CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında, muhalefeti değil iktidarı hedeflediklerini söyledi. Kılıçdaroğlu ayrıca Başbakan"ın konuşmasında kullandığı dilin Cumhurbaşkanı Gül'ü bile rahatsız ettiğini savundu. İşte Kılıçdaroğlu"nun açıklamaları:

Yolun sonunda iktidar var. Bize ana muhalefet gömleği dar geliyor. O iktidar bize halkın geleceğe güvenle bakmasının temel direği olacak. O yüzden herkese önemli görevler düşüyor.

O ÜSLUP BAŞBAKAN"A YAKIŞIYOR


Başbakan medyadaki adıyla bir balkon konuşması yaptı. Güzel şeylerden söz ederken yine tehditlerden vazgeçmedi. Kışkırtıcılar, kendini bilmezler, basiretsizler, kirli oyunlar tezgahlayanlar dedi. Bu üslubu Başbakan ne derse desin biz kullanmayacağız


O üslup Başbakan"ın şahsiyetine yakışıyor. Onunla özdeşleşmiş durumda. Kullandığı dil artık Sayın Gül"ü bile rahatsız eder duruma gelmiştir. Bu dili öfke ile kullanmak halka en büyük saygısızlıktır

Saygının Recep Bey"in defterinde olduğunu da sanmıyorum. Biz hiçbir vatandaşımızı ötekileştirmeden, onların desteğini alacağız.




YÖK"Ü KALDIRACAĞIZ

Önce YÖK"ü kaldıracağız. Sayın Başbakan YÖK"ü kaldırmaktan söz ediyordu. Şimdi hiç söz ediyor mu? Onun amacı özerk olmayan, bana itaat eden bir üniversiteyi nasıl yaratırımdı. Onu da yarattı. Bununla da gurur duyabilir. Üniversiteler sessiz.


2009"da 207 bin öğrenci yurtlara yerleşmek için başvuruyor. 98 bin öğrenci yerleşiyor. Bu rakamlar Kredi Yurtlar Kurumu"nun resmi internet sitesinde var. 2010"da 256 bin öğrenci başvuruyor, 69 bin öğrenci yerleştiriliyor. Bir anne-baba sevinir, çocuğum üniversite kazandı diye.


BAŞBAKAN"IN DİYARBAKIR MİTİNGİNDE VERDİĞİ SÖZ


4 Eylül 2010. Başbakan Diyarbakır"da… Başbakan dedi ki: Şu eski Diyarbakır cezaevinde büyük işkenceler oldu. Ben o hapishaneyi yıkacağım. Size daha güzel bir hapishane yapacağım.


Sorum şu: Dünyanın hangi demokrasisinde bir Başbakan gelir. ""Eskisini yıkıp size daha modern bir hapishane yapacağım. Ve o izleri sileceğim"" der.


Diyelim ki ben CHP lideri olarak Diyarbakır"a gitseydim ve aynı sözü söyleseydim ne olurdu? Yer yerinden oynardı. ""CHP"ye bak. Bula bula bir hapishane diyor"" derlerdi ve dediklerinde de haklı olurdu. Ben bu sözleri vicdanı olan her vatandaşımın vicdanına havale ediyorum

BAŞBAKAN"IN EYLEMLERİ VE SÖYLEMLERİ AYRI

Tarih tarih sayın Başbakan'ın verdiği sözleri aktaracağım

Başbakan 4 Eylül"de diyor ki: Yeni bir anayasa mı istiyorsunuz. Hemen yaparız. Referandumdan 12 gün sonra ise diyor ki Başbakan: Yeni bir anayasa konusunda 12 eylül akşamı itibariyle startı verdik. Herkes çalışmasını yapsın.

Burhan Kuzu"ya referandum akşamı verdiği sözlerin arkasında durmuş. Ve 21 gün sonra Sofya"ya giderken diyor ki Başbakan: Kimse bize 2011 içinde anayasa için komisyon kuralım teklifiyle gelmesin Gündemimizde yok.

Bu Başbakan ülkeyi yönetiyor. Niye kaçıyorsun gel oturup tartışalım.

Avrupa'da CHP'yi statükocu olarak tanıtıyorlar. Bize diyorlarki AKP bişey yapmak istiyor CHP engelliyor. hayır biz çağdaşlıktan, demokrasi sürecinden yanayız. Medya üzerindeki baskıları rapor haline getirdik, bunları AB yetkililerine anlatacağız. Başbakan AB bizi oyalıyor diyor hayır sen AB'yi oyalıyorsun sayın Başbakan sen!

Başbakan her inanç grubunun kendi mahkemesini istiyıor. Sayın Başbakan Osmanlı neden dağıldı? Beyefendi kalkmış çağdaş hukuk düzenin tam tersi ortaçağ hukuk düzenini getiriyor. Bu anlayış Cumhuriyete, çağdaşlığa ihanet anlayışıdır.


Sayın Başbakan ekonominin iyi gittiğini söylüyor. Borsaya bakarsan herşey güllük gülistanlık! Yasalar neden çıkar Orata vadeli mali plan yasaya göre Haziran'da çıkmalıydı şimdi tarih ne 5 Ekim. Hangi ekonomiden bahsediyorsun?. Sayın Başbakan'a bir soruyu sormak isterim bir kamyon şoförünü durdurup sorsun. Senin deponda sadece benzin mi var yoksa yağ damı yakıyorsun? Plansız programsız ekonomide enflasyon yeniden tırmanışa geçti.

Orhan Pamuk'u herkes tanır. Der ki 'bir kitap yazdım hayatım değişti'. Şimdi bir istihbaratçı bir kitap yazdı. Kitabında diyorki 'Binlerce telefon yasadışı dinleniyor'. Hanefi Avcı bir kitap yazdı bütün hayatı değişti. Hanefi Avcı'nın tutuklanması demokrasinin hangi nokyaya geldiğinin göstergesidir.