Siirt'te geçen yıl sivillere yönelik terör saldırısında iki ablasını kaybeden Nuran Evin o günden beri yürüyemiyor.
Siirt'te geçen yıl sivillere yönelik terör saldırısında iki ablası ve iki arkadaşını kaybeden Nuran Evin o günden beri yürüyemiyor. Evin, yaşadığı acıyı hastane yatağında Sabah'a anlattı.

Nuran Evin henüz 17 yaşında. Sivil Şehit Yasası olarak bilinen ve terör olaylarında ölen sivilleri şehit, yaralananları gazi kapsamına alan 19 maddelik tasarı yasalaşırsa, o artık gazi sayılacak.

PKK 4 GENÇ KIZI ÖLDÜRDÜ 2 GENÇ KIZIN HAYATINI KARARTTI

Terör örgütü PKK, Siirt'te 21 Eylül 2011'de sivil bir otomobile yaptığı saldırıda 4 genç kızı öldürmüş, iki genç kızın da yaşamını karartmıştı. Hayatı kararan sivillerden biri de 10 çocuklu bir ailenin 9'uncu çocuğu olan 17 yaşındaki Nuran Evin'di. Saldırıda hayatını kaybedenlerden 2'si onun ablasıydı. Şarapnellerin omuriliğine isabet ettiği Nuran Evin'in ise artık göğsünden aşağısı tutmuyordu. Aylardır yatağa mahkûm olan genç kız ile tedavi gördüğü ancak adı terör mağduru olması nedeniyle sır gibi saklanan hastanede buluştuk.

"SON MUTLU DAKİKALARIMIZ OLDU"

Kara gözleri her şeye rağmen umutla ışıl ışıl parlayan bu genç kız, terörün karartığı hayatların canlı tanığı ve mağduruydu. Nuran, uyanıkken bile kâbusunu gördüğü o korkunç günü şöyle anlattı: "Siirt'te kuaförlük yapan ablam Zeynep Evin (31) biriktirdiği paralarla kendine yeni bir otomobil almıştı. Ben açık lisede okuyup, ablamın kuaför dükkanında çalışıyordum. Hem ablamın yeni arabasını kutlamak hem de Hatay'da üniversitede okuyan diğer ablam Nergis'e veda yemeği yapmak için 21 Eylül 2011 günü toplanmaya karar verdik. Lise arkadaşım Gülcan Olgaç'ı, Gülcan'ın ablası Nurcan ile diğer arkadaşımız Kevser Çetin'i de alıp çay bahçesine gitmek için yola çıktık. O gün daha önce hiç kullanmadığımız yolu kullandık. İşte bu dakikalar son mutlu dakikalarımız oldu. Bir anda PKK'nın kanlı saldırısına maruz kaldık. Roket atarlı ve uzun namlulu silahlarla taranmaya başladık. İşte o an hayat durdu." Saldırıda Nuran'ın ablaları Zeynep ve Nergis (25) ile arkadaşları Nurcan (25) ve Kevser (25) hayatını kaybetmişti. Arkadaşı Gülcan ise ağır yaralı kurtulmuştu.

"BU HALİMİ PKK GÖRSÜN UTANSIN"

İstanbul'daki hastanede aylardır tedavisi süren, 3 kez ameliyat olan bu yüzden aylarca sırt üstü bile yatamayan ancak omuriliğine isabet eden şarapnel parçaları yüzünden bir daha ayağa kalkamayan Nuran Evin, "Ablalarımın bu hain saldırıda öldüğünü aylar sonra öğrendim. Tedavi görüyorlar sanıyordum. Meğer, o gün onları son görüşüm, onlara son sarılışımmış. Bir kez daha yıkıldım" diyor. Nuran Evin, duygularını "Ben Kürdüm. Bu haldeyim. Bu halimi PKK görsün ve yaptığından utansın. 2 ablam öldü. Arkadaşlarımız öldü. Günahsız askerler öldü. Bu savaş kim için, ne için. Barış olsun istiyorum. Bitsin bu acılar istiyorum. PKK'lılar günahsız insanların hayatlarını nasıl çaldıklarını görsünler istiyorum. Bana ablamları, hayatımı geri verin demek istiyorum" diye ifade ediyor.

"DEVLET BENİ MUTLU ETTİ ARTIK GAZİ NURAN'IM"

Genç kız tedavi gördüğü hastaneden memnun ama tek umudu bundan sonraki tedavisine Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) devam edilmesi. Bunun için en büyük desteği ailecek Siirt'te görev yaparken tanıdıkları olan İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'dan görüyor. Nuran için hedef önce tekerlekli sandalyeye oturma aşamasına gelmek. Son günlerde en çok 'Sivil Şehit' yasa tasarısına sevindiğini söyleyen Nuran Evin, "Benim gönlümde 2 ablam da şehitti zaten. Ama devletin bize bu mertebeyi verecek olması beni çok mutlu etti. Ben de gaziyim. Gazi Nuran" diyor.

"O GÜNDEN SONRA OTURAMADIM BİLE"

Ablalarıyla saldırıdan önce çektikleri fotoğrafları da gösteren Nuran Evin, "Bak, bu kız benim Zeynep ablam. Ona sarılan da arkadaşım Gülcan" diyor. Kendi fotoğraflarını da gösteren Nuran Evin "Saldırıdan önce son kez yürümüşüm. Bu sandalyede oturduğum gibi o günden sonra oturamadım bile" diyor. Siirt'e son bir kez daha 2 ablamın mezarını ziyaret etmek için gideceğini söyleyen Nuran Evin "Bir daha da asla gitmeyeceğim" diyor.