Bunlara silah desteği veren bu ülkelerle kendilerine de söyledik; 'NATO bir güvenlik teşkilatıdır, böyle bir güvenlik teşkilatı içinde biz terör örgütlerinin olmasını kabullenmeyiz' dedik. Geçmişte girenler girdi. Bunun içinde Almanya'sı var, Fransa'sı var. Yunanistan ve Fransa zaten bunlar girip çıkmışlardı ama sonra maalesef o dönemin Türkiye'deki yönetimi bunların önünü açtı ve bunlar tekrar NATO'ya geri dönebildiler. Geri döndüler de ne oldu; örneğin şu anda Amerika Dedeağaç'ta üs kurdu. Ve FETÖ terör örgütü Yunanistan üzerinden Avrupa'ya seyahat ediyor ve kendilerine verdiğimiz teröristlerin isim listesini görmezden geliyor ve bunları hala korumaya devam ediyorlar. Şimdi diyorlar ki; 'Taleplerimizde nedir bilelim, ona göre bunları İsveç'ten Finlandiya'dan isteyelim.' Biz bir sokulduğumuz delikten bir daha sokulmayı düşünmüyoruz. Yunanistan'da bunu yaşadık. Biliyoruz ki İsveç de, Finlandiya da bize aynı numarayı çekecekler. Niye böyle bir gaflete düşelim ki? Kusura bakmasınlar. NATO'da tam ittifak gerekiyor. Bir ülke 'hayır' derse NATO ittifakı içerisinde, o ülkeyi alamazlar. Bizim de şu anda bu konuyla ilgili kesinlikle bu 2 ülke hakkında... Hele hele İsveç tam bir terör yuvasıdır" diye konuştu.

'FİNLANDİYA VE İSVEÇ'E 'HAYIR' DİYECEĞİMİZİ SÖYLEDİK'

Finlandiya ve İsveç'in Türkiye'ye silah noktasında yaptırım da uyguladığını hatırlatan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Şimdi Yunanistan'a geliyoruz. Batı'ya 400 milyar euro borcu var, hala Batı bunlara silah desteğini de veriyor, üs kurmalarına müsaade ediyor. Bir taraftan da bizimle görüşmelerinde 'Biz sizinle aramızdaki münasebetleri geliştirmek istiyoruz' derken, kalkıp 'Kıbrıs'la ilgili 2 devletli çözüme biz olumlu bakmıyoruz' diyor. Senin olumlu bakmadığın şeye bizim olumlu bakacağımızı kim sana söylüyor? Kusura bakma. Biz de eğer 85 milyonluk Türkiye isek geçmişte bu delikten bu ülke bir defa sokuldu. Ama tekrar bu delikten sokulmayı kesinlikle istemiyoruz. Onun için de kararlı bir şekilde bu politikamızı sürdüreceğiz ve NATO'ya Finlandiya ve İsveç'in girmesine 'hayır' diyeceğimizi ilgili arkadaşlarımıza söyledik ve yolumuza da bu şekilde devam edeceğiz."

'RUSYA VE UKRAYNA İLE MÜNASEBETLERİMİZİ KESİP ATAMAYIZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ve Ukrayna savaşıyla ilgili de, "Gerek Rusya gerek Ukrayna'yla ilgili denge politikası güdüyoruz. Ve bu denge politikasında ne Sayın Putin'le ne Zelenski ile bağları koparıp atmaya asla niyetim yok. Sayın Putin ile de Zelenski ile de telefon diplomasimi sürdürüyorum. Özel temsilcimi onlara gönderdim, gönderiyorum. Bundan sonraki süreçte de yine aynı şekilde bunu devam ettireceğiz. Çünkü yeni bir dünya savaşının çıkmasının ne bölgemize ne dünyaya hiçbir faydası yok. Şu anda Ukrayna'dan olan göç ortada. Öbür tarafta bu işin Rusya'ya, Ukrayna'ya olan maliyetleri ortada. Tabi bir taraftan da bizim her 2 tarafla değişik bağlarımız var. Bugün Rusya ile nükleer enerjide bir adımımız var. Yani önümüzdeki yıl içinde inşallah Akkuyu Nükleer Santrali'ni bitirip açacağız. Bizim için çok çok ciddi bir kaynak. Öbür taraftan Ukrayna ile ilgili adımlarımız var. Yine Rusya ile, bizim şu anda kullandığımız doğal gazın yüzde 50'sini temin ediyoruz. Bunlar bizim için stratejik önemde münasebetlerdir. Ve bu münasebetlerimizi kesip atamayız. Ukrayna ile bu gıda alanında, hububat alanlarında birçok şu anda ortaklıklarımız var. Bunları da aynı şekilde devam ettiriyoruz. Ve bölgede bir istikrar unsuru olacak bir devlet varsa bu da Türkiye'dir. Bunu korumak durumundayız" değerlendirmesinde bulundu.

"SUÇ İŞLEYEN BEDELİNİ ÖDER"

Ben siyasetçiyim diye işlediğim suçlardan kaçamam. Kaçarsan sivil olana saygısızlık olur. Suç işleyen bedelini öder.

"BİR İHTİMAL PİSTLERİ KALDIRMAYACAĞIZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı'na millet bahçesi projesi ile ilgili "Bu noktaya millet bahçesi yapılması sizce herkesi mutlu edecek mi?" sorusunu cevapladı. Erdoğan, "Şimdiden size müjdeyi vereyim; inşallah çok çok mutlu edecek. Türkiye'nin en büyük millet bahçesi olarak gelip orada hafta sonlarını hatta hafta içini geçirebilecek aileler olacak. Bütün bunlarla oyun parklarıyla, kültürel merkezlerle orası çok ciddi bir güç devşirecek inşallah. O bölge zaten millet bahçesi noktasında, Başakşehir tüm oralara kadar fakir. Ama şu anda bu millet bahçesiyle, ağacıyla, yeşiliyle orası çok çok güzel bir yer olacak. Bir taraftan da yanında şehir hastanesi var. Şehir hastanesiyle birlikte şimdi düşünün bir tarafta 1006 odalı bir şehir hastanesi yanında millet bahçesi. Oranın güzelliği ne ile izah edilebilir? Bütün yeşiliyle, oyun parklarıyla burada gayet güzel bir proje hayata geçecek. Şimdiden ben oranın bitmiş halini görüyorum. Bir ihtimal pistleri belki de kaldırmayacağız, pistler belki de kalacak. Ama pistlerin dışındaki şu andaki mevcut yeşil alanları biz çok daha farklı bir yeşil alan haline getirmek suretiyle orayı zenginleştireceğiz. Bununla ilgili olarak şu anda proje üzerinde çalışmaları sürdürüyoruz. Ve 29 Mayıs kutlamasını bu sene orada yapacağız" dedi.