Doğa Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye Temsilciliği tarafından Ege Üniversitesi Tabiat Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi işbirliğiyle “Türkiye’nin Canı Hibe“ kampanyası kapsamında desteklenen “Tepeli Pelikanları Koruyoruz” projesi devam ediyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı 4. Bölge Müdürlüğü, Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası Milli Park Müdürlüğü, EKODOSD ve Doğanbey Su Ürünleri Kooperatif Başkanlığı işbirliğiyle Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından Büyük Menderes Deltası’nda balıkçı ağlarını hedefleyen bir çevre temizliği gerçekleştirildi. Nesilleri küresel ölçekte tehlike altında bulunan tepeli pelikanlar ile birlikte 256 ayrı kuş türüne de ev sahipliği yapan Büyük Menderes Deltası, Kuşadası Dilek Yarımadası Milli Park Müdürlüğü, Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tarafından yürütülen çalışmayla buradaki kuş türlerinin yaşamlarını tehdit eden terk edilmiş ağlardan temizlendi. Kuşların yumurta bıraktığı alanlardaki ağlar, yumurtadan çıkan yavruların yaşamını etkilememesi için kaldırıldı. 120 yıl boyunca doğada çözünmeden kalan ağlar ve suyun içinde toksik hale gelen kurşunlar denizden toplanarak teknelere taşındı. Kuşların ürediği Karina Dalyan’ındaki deniz börülcelerinin içinde bulunan pinterler teknelere çıkarıldı. Ağlarla birlikte denize atılan ve kıyılarda biriken tüm plastik kaplar, pet şişeler toplandı.
Büyük Menderes Deltası Kuşadası Dilek Yarımadası Milli Park Müdürü Erdinç Kutsal, “Bu gün Karina Dalyan’ında terk edilen, bırakılarak unutulan tüm ağları ve kıyıda biriken plastikleri EKODOSD üyeleri ve Doğanbey Su Ürünleri Kooperatifi balıkçılarıyla birlikte temizledik. Delta ekosistemini olumsuz etkileyen bu tür atıkları sürekli denetleyerek, yine elbirliğiyle temizleyeceğiz. Alanda yine işbirliği yaparak bilinçlendirme çalışmalarıyla bu tür kirlilikleri engelleyeceğiz. Deltada kuşların yaşamlarını tehdit eden tüm sorunlardan uzak özgür bir şekilde uçtuğu sağlıklı bir ekosistem için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.
Doğanbey Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Doğan Baykal ise, “Doğanbey ve Tuzburgazı’nda yaşayan yöre insanları büyük ölçüde Karina Dalyanı sayesinde geçimlerini sağlamaktadır. Bizler burada balıkçılık yaparken, buradaki doğal yaşamı da korumak için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Buradaki her günümüz kuşlarla birlikte geçiyor. Ekonomik değeri bulunmayan tüm balıkları onlara veriyoruz. Bu bölgeye kaçak avcıların girmesini engel oluyoruz. Bugün de hep birlikte unutulan ve terk edilen ağları hep birlikte temizledik. Kooperatifimize üye tüm balıkçıları bu konuda hassasiyet göstermeleri için uyaracağız“ diye konuştu.
Kuşadası EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü de, Büyük Menderes Deltası ve Karina Dalyanı'nın tüm ağlardan temizlendiğini belirterek, “Avlanırken yırtılan, kopan ya da bir yere takılarak unutulan ağlar, insan kontrolü olmaksızın deniz ekosisteminde birçok canlının ölümüne yol açarken, su kuşları içinde büyük tehdit içerdiği görülmektedir. Tüm dünyada gelişmişlikle birlikte büyük sorun haline gelen çevresel kirlilik doğal yaşamı olumsuz etkilemektedir. Büyük çoğunluğunu ağların oluşturduğu atıklar teknelerle karaya taşındı. Bölge balıkçılarıyla bir toplantı gerçekleştirilerek, doğaya terk edilen bu tür ağların deltadaki olumsuz yansımaları, özellikle kuş türlerinin yaşamlarına olan tehditleri anlatıldı. Büyük Menderes Deltası’ndaki tepeli pelikanları, Ege Üniversitesi Tabiat Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Bilim adamlarıyla birlikte izlemeye devam ediyor ve onların yaşam alanlarına olan tehditler konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bölgemiz için çok önemli olan bu sulak alanla ilgili doğa turizminin gelişmesini, özellikle kuş gözlemciliği ve foto safari etkinliklerinin yapılması konusunda Milli Parkla işbirliği yaparak, yöre insanlarının ekonomilerine katkı yapacak projeler hazırlayarak, onların daha korumacı bir yaklaşım göstermelerini istiyoruz“ dedi.
