Çocuklarda 2-5 yaşları arasında görülen öfke nöbetleri gelişimsel olarak normal olmakla birlikte nedenlerini incelemek ve anlamak önemlidir. 2 yaş dönemindeki bir çocuk ilk adımları ve sözcükleriyle dünyayı tanımaya çalışırken bir taraftan ‘’ben bilinci’’ oluşmaya başlamıştır. Bu dönemde en küçük engellenmeler bile çocukta hayal kırıklığı yaratır. Kızgınlığını sözcüklerle anlatamayan çocuk, anlaşılmadığını hisseder ve kızgınlıkları kolaylıkla öfke nöbetine döner. 3-5 yaşları arasında ki çocuklarda yine öfke nöbeti ve saldırgan tavırlar görülebilmektedir. Bu dönemde çocuklar, paylaşmayı öğrenmediği ve farklı düşüncelerin olabileceğini henüz anlamadıkları için anlaşılmadıklarını hissettiklerinde öfke nöbetleri görülebilir.  Öfke nöbetlerinin olası bir diğer nedeni ise çocuğun kendini güvende hissetmemesidir. Evde huzursuzluk, eşler arasında gerginlik varsa, çocuk yeterince ilgi görmüyorsa ya da istediklerini ağlayarak (kusarak, ebeveyne ya da kendine zarar vererek) elde etmeyi öğrendiyse, yine öfke nöbetleri sık görülebilmektedir.  Diğer taraftan çocukların uykusuz, aç ve yorgun olduklarında daha huzursuz oldukları unutulmamalıdır. Çocuklarımıza öfke kontrolünü öğretmeden önce olabildiğince bu durumu önceden önlemeye çalışmalıyız.

Öfke nöbetlerini önlemek, kaçınmak için neler yapabiliriz?

  1. Çocuğunuzu hazırlamadan emir ve isteklerde bulunmayın. “Hadi bırak salıncağı, eve gidiyoruz.” demek yerine “5 dakika daha sallan sonra eve gitmemiz gerekiyor” diyebilirsiniz. 
  2. Çocuklar uykusuzluk, açlık ve yorgunluğa dayanamazlar. 3 yaşında uykusunu alamadan dışarı çıkan bir çocuk, oyuncağı yere düştü diye öfke nöbeti geçirebilir.
  3. Olabildiğince çatışma ortamından uzak kalarak kullandığınız “hayırları” azaltın ve seçim yapmasına fırsat verin. Alternatifleri belirledikten sonra, “kırmızı kazağını mı giymek istersin yoksa yeşil olanı mı ?”diyebilirsiniz.
  4. Birlikte geçirdiğiniz kaliteli zamanları artırın. Güven duygusu ve ilişki geliştikçe çocuğunuz daha huzurlu olacaktır.

Ne kadar önlem alsak da aralıklarla karşılaştığımız öfke nöbetleri sırasında neler yapabiliriz?

  1. Öfkesini ifade etmesine engel olmayın. Öfke krizi anında çocuğun en büyük gereksinimi sakin bir yetişkindir. Sakin bir ses tonuyla ‘’sakinleşmeni bekliyorum’’ deyin ve üzerine gitmeyin. Bırakın öfkesini dışarı atsın. Bu krizler sırasında; yapma, yeter artık, ağlamayı kes, ağlarsan yapmam gibi kurduğunuz her bir cümle çocuğunuzun tepkisini artıracaktır. Bir kere sakin bir tonda ‘’sakinleşmeni bekliyorum’’ dedikten sonra sabırla bekleyin. Göz temasından mümkün olduğunca kaçının. Çocuğunuz artık sizin kararlılığınızdan emin olduğunda sakinleşecektir. Öfkesi yatıştıktan sonra sevecen bir tonla birlikte, üzgün olduğunuzu ve istediği şeyin neden yapılamayacağını anlatabilirsiniz. Ardından oyun oynamak isteyip istemediğini sorabilir ya da başka bir alternatif sunabilirsiniz. Çocuğunuz bir kerede değil ama birkaç girişiminden sonra ağlayarak istediklerini elde edemeyeceğini öğrenecektir. Ancak bu konuda bir kez bile tutarsız davranır, yeter ki sussun derseniz bu süreç başa dönecektir.  
  2. Öfke krizi sırasında enerjisini kontrol edemeyen çocuk size vurmak isteyebilir, vurabilir. Yine bağırmadan, azarlamadan kararlı bir ses tonuyla “öfkelenebilirsin ama bana vurmana izin veremem” dedikten sonra bir yastığa ya da yumuşak bir zemine vurması için yönlendirebilir, çocuğunuzun gerilimini boşaltmasına yardımcı olabilirsiniz.
  3. Öfke anında çocuklar tamamen dürtüsel davranırlar ve iletişime kapalıdırlar. Bu nedenle bu krizler sırasında iletişim kurmaya çalışmak, öğütlerde bulunmak hiçbir işe yaramaz. Konuşmak için önce çocuğunuzun sakinleşmesini bekleyin.
  4. Bir öfke nöbeti ardından, çocuğunuz sakinleştikten sonra neler olduğunu konuşabilirsiniz. Öfkenin doğal olduğunu, onu anladığınızı ancak ifadesinin yanlış olduğunu hatırlatın. Bir daha öfkelendiğinde sakinleşmek için neler yapabileceğini sorun ve planlayın. Eğer size vurduysa bir daha kızdığında ve öfkesi büyüdüğünde sadece bir yastığa vurabileceğini anlatabilirsiniz.
  5. Çocuğunuzla birlikte evde bir “sakinleş kutusu” hazırlayabilirsiniz. Bu kutu içerisine boya kalemleri, kağıt, oyun hamuru, stres topu, köpük balon (nefes için önemli), öfkeyle baş etmeyle ilişkili bir kitap, puzzle ve çocuğunuzla karar vereceğiniz farklı nesneler koyabilir; yalnızca öfkelendiğinde bu kutuyu açması konusunda anlaşabilirsiniz.
  6. Yine çocuğunuzun sakin bir anında, öfkelendiğinde onu rahatlatabilecek şeyleri konuşabilirsiniz. Kızgınlığı bir nöbete dönmeden önce; zıplamak, dans etmek, derin nefes almak, 10’a kadar saymak gibi etkinlikleri birlikte deneyimleyebilirsiniz.  Bir kağıda öfke adam ya da öfkesini anlatan bir resim çizmesini söyleyebilir sonra kağıdı parçalayıp çöpe atmasını isteyebilirsiniz.

                ‘’Değerli ebeveynler, öfke biz yetişkinlerinde sıklıkla yaşayabildiği doğal bir duygu. Tüm yöntemleri uyguluyorum ama hala öfke krizleri devam ediyor diyebilirsiniz. Yetişkinler öfkelerini zor kontrol ederken çocukların bunu bir anda öğrenmesi çok da mümkün değil. Bu nedenle çocukların öfke anlarına sabırla ve anlayışla yaklaşmamız gerekir. Eğer çocuğunuzun öfke nöbetlerinin sıklığı giderek artıyor ve her gün yaşanıyorsa. Çocuğunuz bu nöbetler sırasında kendine, size ya da arkadaşlarına zarar veriyorsa ve çözüm bulamadıysanız geç olmadan uzman desteği almanız çok önemlidir.”