Aziz Yıldırım, A Milli Takım'ın Azerbaycan yenilgisini nasıl değerlendirdi?

"Alex'i kayınpederi çağırıyor, ülkesine dönecek" iddiasına ne yanıt verdi?

"Beşiktaş çağ atladı" yorumları sonrası siyah beyazlı kulübe nasıl bir göndermede bulundu?

Guti ve Quaresma transferlerini kıskanıyor mu?

Türk Futbolu'nun geleceği için çözüm önerisi ne?

İşte İsmail Küçükkaya'nın yazısı:

Aziz Yıldırım'ın milli maç analizi
Fenerbahçe'nin, 'alkışı hak eden Batman seferi'nden sonra Başkan Aziz Yıldırım ve yönetim kurulu üyeleriyle yaptığımız futbol sohbetlerinin perde arkası bilgilerini aktaralım.

Gündemde öncelikle 'milli takım' vardı. Almanya'dan sonra Azerbaycan maçında alınan mağlubiyet bir numaralı konuydu.

Batman'a giderken Aziz Yıldırım'a 'Almanya maçında neden böyle oldu?' diye sormuştum. Dönüş yolunda Azerbaycan maçının sonucu da pilotlardan alınınca Başkan'la bir kez daha konuştuk. Bakın, Başkan Yıldırım 'milli iflas' konusunda neler söyledi:

'Çok normal. Futbol bu, yeneriz de yeniliriz de. Biz kendimizi dev aynasında görüyoruz. Günlük bakıyoruz ve büyük fotoğrafı fark edemiyoruz. Hiddink doğru söylemiş, dünya birincisi miyiz. Eldeki malzeme bu. Futbolcular işte bunlar.'

70 MİLYONDAN BİR MESUT ÇIKMIYOR
Sonra gerçekten can alıcı bir soru, daha doğrusu karşılaştırma:
'Herkes düşünsün, Almanya'daki 3.5 milyon Türk arasından nasıl oluyor da Mesut Özil çıkıyor, Real Madrid'e transfer oluyor, milli maçlarda o performansı sergiliyor da 70 milyonluk Türkiye'den bir Mesut çıkmıyor?'

Soruyu soran, yanıtı da verdi. Söz yine Yıldırım'da:
'Bizim çocuklar yetenekli. İddia ediyorum, 18 yaşına kadar dünyanın en kabiliyetli futbolcuları bizimkiler. Sonra iflas. Çünkü teknik-taktik-eğitim başlıyor. Bizde bunlar yok.'

Konuşan Türkiye'nin en büyük takımlarından Fenerbahçe'nin Başkanı. Peki kendi suçu, sorumluluğu yok mu?

Yıldırım, özeleştiri yapıyor, 'evet' diyor, 'Takım veya kişi ayrımı yapmıyorum. Bizde de aynı durum var. Altyapı yok. Altyapıdan kim çıkmış. Hangi hoca kendini altyapıya adamış?'

Serpil Hamdi Tüzün diyorum. 'Yok canım, bir tek o. O da çok eskide kaldı' yanıtını veriyor.

Başkan'a yerden göğe kadar hak veriyorum. Milli takıma bakıyoruz, yaş ortalaması 30. Almanya'nın 23.

Bir başka açıdan teşhisi de Nihat Özdemir'den aldım. O da diyor ki; 'Bence sorun milli takıma alınan futbolcuların kendi kulüplerinde yedek oynamaları ya da formsuzlukları. Bizde Semih, Bayern'de Hamit, Stoke City'de Tuncay.' Listeyi uzatabiliriz. Özer, Hakan Balta...

'ALEX HABERLERİ YALAN'
Gelelim Fenerbahçe'ye...
Batman'da futbolun çok ötesinde anlamlı bir açılım yaptılar. Memleket meselesi, alkışı hak ettiler.

Başkan ve yönetim, basındaki Fener haberlerinden fena rahatsızlar. Yıldırım, 'Hepsi yalan' diyor. Örnekler veriyor. 'Yapmayın Başkan diyorum, bu kadar da olmaz ki, biraz toleranslı olmalısınız.' Gülüyor, 'Yoo, çoğu masa başında yazılıyor' diye tepkisini sürdürüyor. Sonra tek tek gazeteleri açıp haberler hakkında düşüncelerini söylüyor. 'Kayınpederi çağırdı, Alex dönecek' haberini gösterip, 'Mesela bu, olabilir mi, adam 3.5 milyon euro kazanıyor, kayınpeder çağırınca gider mi?' diyor.

Otobüsten iniyoruz, Şekip Mosturoğlu ile konuşuyoruz. Cep telefonuna gelen mesajı gösteriyor. FB iletişim merkezi günlük basın analizi yapıyormuş. 'Bakalım' dedim, tek tek haberlerin üzerinden gittik. 12 Ekim'deki bilanço şu: FB hakkında 7 olumlu, 5 olumsuz büyük haber. Yorum sizlerin.

BEŞİKTAŞ'A GÖNDERME
Milli maç dışında Fenerlilerin aklı fikri Galatasaray maçında. Saracoğlu'ndaki derbi için şimdiden motivasyon başlamış. Bir kere daha anlıyorum ki Fenerli için Cim Bom maçları her şeyin üzerinde. Esprileri geçiyorum, durduk yerde savaş çıkarmayalım.

Ama Beşiktaş'a yapılan göndermeyi unutmayalım.
Yemekteyiz. Başkan bana 'Görmedik sanma, Yıldırım Başkan'la yan yana fotoğraflarınızı. Formalar, şapkalar... Beşiktaş çağ atlamış, öyle mi? Göreceğiz Beşiktaş çağını' diyor. Sonra kahkahalar...

Ben de 'Orası Avrupa arenası' diyorum. 'Allah aşkınıza Guti'yi Quaresma'yı kıskanmıyor musunuz' ses yok...

Bir de kılçık atıyorum ortaya. Nihat Özdemir'e 'Başkanım Galatasaray'ın stadyumu nasıl?' Cevap kısa ve net: 'Şahane, gerçekten şahane'. İşte budur.

ÇÖZÜM YABANCIDA
Başkan Aziz Yıldırım çok keyifliydi. Batman dönüşü yol boyunca espriler yaptı, hepimize takıldı. İstanbul'a indik, havada bırakmayalım diye sordum, 'Futbolumuzun geleceği için çözüm ne Başkanım?'

Teşhisi yerinde, reçetesi ise biraz acı:
'Yıllardır yabancı oyuncuyu işaret ediyorum. Ben topçuyu vatandaşım yapabiliyorsam bırak yapayım, oynatalım. Pazar genişlesin, bizimkiler de görsünler, görgüleri artsın.'

İşte böyle. Aziz Başkan'dan spor kamuoyuna yeni tartışma konuları...

Son bir not: Türk burjuvazisinin sembol ailesinden Ali Koç'un Fenerbahçe yönetiminde olmasını sarı lacivertli camia kadar, kendisi ve Türkiye için de bir kazanç olarak görüyorum. Ali Koç, büyük bir tevazu içinde Batman'da gençlerle hatıra fotoğrafı çektirirken, onların sorunlarını dinler, imza dağıtırken aslında Türkiye'nin değişik renklerini ve derinliğini de görme imkanı buluyor. İleride Ali Koç bu birikimlerinin etkilerini görecek ve gösterecektir.