Mizahı bir terapi yöntemi olarak kullanan ve daha önce de palyaço kılığına girerek hasta çocuklarla çalışan Avustralyalı terapist Jean-Paul Bell tarafından yapılan araştırma, bunama hastalarının hayatını daha neşeli hale getirerek onların ruh hallerinin, kaygı düzeylerinin, davranış bozukluklarının ve sosyal hayata katılım düzeylerinin iyileştirilebileceğini gösterdi.

Bell, Sydney'deki 36 bakımevinde kalan 400 bunama hastasını dahil ettiği ve ''Gülücük'' adını verdiği üç yıl süren araştırması kapsamında, üzerinde renkli ve gülünç kıyafetlerle bunama hastalarına oyunlar oynattı, şakalar yaptı ve Hawaii'nin geleneksel çalgısı ''ukulele''yi çalıp şarkılar söyletti.

''Neşe terapisti'' Bell'in yöntemine olumlu tepki veren hastaların hem kendilerini daha mutlu hissettikleri, hem de kaygı düzeylerinde yüzde 20'lik bir azalma meydana geldiği saptandı.

Bell'in yöntemini değerlendiren uzmanlar, sözkonusu oranın hastalara verilen antipsikotik ilaçların sağladığı etkiyle aynı olduğunu vurguladı.