Denetim ve danışmanlık şirketi Ernst & Young’ın “Avrupa Yolsuzluk ve Usulsüzlük Anketi 2011” raporunu açıkladı. 25 Avrupa ülkesinden 2365, Türkiye’den ise 105 şirket yönetici ve çalışanının görüşleri alınarak hazırlanan araştırma, Türkiye’de rüşvet ve yolsuzluğun yaygın olduğunu düşünenlerin oranının yüzde 77 olduğunu ortaya koydu.
 
Rüşvet bir gereklilik
 
Avrupa ve Türk şirketlerinde gerçekleşen usulsüzlüklerin yanı sıra Türk yöneticilerin neden ve sonuçlarıyla usulsüzlük konusuna yaklaşımlarını ortaya koyan rapor, basın toplantısıyla duyuruldu. Raporda, Avrupalı her beş katılımcıdan birinin rüşveti çalışma hayatının gerekliliklerinden biri olarak gördüğü, üçte ikisinin rüşvetin ülkelerinde yaygın olduğunu, yüzde 40’ının ise etkilerinin krizle birlikte arttığını belirttiği ifade edildi. Raporda, ankete katılan şirket çalışanlarının sadece yarısının şirketlerinin bir yolsuzluk karşıtı politikası bulunduğundan haberdar olduğu, onların da üçte birinin bu politikanın net bir yol gösterici olduğunu düşündüğü, usulsüzlük karşıtı programlarla ve kurallarla ilgili bir eğitim almış çalışanların oranının ise sadece yüzde 21’i oluşturduğu kaydedildi.
 
Düzenleyici kurumların etkisi artmalı
 
Katılımcıların usulsüzlük karşıtı politikalara bakış açısının da ele alındığı raporda, katılımcıların üçte ikisinin bu konuda olumlu üne sahip şirketlerin ticari avantaj sağlayacağını düşündüğü, yüzde 45’inin büyük bir rüşvet ya da usulsüzlük skandalına adı karışmış bir şirkette çalışmak istemediği, yüzde 53’ünün adı büyük bir usulsüzlük olayına karışmış satıcılarla çalışmayı düşünmediği ifade edildi. Anket katılımcılarının yüzde 77’sinin usulsüzlük riskinin azalması için düzenleyici kurumların gözetiminin artması gerektiğini düşündüğü, ankete yanıt verenlerin yüzde 16’sının düzenleyici kurumların usulsüzlük suçlarına karışmış kişileri cezalandırmakta etkin olduğunu, yüzde 42’sinin de düzenleyici kurumların bu konudaki suçluları cezalandırmak istediği halde etkili olamadığını düşündüğü kaydedildi. Raporda, düzenleyici otoritelerin etkin olamamasının nedenleri arasında en ön sırada yüzde 53 ile usulsüzlüğün önlenemeyecek kadar yaygın olması gelirken, bunu yüzde 30 ile yeterli hukuki güçlerden yoksun olmaları, yüzde 28 ile de yeterli kaynağa sahip olmamalarının izlediği ifade edildi.
taraf