Yargıtay Ceza Genel Kurulu, taş atan kalabalığa tam otomatik silahla ateş açarak bir kişinin ölümüne neden olan uzman çavuşa ceza verilemeyeceğine karar verdi. İçtihat niteliğinde olan kararda, “Mazur görülebilecek bir korku ve telaşla sınır aşıldı” dendi

YargItay Ceza Genel Kurulu"nun tartışma yaratacak kararına konu olay 2005 yılında Siirt"te yaşandı. İki jandarma eri ve G.Y. isimli uzman çavuşu taşıyan Jandarma Özel Harekat Tabur Komutanlığı"na ait bir cip, DEHAP"lıların Öcalan"la görüştürülmemesini protesto eden grupla polis arasındaki çatışmanın ortasında kaldı. Kalabalık, G.Y"nin kullandığı cipi taşlamaya başladı. Atılan taşların isabet ettiği iki er hafif biçimde yaralandı. Bunun üzerine G.Y, MP 5 otomatik silahıyla cipin yan camından bir sefer tetiğe dokunarak 7 kurşun sıktı. Bu ateş sonucu, Abdullah Aydan yaşamını yitirdi.

Eminağaoğlu ceza istedi

G.Y hakkında açılan davada Siirt Ağır Ceza Mahkemesi, beraat kararı verdi. Kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay"a geldi. Aynı zamanda YARSAV (Yargıçlar ve Savcılar Birliği) Başkanı da olan Yargıtay Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, hazırladığı tebliğnamede , beraat kararının bozularak G.Y."nin cezalandırılmasını istedi. Ölen Aydan"ın taş atan kalabalığın arasında olmadığı, yol kenarında durduğuna dikkat çeken Eminağaoğlu, Aydan"ın durduğu yerdeki bir arabanın üzerindeki 3 adet kurşun deliğinin yerinin G.Y"nin ayaklara ya da havaya doğru değil, öldürücü biçimde ateş ettiğini kanıtladığını belirtti. Eminağaoğlu, sanığın, önce silahını insanlara zarar vermeyecek biçimde kullanmayı denemesi, işe yaramazsa hayati olmayan bölgelere ateş etmesi gerekirken böyle davranmadığını belirterek G.Y"nin “taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçundan cezalandırılması gerektiğini savundu. Ancak Yargıtay 1. Ceza Dairesi tebliğnamedeki görüşlerin aksine beraat kararını onadı. Bunun üzerine Eminağaoğlu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı adına karara itiraz ederek konuyu nihai karar mercii olan Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na taşıdı. İtiraz dilekçesinde G.Y"nin ateş etmeden önce silahı seri atış konumundan çıkartmadığını ve tek seferde 7 atış yaptığını belirtti.

Kararda Siirt vurgusu

Genel Kurul ise bu itirazı reddederek , dairenin kararını onadı. Kararda, kalabalığın “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Burası Kürdistan Türkiye değil” sloganları attığı, askeri araca ciddi biçimde zarar verdiği, araçtaki iki askerin yaralandığı belirtilerek, bu eyleme karşılık G.Y"nin savunma hakkı doğduğu belirtildi. G.Y"nin otomatik silahla kalabalığın üzerine ateş ederek yaptığı savunmanın, saldırı ile orantılı olmadığı belirtilen kararda şöyle denildi: “Bu durumda ancak mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan dolayı sınırın aşılması cezasızlık nedeni olabilir. Olayın yaşandığı Siirt ili, uzun yıllardır terör olaylarının yaşandığı Güneydoğu"dadır. Ölüme yönelik sözlerle de desteklenen fiili saldırının ağırlığı, uyarılara karşı artarak devam etmesi ile bölgenin özellikleri bütün olarak göz önüne alındığında, yasal savunmada sınırın mazur görülebilecek bir korku ve telaşla aşıldığının kabulü gereklidir.” Savcılık, mahkeme, Yargıtay Başsavcılığı ve 1. Ceza Dairesi"nin öldürülen Aydan"ın kalabalığın içinde olmadığını belirtmelerine rağmen Ceza Genel Kurulu kararında Aydan"ın kalabalığın içinde olduğunun belirtilmesi ise dikkat çekti.