Dünya genelinde Kovid-19 tedbirlerinin gevşetilmesinin ardından insanlar normal hayatlarını sürdürmeye başlarken, Çin'de sosyal hayat sıkı karantina tedbirleriyle devam ediyor. Katar'da düzenlenen 2022 Dünya Kupası organizasyonunda bir maçı 40 binden fazla seyirci maskesiz sosyal mesafesiz birlikte izlerken, mahallesinde Kovid-19 pozitif çıktığı için sokağa çıkamayan on binlerce Çinli televizyondan başka on binlerin bu görüntülerini izliyor.

Çinliler, sosyal medyada, televizyonlarda özgürce seyahat edenlerin, mekanları doldurup eğlenenlerin yaşanmışlıklarını uzaktan izlerken, ülkenin birçok şehrinde hala markete girebilmek, işe gidebilmek ya da kahve içebilmek için gün aşırı Kovid testi yaptırmak zorunda. Şanghay, Guangcou, Çongçing, Şıncın ve başkent Pekin'de toplu taşımada ve bazı kamuya açık alanlarda test zorunluluğunun bu haftadan itibaren tedricen kaldırılacağı duyuruldu.

Dünyada normalleşme hızla devam ederken, daha önce sokaklarında sokak yemekçileri, seyyar satıcıların yoğun olduğu, ışıltılı ve kendine has yaşam tarzıyla bilinen caddelerin her köşesinde büfe tarzı konteynerler, test vermesi istenen Çinlileri bekliyor. Bu merkezlerde halkın "büyük beyazlar" dediği, hazmat kıyafetli (koruyucu tulum) sağlık görevlileri ve polisler halka "hizmet veriyor". Halk, önünde uzun kuyruklara girip test vermesinin ardından ancak marketten bir şeyler alma hakkına kavuşuyor.

İnsanlar, empati kurarak aynı durumda kendilerinin de olabileceğini belirten protestolar düzenledi

Günlük hayatın rutinine dönüşen, "uyan, kahvaltı yap, sokağa çık, test ver ve işe git" şeklinde yaşayan bir Çinli test sonucunun pozitif olduğunu kapısını çalan "büyük beyazların" gelip toplu karantina merkezlerine götürmesiyle anlıyor.

Oturduğu binanın pozitif bir vaka nedeniyle kapatıldığını gelen bir bildiriyle öğrenen bina sakinleri, önce kapılarının önüne gelen "büyük beyaza" numune veriyor. Binadaki pozitif vaka olup olmadığını ise götürülmek üzere çağrıldığında anlıyor. Gün aşırı verilen test sonuçlarının genelde bir gün sonra çıkması nedeniyle test veren kişi henüz o vakanın kendisi olup olmadığını bilmeden binası kapatılıyor.

Test ve distopik tedbirlerin sürdüğü ülkede, Urumçi'de 24 Kasım'da karantinada olduğu iddia edilen apartmanda çıkan yangında 10 kişinin ölümü tepkileri artırdı. Karantina nedeniyle bina sakinlerinin evlerini terk edemediği, itfaiyenin de metal bariyer ve engellerle çevrili komplekse giremediği için zamanında müdahale edemediği iddiaları ülke genelinde halkı sokaklara döktü. İnsanlar, empati kurarak aynı durumda kendilerinin de olabileceğini belirten protestolar düzenledi.

Kovid-19'un hızlı yayılımından endişe edilen Çin'de, beyaz kağıt salgını daha hızlı yayıldı

Çin'de otoriteye karşı başkent Pekin dahil tüm büyük şehirlerde yakın tarihte görülmeyen kitlesel gösteriler düzenleniyor. Kovid-19 sınırlamalarının fıtri tahammülleri zorladığı ülkede halk, işsizlik, yoksulluğun artması hatta gıdaya erişimin bile zorlaştığı sonu belli olmayan karantinaları protesto ediyor.

Protestolar dünyadaki diğer eylemlere kategorik olarak benzemiyor. Zira lider ve mutlak idareye karşı direnmenin karşılığını yakın tarihte tecrübe eden Çinliler, boş bir beyaz kağıdı protestoların simgesine dönüştürdü. Beyaz kağıdı havaya kaldırarak konuşmadan dikilen gençler, Kovid-19 sürecindeki ifade özgürlüğü sınırlamalarını ve yasakları eleştiriyor. Batı tarafından ilk başta çok da anlaşılamayan, Çinli gençlerin ise "meydan okumanın sembolü" olarak gördüğü bu protesto şekli onlar için çok şey anlatıyor. Zira gençler arasında sansür ve tutuklamadan kaçışı sağlayan zekice bir hamle olarak görülüyor. Çünkü protestoda ne otoriteye, ne partiye ne de kolluğa karşı kötü ya da eleştirel bir yaklaşım bulunmuyor. Özellikle 2000'li yılların başında doğan, dünyaya erişebildiği kadar entegre, eğitimli, cerrahi maskeli genç bir yüz elinde beyaz bir kağıtla sadece bekliyor.

Kovid-19'un hızlı yayılımından endişe edilen Çin'de, beyaz kağıt salgını daha hızlı yayıldı. İlk kez Şanghay'da başlayan sonrasında tüm kentlerde ellerinde sadece beyaz kağıtları kaldıranların görüldüğü kitleler sokakta sessiz eylemlerini sürdürdü.

Çin elitlerini yetiştiren ve en prestijli üniversitelerinden Devlet Başkanı Şi Cinping'in de mezunu olduğu Pekin Çinghua üniversitesinde, öğrenciler, bu hareketin en büyük destekçilerinden biri olarak ön plana çıktı.

AA muhabirinin görüştüğü genç bir gösterici, beyaz kağıdın "söyleyemedikleri ama söylemek istedikleri her şeyi temsil ettiğini" vurguluyor. Amaçlarının eski normal hayatlarına kavuşmak olduğunu vurgulayan gösterici, "birileri bunların bedelini ödemeli" diyor.

Büyük kentlerdeki üniversiteler, bu protestoların yaşandığı dönemde, öğrencileri yarıyıl sona ermeden evlerine gönderiyor

Çin'de yönetim ise tüm şehirlerdeki rahatsız kitlelerin durumuna anakronik bir yaklaşımda bulunarak eylemleri, "tedbirlerden bunalan üniversite öğrencilerinin tepkisi" olarak değerlendiriyor.

Devlet Başkanı Şi, üç yıldır insanların artık bunaldığını, protestocuların çoğunun üniversite öğrencisi ya da ergenlik çağındaki gençler olduğunu söylüyor.

Büyük kentlerdeki üniversiteler, bu protestoların yaşandığı dönemde, öğrencileri yarıyıl sona ermeden evlerine gönderiyor. Vakaların arttığı başkent Pekin ve Guangcou gibi büyük şehirlerde çok sayıda üniversite, "öğrencileri salgından koruma" gerekçesiyle yüz yüze derslere ara vererek öğrencileri evlerine yolladı.

Ulusal sağlık komisyonunun son toplantısında kısıtlamalarda küçük ve aşamalı değişiklikler yapılması gerektiği ifade edilmişti. Ülkeyi üç yıldır katastrofik bir karantinaya alan yönetim, yeni Omicron varyantının daha bulaşıcı ancak daha az ölümcül olduğunu dile getirmiş, "sıfır vaka" ifadesi haberlerde geçmemişti.

Bazı büyük metropollerde yüksek riskli olarak tanımlanan şehirlerde karantina koşulları bu haftadan itibaren protestoların da etkisiyle gevşetilecek.

Zorunlu karantina, işsizliğin artması ve istihdam havuzuna yeni giren milyonlarca gencin iş arayışı, karantina sırasında gıdaya erişim gibi sorunlar toplumun tahammül sınırlarını zorlamaya devam ediyor.

Olası gevşetme kararları bile şu ana kadar dünyanın ikinci büyük ekonomisinde hızlı bir toparlanma olmayacağının işaretini veriyor.