Uzak Doğu'da yaşanan bu kriz, Türkiye ile Yunanistan arasında 1990'lı yılların sonunda yaşanan Kardak krizini anımsatıyor.

Pekin ve Tokyo yönetimleri, Aralık ayında varılan bir mutabakat neticesinde Doğu Çin Denizi'nde işbirliği ve güvenlik sorunlarını müzakere etmek için 16 Mayıs'ta bir araya geldi.

Bu görüşmelerin ilk maddesi ise Japonya'nın Senkaku, Çin'in Diaoyu olarak adlandırdığı, tarafların üzerinde ihtilaf yaşadığı adalar hakkındaydı.

Ancak Japonya, Pekin'i kızdıran bir adım atarak, 14 Mayıs'ta Dünya Uygur Kongresi'nin Tokyo'da toplanmasına izin verdi.

Pekin, Dünya Uygur Kongresi'nin "ayrılıkçı terör örgütleriyle ilişkisi olduğunu" ileri sürüyor. Japonya görüşmeler öncesinde Uygur kartına oynayarak, Pekin'i sıkıştırmaya çalışsa da görüşmelerin sonuçsuz kalması ihtimali güçleniyor.

ADALAR STATÜSÜ BELİRSİZ

Senkaku Adaları, Japon ana karasının güneyindeki Okinava Adası'nın 370 kilometre güneybatısında yer alıyor. Adalar Çin ana karasının ise 350 kilometre doğusunda bulunuyor.

Adalar üzerinde hak iddia eden bir diğer ülke de Çin'in resmen tanımadığı Tayvan. Senkaku, Tayvan'ın 260 kilometre kuzeydoğusunda.

Pekin yönetiminin elinde adanın 1400'lü yıllardan bu yana kendilerine ait olduğuna dair haritalar var.

Japonya ise 1900'lü yılların başında adalara uğrayan Japon balıkçılarının çektirdiği fotoğrafları, Okinava yönetiminin imparatorluğun talimatıyla yapılan incelemeleri ve haritaları kanıt olarak sunuyor.

Aslında sorunun 100 yıldan fazla bir geçmişi var.

1895'e kadar adalar Çin'in bir parçası olan Tayvan yönetimine bağlıydı ancak daha sonra Japon işgaline uğradı.

İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra imzalanan anlaşmalarda, adaların Çin'e iade edildiği tam olarak belirtilmedi ve 1972 yılında ABD, Okinava'yı Japon yönetimine devretti. Japon yönetimi boyunca Okinava'ya bağlı olan adalar da bu vesileyle Tokyo yönetiminin idaresine verildi.

SORUNUN KAYNAĞI PETROL

Adaların Japonya'ya devrinden üç yıl önce, 1969 yılında, bölgede araştırma yapan şirketler, adanın 370 kilometre açıklarında zengin petrol, doğalgaz ve maden yatakları bulunduğunu belirledi.

Rakam oldukça büyüktü. Birleşmiş Milletler Asya ve Uzak Doğu Ekonomik Komisyonu'na göre bölge, Basra Körfezi'yle rekabet edebilecek bir zenginliğe sahip.

Bu nedenle, unutulan ve üzerinde insan bile yaşamayan adalar iki ülke arasında büyük bir sorun teşkil etmeye başladı.

ABD DE TARAF

Sorunun bir diğer boyutu ise Japonya ve ABD arasında 1960 yılında imzalanan Karşılıklı İşbirliği ve Güvenlik Anlaşması'na dayanıyor. ABD, bu anlaşma vesilesiyle Japon topraklarının yabancı saldırılar karşısında korunacağını taahhüt etmişti.

2004 yılında Senkaku Adaları'nın Japonya'ya ait olduğunu hatırlatan ABD, bu anlaşmaya da atıfta bulunarak, Çin yönetimine gözdağı verdi.

ORTAK ÇÖZÜM

Japonya ve Çin yönetimi 2008 yılında bir anlaşma yaparak, adaların etrafındaki doğalgazın bir konsorsiyum tarafından çıkarılmasını kararlaştırdı, ancak bu ortaklık yalnızca kağıt üstünde kaldı.

Çin ayrıca, Güney Çin Denizi'nde komşuları Filipinler ve Vietnam ile ihtilaf yaşıyor ancak uzmanlar Doğu Asya'daki bu küçük adaların etrafında yaşanan siyasi rekabetin patlama ihtimalinin daha güçlü olduğunu düşünüyor. Çünkü Vietnam ve Filipinler'in aksine Japonya, Çin için dişli bir rakip.

Japonya, ülkesinde bulunan 50 bin ABD askeri ve güçlü Yedinci Filo'yu ihtilafta bir garanti olarak görüyor. Ayrıca, ABD'nin Asya-Pasifik bölgesinde askeri varlığını daha da artıracağını açıklaması Tokyo yönetiminin elini rahatlatıyor.

Ancak, nükleer bir güç olan Çin'in bu konuda geri adım atması oldukça küçük bir ihtimal.

Bu durum, bölgede 2004'te Çin'e ait nükleer bir denizaltının, Senkaku açıklarından ilerleyerek Japon karasularını ihlal ettiği ve tarafların karşılıklı olarak teyakkuza geçtiği zamankine benzer krizlerin yeniden yaşanması ihtimalini güçlendiriyor.