Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın, Amerikan ABC News televizyonuna mülakat verdiği, kanal tarafından bugün yayınlanacak bu röportajın, ülkede dokuz ay önce başlayan olaylardan bu yana Beşşar Esad'ın bir Amerikan medyasına verdiği ilk mülakat olduğu bildirildi.
 
ABC'den yapılan açıklamada, röportajın, kanalın 82 yaşındaki ünlü muhabiri Barbara Walters tarafından Şam'da yapıldığı belirtildi.
 
Esad'a son BM raporuyla ilgili sorular sorulduğu belirtilen açıklamada, Esad'ın cevapları konusunda bir bilgi verilmedi.
 
"Suriye Esad'ı göndermeli, hukukun üstünlüğüne doğru yol almalı"
 
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Suriyelilerinin, sadece Devlet Başkanı Beşşar Esad yönetimini göndermekle kalmayıp aynı zamanda hukukun üstünlüğüne doğru yol almaları gerektiğini söyledi.
 
Clinton, Cenevre'de Suriyeli muhaliflerle görüşmesinin başında yaptığı açıklamada, "Demokratik geçiş, Esad rejimini göndermekten daha fazlasını içeriyor. Bu, Suriye'yi hukukun üstünlüğü yoluna sokmak ve etnik kökeni ve cinseyetine bakılmaksızın tüm vatandaşların evrensel haklarını korumak anlamına gelir" dedi.
 
Hillary Clinton, "Suriye'de muhalefetin ve azınlıkların, hoşgörü ve özgürlük rejimi altında daha iyi olacakları konusunda temin edilmeye ihtiyaç duyduklarını anladığını" kaydetti.
 
ABD'nin Şam Büyükelçisini geri gönderme kararı
 
ABD yönetimi, Şam Büyükelçisi Robert Ford'u bu ülkeye geri gönderme kararıyla, ''Suriye halkıyla dayanışma içerisinde oldukları'' mesajını veriyor.
 
Washington, Ford'un Şam'daki varlığını, demokratik dönüşümü sağlama çabalarında bu ülkedeki muhaliflerle temasların sürdürülmesi açısından çok önemsiyor.
 
ABD, Büyükelçi Ford'un, Suriye'de meydana gelen şiddet olaylarının dünyaya duyurulması için de önemli bir tanık vazifesi gördüğünü düşünüyor.
 
Konuyla ilgili bugün hem Beyaz Saray hem de Dışişleri Bakanlığı'ndan açıklamalar geldi.
 
Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, yaptığı yazılı açıklamada, ''Ford'un Şam'a dönüşünün, ABD'nin Suriye halkıyla devam eden dayanışmasının ve Büyükelçinin barışçıl ve demokratik dönüşüm için gayret gösteren Suriyelilerle diyalog çabalarına verdiği değerin bir göstergesi olduğunu'' belirtti.
 
Carney, açıklamasında, ''Büyükelçi Ford'un Suriye'deki varlığının, ABD'nin Suriye halkıyla dayanışma içinde olduğuna yönelik mesajının, halka en etkili biçimde ulaştırılmasının yollarından biri olduğuna inanıyoruz'' ifadesini kullandı.
 
Günlük basın brifinginde konuyla ilgili sorular yöneltilen ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner da hem Büyükelçi Ford'un Şam'a geri gönderilmesi hem de ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın Cenevre'de Suriyeli muhaliflerle görüşmesinin, ABD'nin Suriye halkını önemsediği mesajının bir parçası olduğunu söyledi.
 
Suriye'deki muhalefetle, ülkede demokratik dönüşüme öncülük etmelerinin yollarını bulmak için birlikte çalıştıklarını vurgulayan Toner, ayrıca Ford'un, Suriye'de olup bitenlere dünyanın dikkatinin çekilmesinde etkili bir rol oynadığını düşündüklerini dile getirdi.
 
Toner, ''Bize göre, Büyükelçi Ford'un Şam'daki varlığı, (Suriye halkına) sırtımızı çevirmeyeceğimiz, Büyükelçiyi bu ülkede tutmaya devam edeceğimiz, Suriye'ye gözlemcilerin konuşlanması ve çağrısını yaptığımız demokratik dönüşümün hayata geçmesi için gayretlerimizi sürdüreceğimiz yönünde bir mesaj veriyor. Suriye muhalefetiyle temaslarımızı ve desteğimizi muhafaza edeceğiz'' diye konuştu.
 
Büyükelçi Ford, ABD'nin 2005 yılından bu yana büyükelçi bulundurmadığı Suriye'ye, ABD Başkanı Barack Obama'nın göreve geldikten sonra bu ülkeyle diyalog kurma çabalarının bir parçası olarak atanmıştı. Ford'un, Suriye'deki şiddet olaylarının patlak vermesinden sonra, Şam'ın dışındaki protesto merkezlerini ziyaret ederek, hükümet karşıtı ayaklanmalarla dayanışma ortaya koyması, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad rejimini öfkelendirmişti. Ford ve bir grup çalışma arkadaşı, Eylül ayında Suriyeli bir muhalif liderin bürosunu ziyaret ederken Esad yanlısı bir grubun taşlı ve domatesli saldırısına uğramıştı.
 
Yaşanan bu gelişmeler ışığında, Büyükelçi Ford'un şimdi Şam'a geri dönüyor olması, güvenliğine yönelik bazı kaygıları da gündeme getirdi.
 
Açıklamasında bu konuya da yer veren Beyaz Saray Sözcüsü Carney, Suriye'ye uluslararası hukuk uyarınca diplomatları koruma yükümlülüğünün bulunduğu uyarısında bulunarak, Viyana Konvansiyonu gereğince Suriye hükümetinden, diplomatik personeli ve yerleri koruma yükümlülüğüne uymasını beklediklerini belirtti.
 
Carney, diplomatların engelle ve yıldırmayla karşılaşmaksızın görevlerini yapabilmeleri gerektiğini kaydetti.
 
Dışişleri Sözcüsü Toner da Suriye hükümetinin Ford'un dönüşüyle ilgili olarak bilgilendirildiğini ve ABD'nin, uluslararası diplomatik yükümlülükler doğrultusunda Ford'un güvenliğinin Suriyeli yetkililerce garanti edilmesini beklediğini söyledi.
 
Washington yönetimi, Ford'un şahsına yönelik tehditleri gerekçe göstererek 6 hafta önce Şam Büyükelçisini geri çekmişti. Ford'un geçen ayın sonlarında Suriye'ye geri dönmesi planlanıyordu, ancak yönetim, bu ülkedeki yabancı diplomatik misyonlara saldırılar da dahil olmak üzere yaşanan istikrarsız ortam yüzünden Ford'un dönüşünü ertelemişti.