Efeler Belediyesi, Girne Bulvarı üzerine (Huzurevi karşısı) gıda ürünleri satan ve adını Efe Bakkal koyduğu bir satış yeri açtı.

Ama görenler bu işe akıl, sır erdiremedi.

BİR: Gelinen noktada günümüz belediyeciği sadece alt yapı hizmetleri yapan kurumlar değildir.

Onun da ötesinde bu kurumlar kentlerini kalkındırmak dolayısıyla insanların gelir düzeylerini yükseltmek için hem ülkeye hem dünyaya uyumlu hale getirmede lokomotiflik yapmaktır.

Bu amaca yönelik tarihi dokuyu canlandırmak, bölgede yetişen ürünleri ve onlardan çeşitlendirilen lezzetleri pazarlamak, marka ürünler çıkmasına öncülük etmektir.

Aksi halde yapılan oy toplamak için göz boyamaktan öteye gitmez ki, günümüzde belediyecilik adına yapılan maalesef budur.  

İKİ: Bu gerçeğin altını çizdikten sonra Efe Bakkal konusuna gelirsek yarıçapı üç yüz metre alan içinde beş adet zincir market şubesi var.

Bir mağaza kadar olmasa da yine de iyi işleyen bakkallar da ona hakeza…

Efe Bakkal bu beş mağaza ve bakkallar arasında nasıl ayakta kalacak?

“Efe Bakkal kar amacı gütmeyen bir sosyal projenin parçasıdır zaman içinde diğer mahallelerde benzerleri açılmaya devam edecektir.

Amaç kooperatiflere bağlı işletmelerde olduğu gibi insanlara ucuz ve kaliteli ürün seçeneği sunmaktır”, denebilir.

Ancak bu tezi Efe Bakkal’da satılan ürünlerin fiyat etiketi geçersiz hale getiriyor.

Siz bu mağazalarda kooperatiflere bağlı işletmelerde olduğu gibi kalite kadar halkın alım gücünü de hesaba katacaksınız ki, insanlar alışverişte Efe Bakkal’ı tercih etsinler.

Aksi takdirde sizin Efe Bakkalda sattığınız ürünlerin fiyatı piyasanın üzerinde ise bu eylem amacı dışına, yani sosyal projenin bir paçası olmaktan çıkar.

Resmen kar amaçlı, piyasayla rekabete dayalı bakkallığa soyunmak olur.

İşletme ve ürün fiyatları konusunda kadınların ne düşündükleri oldukça aydınlatıcıdır.

Çünkü kadınlar ailede evin ihtiyaçlarını birinci derecede temin görevini üzerine aldıkları için aynı zamanda iyi bir piyasa uzmanı sayılırlar.

O nedenle kadınların bir mağaza, bir alış veriş merkezi ya da alış verişle ilgili bir yer hakkındaki görüşleri kamuoyunun oluşması kadar o yerlerin geleceği için de oldukça önemli ipuçları barındırır.

Kadınların ortak görüşü Efe Bakkalda satılan gıda ürünleri ile marketlerde satılanlar arasında göze görünür, dişe dokunur bir farkın yokluğu hatta çoğu ürünlerin market ve bakkallarda daha ucuz olduğu yöndedir..

Kadınlarda oluşan bu düşünce Efe Bakkal uygulamasının yoksul halka ucuz ve kaliteli ürün hizmeti vermek şeklinde tanımlanabilecek sosyal projenin bir parçası olduğu savını geçersiz kılıyor.

ÜÇ: İster bir projenin ister başka bir düşüncenin parçası olsun bir alış veriş yerinin merkezi bir yerde olması en az ürün kalitesi ve ürün fiyatı kadar önemlidir.

İnsanlar yapacağı alış verişe karar vermeden önce yol masrafını da işin içine katarak Efe Bakkal’dan alışverişin kendine sağlayacağı parasal avantajın hesabını yapar.

Aksi takdirde velev ki ihtiyacı olan ürün daha ucuz olsun insanlar birkaç vasıta değiştirerek Efe Bakkala gitmeye üşenir, pahalı da olsa en yakınındaki bir mağaza ya da bakkaldan ihtiyacını alır, geçer.

Efe Bakkal bu anlamda halkın rahatça ulaşımına uygun bir yerde değil.

Bulunduğu yer yakın semtindekiler dışında özel aracı olmayanların kolayca ulaşabilme imkânından uzak.

Ayrıca yer olarak bir hayli sapa, güzergâhı Mimar Sinan Mahallesi, üniversite olan bir tek toplu taşıma aracı (15 numara)çalışıyor.

DÖRT: Yeri hakkındaki bu olumsuzluklar karşısında Efe Bakkal yoksa bir nostaljiyi yaşatmak için mi açıldı, sorusu akla gelmiyor, değil.

Her ne kadar zincir mağazalar karşısında sayılarının azalmasıyla zor günlerden geçse de bakkallık geleneği her mahallede yaşıyor.

O nedenle Efe Bakkalın Girne Bulvarı üzerine, beş zincir market şubesinin bulunduğu bir yere açılma amacı bir hatırayı yaşatma da olamaz.

Velhasıl bu işin bir mantığı yok.

Efe Bakkalın yeri ve amacı hakkındaki bu gizem karşısında kala kala geriye Aydın’da yaşanmış bir olay kalıyor.

Hasanefendi Mahallesi Batı Gazi Bulvarı üzerinde, bulunan, eski Konaklı Dershanesine sapılan sokağın köşesinde bir zamanlar bir alışveriş mağazası vardı.

Onun giriş kapısı ile çıkış kapısı arasında da mülkiyeti başkasına ait küçük bir dükkân bulunuyordu.

Bu taşınmazı kiralayan bir vatandaş burayı bakkal dükkânı yapmakla herkesi hayretler içinde bırakmıştı.

Dükkânı kiraya vermeye aracı olan dostum emlakçıya “buraya bakkal dükkânı açmak hangi akla hizmettir” diyerek şaşkınlığımı ifade etmem üzerine dostum ironi yaparak “biz o mağazayı bu şekilde batırmayı düşünüyoruz” demişti.

Tabi üç ay sonra kapısına kilit vurmuştu ve emlakçı dostum tekrar camına kiralık tabelası asmıştı.

Bilmem meseleyi anlatabildim mi?