Cumhurbaşkanı Gül, 5 saat boyunca ağırladığı konuklarının sorularını yanıtlarken, çalışıp geldiğini belirtti ve “BM Genel Sekreterliği’ni düşünmedim doğrusu” dedi.
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, görev süresinin sonunda aktif politikaya dönmeyip BM Genel Sekreterliği gibi önemli bir uluslararası görev üstlenebileceği tartışmalarına yanıt verdi. Gül, “Cumhurbaşkanı’na sorun” uygulaması kapsamında İstanbul Bilgi Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencisi Çağdaş Yıldız’ın bu konudaki sorusuna karşılık, BM Genel Sekreterliği seçimlerinin çok hassas, uluslararası dengeleri ve kotaları olan bir sistem olduğuna dikkati çekti. Gül, “Şahsi olarak hiç düşünmedim doğrusu. Türkiye’nin de böyle bir niyeti, beyanı olmadı. Zaman zaman görüyorum duyuyorum, böyle düşünenler oluyor” dedi.
5 saat Çankaya
Gül, halkla doğrudan iletişim kanalı olarak nitelenen “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması kapsamında, kendisine internetten yöneltilen 13 bin 750 sorudan yine internet ortamında yapılan oylamada en çok oyu alan 10’unun sahipleriyle önceki gün Çankaya Köşkü’nde biraraya geldi. Gül, 5 saat boyunca ağırladığı konuklarının sorularını, “Çalışarak geldim çocuklar, merak ettiklerinizi cevaplayacağım” diyerek doğrudan yanıtladı.
Yasakla olmaz
Gül, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencisi Melek Karacaoğlu’nun, “kalitesiz programlar için RTÜK’ün daha etkin çalışmasının gerekip gerekmediği” sorusuna karşılık, şöyle dedi: “Bu yönde çok duyum alıyorum, şikâyetler var, kalitenin, seviyenin düştüğü yönünde. Televizyon halkı, çocukları, hanımları, evde oturanları dolaylı olarak şekillendiren en önemli mekanizmadır. Oradaki seviye şüphesiz ki toplumun geleceğini de yakından ilgilendirmektedir. RTÜK bunları inceliyordur ve eminim ki çalışmaları vardır. Ben de düşüncelerimi paylaşıyorum. Buralarda da yasakçı zihniyetle yaklaşırsak sonuç alamayız.”
Dershaneler yük
Endüstri Mühendisi Nesibe Şahin Akar Yıldız’ın dershane sorununu gündeme getirmesi üzerine Gül, “Bu, eğitim sistemimizde yetersizlik olduğunu gösteriyor. Yarış söz konusu olunca, imtihanla öğrenciler üniversiteye alınmaya başlayınca kaçınılmaz olarak dershaneler ortaya çıktı. Maalesef iyi bir sistem değil bu. Önemli olan, bunu eğitim sisteminin çok temel bir aracı olmaktan çıkartmak. Ailelere yük oluyor” diye konuştu.
Tabelaların dili
Gül, Edebiyat Öğretmeni Bekir Orhan’ın yabancı dildeki tabelalara ilişkin sorusu üzerine, kültürler arasında etkileşimden korkmamak gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Devletin kültür politikası çerçevesinde Türk kültürünü öne çıkartmak ayrı bir mesele ama bu konularda yasak getirmek, hukuki düzenleme yapmak başka bir şey. İkincisi doğru olmaz. Yasakçı bir zihniyet, kendi öz kültürümüze güvenmeyen bir davranış olur. Ama kendi kültürümüzü destekleyerek, zenginliğini öne çıkartıcı politikalarla bunu dolaylı olarak sağlamak bir görev.”
Polise sendika
Gül, Diyarbakır’da polis memurluğu yapan Mehmet Emre Onatça’nın, polisin sendika hakkına ilişkin sorusu üzerine de şu görüşlerini paylaştı: “Bu, kritik bir soru. Bu öyle bir meslek ki bu mesleğin içine bir ayrımcılık, tarafgirlik girerse Türkiye’yi çok sarsar. Bunu bizler biliriz. 1970’li yıllarda poliste de sendika vardı, Pol-Der, Pol-Bir gibi dernekler vardı. Polis, üniversitelerde olduğu gibi ideolojik olarak bölündü, Türkiye’ye çok büyük zararı oldu. Hepimizin korkusu bu. Yoksa tabii ki her meslekten insanların örgütlü şekilde mesleki hak ve hukuklarını savunabilmeleri, hepimizin arzu ettiği bir şeydir. Şimdilik poliste sendikayı biraz daha ileri bir döneme bırakmak gerektiği kanaatindeyim.”
3 milyon genç işsiz
Çevre Mühendisi Yunus Koç’un, “65 yaşındaki insanlar çalışırken 20-35 yaş arasında 3 milyon genç işsiz” sorusuna da Gül, 65 yaşına gelenlerin emekli olması halinde bu kişilere de sosyal güvenlik sistemi içinde para ödeneceğine dikkati çekerek, “İşsizliğin çözümüyle ilgili yol değil bu. Çünkü Türkiye, daha önce bunları denedi. 40-45 yaşında emekli olanlar vardı. Ama uzun dönem içinde gördük ki bu, sosyal güvenlik sistemini çökertti” dedi.
13 bin 750 sorudan 200’üne 2 milyon oy
TÜRKİYE’deki herkesin istediği soruyu Cumhurbaşkanı Gül’e sorabilmesine imkan veren “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması 2012 yılının ilk günü soru gönderme işlemiyle başladı. Uygulama çerçevesinde 7 Ocak’a kadar sorular alındı. Bu süre zarfında yaklaşık 13 bin 750 soru soruldu ve bu sorular arasından 220 soru oylamaya açıldı.
Oylama sürecinin 20 Ocak’ta sona ermesiyle en çok oy alan 10 soru sahibi Köşk’e davet edildi. Sıralamada ilk sıralarda yer alan ancak kendilerine ulaşılamayan soru sahipleri yerine bir sonraki vatandaş Köşk’e davet edildi.
Uygunluk kriteri
Aynı konudaki sorulardan ilki oylamaya alınırken, soru seçiminde sorunun anlaşılır ve daha önce duyurulan kurallara uygun olması göz önünde bulunduruldu. Soruların “beğenilip-beğenilmediği”ne ilişkin 2 seçeneğin bulunduğu oylamaya, 2 milyondan fazla oy verildi. Soru sahipleri dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Çankaya Köşkü’nde bir araya geldi. Türkiye’nin değişik bölgelerinden gelen 10 soru sahibi gün boyunca Çankaya Köşkü’nde ağırlandı. Köşk’te Cumhurbaşkanlığı yetkilileriyle birlikte öğle yemeği yiyen soru sahipleri, yemekten sonra Atatürk Müze Köşkü’nü gezdi. Daha sonra çekimlerin yapılacağı salona alınan katılımcılar, burada Cumhurbaşkanı Gül ile tanıştı.
40 dakika sohbet
KONUKLARIYLA tek tek el sıkışan ve “Hoş geldiniz” diyen Cumhurbaşkanı Gül, soru sahipleriyle sohbet etti. “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması çerçevesinde sorularını aracısız olarak Cumhurbaşkanı Gül’e soran katılımcılar, farklı konularda dilek, düşünce ve taleplerini de dile getirdiler. Yaklaşık 40 dakika süren soru-cevap bölümü sonrası katılımcılar Cumhurbaşkanı Gül ile tek tek ve toplu hatıra fotoğrafı çektirdiler. Renkli görüntülere sahne olan fotoğraf çekiminin ardından Cumhurbaşkanı Gül, konuklarına çeşitli hediyeler verdi.
Ata’nın bilardo masası
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül’e, 13 bin 750 soru arasından oylamayla en çok beğenilen 10 soruyu yöneltecek kişiler, dün Çankaya Köşkü’nde yaklaşık 5 saat boyunca ağırlandı. Öğle saatlerinde Cumhurbaşkanlığı’na giden 10 vatandaşa Müze Köşk gezdirildi, Çankaya Köşkü’nün bazı birimleri tanıtıldı. Atatürk’ün dinlenmek amacıyla her gün kullandığı bilardo masası, Köşk’e ilk getirildiğinde üst kat hole yerleştirildi. Ancak buradaki statik sorunlar nedeniyle, bilardo masası daha sonra alt kattaki giriş holüne alındı.
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, görev süresinin sonunda aktif politikaya dönmeyip BM Genel Sekreterliği gibi önemli bir uluslararası görev üstlenebileceği tartışmalarına yanıt verdi. Gül, “Cumhurbaşkanı’na sorun” uygulaması kapsamında İstanbul Bilgi Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencisi Çağdaş Yıldız’ın bu konudaki sorusuna karşılık, BM Genel Sekreterliği seçimlerinin çok hassas, uluslararası dengeleri ve kotaları olan bir sistem olduğuna dikkati çekti. Gül, “Şahsi olarak hiç düşünmedim doğrusu. Türkiye’nin de böyle bir niyeti, beyanı olmadı. Zaman zaman görüyorum duyuyorum, böyle düşünenler oluyor” dedi.
5 saat Çankaya
Gül, halkla doğrudan iletişim kanalı olarak nitelenen “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması kapsamında, kendisine internetten yöneltilen 13 bin 750 sorudan yine internet ortamında yapılan oylamada en çok oyu alan 10’unun sahipleriyle önceki gün Çankaya Köşkü’nde biraraya geldi. Gül, 5 saat boyunca ağırladığı konuklarının sorularını, “Çalışarak geldim çocuklar, merak ettiklerinizi cevaplayacağım” diyerek doğrudan yanıtladı.
Yasakla olmaz
Gül, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencisi Melek Karacaoğlu’nun, “kalitesiz programlar için RTÜK’ün daha etkin çalışmasının gerekip gerekmediği” sorusuna karşılık, şöyle dedi: “Bu yönde çok duyum alıyorum, şikâyetler var, kalitenin, seviyenin düştüğü yönünde. Televizyon halkı, çocukları, hanımları, evde oturanları dolaylı olarak şekillendiren en önemli mekanizmadır. Oradaki seviye şüphesiz ki toplumun geleceğini de yakından ilgilendirmektedir. RTÜK bunları inceliyordur ve eminim ki çalışmaları vardır. Ben de düşüncelerimi paylaşıyorum. Buralarda da yasakçı zihniyetle yaklaşırsak sonuç alamayız.”
Dershaneler yük
Endüstri Mühendisi Nesibe Şahin Akar Yıldız’ın dershane sorununu gündeme getirmesi üzerine Gül, “Bu, eğitim sistemimizde yetersizlik olduğunu gösteriyor. Yarış söz konusu olunca, imtihanla öğrenciler üniversiteye alınmaya başlayınca kaçınılmaz olarak dershaneler ortaya çıktı. Maalesef iyi bir sistem değil bu. Önemli olan, bunu eğitim sisteminin çok temel bir aracı olmaktan çıkartmak. Ailelere yük oluyor” diye konuştu.
Tabelaların dili
Gül, Edebiyat Öğretmeni Bekir Orhan’ın yabancı dildeki tabelalara ilişkin sorusu üzerine, kültürler arasında etkileşimden korkmamak gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Devletin kültür politikası çerçevesinde Türk kültürünü öne çıkartmak ayrı bir mesele ama bu konularda yasak getirmek, hukuki düzenleme yapmak başka bir şey. İkincisi doğru olmaz. Yasakçı bir zihniyet, kendi öz kültürümüze güvenmeyen bir davranış olur. Ama kendi kültürümüzü destekleyerek, zenginliğini öne çıkartıcı politikalarla bunu dolaylı olarak sağlamak bir görev.”
Polise sendika
Gül, Diyarbakır’da polis memurluğu yapan Mehmet Emre Onatça’nın, polisin sendika hakkına ilişkin sorusu üzerine de şu görüşlerini paylaştı: “Bu, kritik bir soru. Bu öyle bir meslek ki bu mesleğin içine bir ayrımcılık, tarafgirlik girerse Türkiye’yi çok sarsar. Bunu bizler biliriz. 1970’li yıllarda poliste de sendika vardı, Pol-Der, Pol-Bir gibi dernekler vardı. Polis, üniversitelerde olduğu gibi ideolojik olarak bölündü, Türkiye’ye çok büyük zararı oldu. Hepimizin korkusu bu. Yoksa tabii ki her meslekten insanların örgütlü şekilde mesleki hak ve hukuklarını savunabilmeleri, hepimizin arzu ettiği bir şeydir. Şimdilik poliste sendikayı biraz daha ileri bir döneme bırakmak gerektiği kanaatindeyim.”
3 milyon genç işsiz
Çevre Mühendisi Yunus Koç’un, “65 yaşındaki insanlar çalışırken 20-35 yaş arasında 3 milyon genç işsiz” sorusuna da Gül, 65 yaşına gelenlerin emekli olması halinde bu kişilere de sosyal güvenlik sistemi içinde para ödeneceğine dikkati çekerek, “İşsizliğin çözümüyle ilgili yol değil bu. Çünkü Türkiye, daha önce bunları denedi. 40-45 yaşında emekli olanlar vardı. Ama uzun dönem içinde gördük ki bu, sosyal güvenlik sistemini çökertti” dedi.
13 bin 750 sorudan 200’üne 2 milyon oy
TÜRKİYE’deki herkesin istediği soruyu Cumhurbaşkanı Gül’e sorabilmesine imkan veren “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması 2012 yılının ilk günü soru gönderme işlemiyle başladı. Uygulama çerçevesinde 7 Ocak’a kadar sorular alındı. Bu süre zarfında yaklaşık 13 bin 750 soru soruldu ve bu sorular arasından 220 soru oylamaya açıldı.
Oylama sürecinin 20 Ocak’ta sona ermesiyle en çok oy alan 10 soru sahibi Köşk’e davet edildi. Sıralamada ilk sıralarda yer alan ancak kendilerine ulaşılamayan soru sahipleri yerine bir sonraki vatandaş Köşk’e davet edildi.
Uygunluk kriteri
Aynı konudaki sorulardan ilki oylamaya alınırken, soru seçiminde sorunun anlaşılır ve daha önce duyurulan kurallara uygun olması göz önünde bulunduruldu. Soruların “beğenilip-beğenilmediği”ne ilişkin 2 seçeneğin bulunduğu oylamaya, 2 milyondan fazla oy verildi. Soru sahipleri dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Çankaya Köşkü’nde bir araya geldi. Türkiye’nin değişik bölgelerinden gelen 10 soru sahibi gün boyunca Çankaya Köşkü’nde ağırlandı. Köşk’te Cumhurbaşkanlığı yetkilileriyle birlikte öğle yemeği yiyen soru sahipleri, yemekten sonra Atatürk Müze Köşkü’nü gezdi. Daha sonra çekimlerin yapılacağı salona alınan katılımcılar, burada Cumhurbaşkanı Gül ile tanıştı.
40 dakika sohbet
KONUKLARIYLA tek tek el sıkışan ve “Hoş geldiniz” diyen Cumhurbaşkanı Gül, soru sahipleriyle sohbet etti. “Cumhurbaşkanına Sorun” uygulaması çerçevesinde sorularını aracısız olarak Cumhurbaşkanı Gül’e soran katılımcılar, farklı konularda dilek, düşünce ve taleplerini de dile getirdiler. Yaklaşık 40 dakika süren soru-cevap bölümü sonrası katılımcılar Cumhurbaşkanı Gül ile tek tek ve toplu hatıra fotoğrafı çektirdiler. Renkli görüntülere sahne olan fotoğraf çekiminin ardından Cumhurbaşkanı Gül, konuklarına çeşitli hediyeler verdi.
Ata’nın bilardo masası
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül’e, 13 bin 750 soru arasından oylamayla en çok beğenilen 10 soruyu yöneltecek kişiler, dün Çankaya Köşkü’nde yaklaşık 5 saat boyunca ağırlandı. Öğle saatlerinde Cumhurbaşkanlığı’na giden 10 vatandaşa Müze Köşk gezdirildi, Çankaya Köşkü’nün bazı birimleri tanıtıldı. Atatürk’ün dinlenmek amacıyla her gün kullandığı bilardo masası, Köşk’e ilk getirildiğinde üst kat hole yerleştirildi. Ancak buradaki statik sorunlar nedeniyle, bilardo masası daha sonra alt kattaki giriş holüne alındı.
hürriyet
