İlk olarak 1945 yılında yayımlanan ve şu an 1996 yılındaki güncellenmiş hali kullanılan haritanın yenileme çalışmaları hakkında bilgi veren Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanı Murat Nurlu, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası'nın en son 15 yıl önce güncellendiğini, yeni bir güncellemeye ihtiyaç olduğunu söyledi.

Güncelleme çalışmalarının sürdüğünü ve 2012 yılında bitirmeye çalışacaklarını kaydeden Nurlu, şöyle konuştu:

''Daha sonra bu harita Bakanlar Kurulu'na sunulacak. Bakanlar Kurulu'nda kabul edilirse güncellenmiş harita kullanılmaya başlanılacak. Binalar yapılırken bu harita dikkate alınacak. Bizim deprem bölgelerinde yapılacak binalar hakkındaki yönetmelikte bu harita baz alınıyor. Bu haritaya göre inşaat mühendisleri binayı yaparken birtakım katsayılar kullanıyor. Örnek veriyorum birinci dereceden deprem bölgesindeyse ikiyi kullanıyor, dördüncü dereceden deprem bölgesindeyse 0,5'i kullanıyor. Buradaki kat sayılar önemli. Yine büyük bir ihtimalle 5 deprem bölgesine ayrılacak. En önemli faktör il ve ilçe sınırlarında olacak. Burada bir değişiklik olabilir.''

1996 yılındaki yerleşim yerleriyle, günümüzdeki yerleşim yerleri arasında fark olduğuna dikkati çeken Nurlu, şunları kaydetti:

''Diyelim ki Akyurt ilçesi. 1996 yılında Ankara'da Akyurt ilçesi yoktu ama günümüzde var. Şimdi bu derecelendirmeyi yaparken o zaman ki ilçe baz alınıyordu. Şu anda Akyurt ilçesi var ona göre değişiklikler olacak. Bu harita zemin üzerine yapılacak yapıları ve kullanılacak parametreleri belirliyor. Bu haritanın özelliği odur. Bir de sigorta sektöründe kullanılıyor. Bu DBH'ye göre sigorta pirimi belli oluyor. Ancak 1996 yılından sonra yeni yerleşim yerleri çıktığı için bu yüzden de güncelleme ihtiyacımız var. Özellikle sigorta sektörü açısından.''

-''Haritalar zaman içinde revize edilmektedir''-

Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Doğan Kalafat ise DBH'nin Türkiye'deki tüm mühendislik yapılarının yapılmasında, imar uygulamalarında kullanıldığını, aynı zamanda afet bölgelerinde yapılacak yapılar hakkındaki yönetmelik ile paralellik arz ettiğini söyledi.

Haritada tanımlanan bölgelere göre anılan yönetmelikle yapı tiplerine bağlı olarak kriterler gösterildiğini anlatan Kalafat, şunları söyledi:

''Uygulamada yerleşim biriminin hangi deprem bölgesinde bulunduğu önemli olmakta ve imar uygulaması ve yapılar bu temele göre inşa edilmektedir. Deprem Bölgeleri Haritası'na esas altlık, son harita yayınlandıktan sonra ülkemizde meydana gelen depremler, bu depremlerdeki can kayıpları, hasarlar, arazi üzerindeki yüzey deformasyonları, sıvılaşma alanları, kırıklar, mikro deprem aktiviteleri, diri faylar ve maksimum en yüksek yer ivme (PGA) ve en yüksek hız (PGV) değerleridir. Dolayısıyla haritalar zaman içinde revize edilmektedir ve güncellenmektedir. Örnek vermek gerekirse son yürürlükteki harita 1996 tarihlidir. Ancak bu tarihten sonra ülkemizde çok önemli depremler meydana gelmiştir. Bunun sonucu olarak birçok can kaybı, hasar, yüzey faylanması olmuştur.''

-1. derece içerisine alınması gereken iller ve bölgeler-

Kalafat, 2. derece içerisinde yer alan İstanbul'un kuzeyi, Tekirdağ, Adana-Çukurova, Tunceli, Elazığ, Erzurum ve Van'ın yeni haritayla 1. derece içerisine alınabileceğini ifade etti.

Şu an kullanılan haritada Marmara Bölgesi'nin genel olarak 1. derece içerisinde yer aldığını, ancak İstanbul'un kuzeyinin ve Tekirdağ'ın 2. derece içerisinde olduğunu belirten Kalafat, şu bilgileri verdi:

''17 Ağustos 1999 depremi ve yüzlerce depremin bu bölgede olduğu biliniyor. Bunlar aletler ile kaydedilmiştir. Dolayısıyla yeni yapılacak DBH'de Marmara Bölgesi'nin tamamı 1. derece deprem bölgesi içerisinde yer alabilir. Aynı şekilde Adana-Çukurova bölgesi mevcut haritada genel olarak 2. derece deprem bölgesi içerisinde gösteriliyor. Ancak 1998 Adana-Ceyhan Depremi bölgede can ve mal kaybına neden olmuş, arazide yüzey deformasyonları, yerel sıvılaşmalar olmuştur.

Dolayısıyla yeni haritada 1. derece deprem bölgesi içerisinde yer alabilir. Yine Tunceli, Elazığ, Erzurum, Van'ın da büyük bir bölümü 1996 DBH'de 2. derece içerisinde yer almaktadır. Ama 2003 yılında Tunceli'de, 2005-2007-2010 yıllarında Sivrice-Başyurt-Karakoçan-Palu Elazığ'da, 2004 yılında Erzurum'da, 2011'de Van'da önemli depremlerin olduğunu, bu depremlerin can ve mal kayıplarına neden olduklarını biliyoruz. Bu yüzden bu bölgelerin de yeni DBH'da 1. derece deprem bölgesi içerisinde yer alması beklenmektedir.''

AA