Bir grup Türk adli tıp uzmanı tarafından dünyada ilk kez geliştirilen formülle anne karnındaki ve yeni doğan bebeklerin diş boyutundan yaş tespitinin yapılabilmesi özellikle miras davalarının çözümünü kolaylaştıracak.

Adli diş hekimliği alanında çalışan ve Adli Bilimciler Derneği Adli Diş Hekimliği Komisyonu Başkanı olan Prof. Dr. Sema Aka, uzman doktor Nergis Cantürk, Dr. Rukiye Dağalp ve uzman doktor Murat Yağan'dan oluşan ekip, 1 yıl süren bir çalışmayla anne karnındaki ve yeni doğan bebeklerin diş boyutundan yola çıkarak yaş tespiti yapılmasına olanak sağlayan bir formül geliştirdi.

Ekip, damak içindeki diş kökünün oluşumu öncesi ile sonrasındaki aşamaları kapsayan formülü, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e ithaf ederek, ''ATA'' adını verdi.

4 basamaktan oluşan formülün ATA-1 ve ATA-2 adı verilen aşamaları kök oluşumundan öncesini, ATA-3 ve ATA-4 adı verilen aşamaları ise kök oluşumundan sonrasını kapsıyor. ATA-1 ve ATA-3 formülüyle üst çenedeki oluşum, ATA-2 ve ATA-4 formülüyle ise alt çenedeki oluşum ifade ediliyor.


-''MİRAS DAVALARI DAHA KOLAY ÇÖZÜLEBİLİR''-


Araştırmayı yürüten ekipte yer alan adli tıp uzmanı Dr. Murat Yağan da geliştirilen formülün özellikle miras davalarının çözümünü kolaylaştıracağını belirtti.

Dünyaya gelme yetisi kazandıktan sonra hayatını kaybettiği belirlenen bebeğin mirasçı olarak tespitinin mümkün olduğunu kaydeden Yağan, formülle ceseti üzerinde kimliklendirme çalışması yapılan bebeğin anne karnında mı, yoksa doğduktan sonra mı öldüğünün belirlenebileceğine işaret etti.

Yağan, anne karnında ya da doğduktan kısa süre sonra hayatını kaybeden bebeğin yaş tespitinin benzer diğer davalarda da büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.


-''DİŞ KAYITLARI İYİ TUTULMUYOR''-


Adli tıpta kimliği belirsiz cesetlerin kimliklendirilmesinin önemine işaret eden Aka, şunları söyledi:

''Adli tıp alanında dünyada bugüne kadar diş boyutundan yaş tespitinde 5 anahtar evre göz önüne alınıyordu. Bunlar bebeklik, okul öncesi, erken çocukluk, orta çocukluk ve yetişkinlik evreleriydi. Geliştirdiğimiz formülle bundan öncesinde de bir evre olduğunu ortaya koymuş olduk. Artık adli tıp diş hekimliği, doğum öncesini de kapsayacak şekilde geliştirildi. Araştırmamızla diş oluşumunun anne karnında kızlarda 13'üncü, erkeklerde ise 15'inci haftada başladığını tespit ettik.''

24 olgu üzerinde çalışma yaptıklarını, 11 kız, 13 erkek doğduktan hemen sonra ya da anne karnında ölen bebeğin damak içindeki 480 dişine bakıldığını anlatan Aka, bu dişlerin 96'sı üzerinde çalışma yürüttüklerini bildirdi.

Bu araştırmanın istatistik ve adli tıp alanındaki farklı disiplinlerden uzmanları bir araya getirmesi yönünden de önemli olduğunu ifade eden Aka, ''Araştırmamız dünyanın en saygın dergilerinden Uluslararası Adli Bilimciler Dergisi'nde yayımlandı ve büyük ilgi gördü. Çalışma, benzer araştırmalara da ışık tutabilir'' şeklinde konuştu.

Yaptıkları araştırmayla anne karnındaki bebeklerde ya da yeni doğanlarda diş boyutundan yaş tespitini 0-2 hafta hatayla yaptıklarını anlatan Aka, daha ileri yaşlarda diş boyutundan yaş tespitinde hata oranının daha yüksek olduğunu kaydetti.

Türkiye'de kimliği belirsiz cesetlerin kimliklendirilmesine yönelik olarak standart bir diş kayıt sistemi geliştirilmesi gerektiğini belirten Aka, ''Maalesef bu kayıtlar iyi tutulmuyor. Doğal afet, kaza gibi durumlarda bu kayıtlar çok işe yarar. Üstelik DNA testinden çok daha ucuz ve hızlıdır'' ifadesini kullandı.

GAZETEPORT