Başbakan Erdoğan, hem Kırgızistan yolunda hem de Kırgızistan"da aralarında yazarımız Hasan Karakaya"nın da bulunduğu gazetecilere Türkiye ve dünyadaki gelişmelere ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Kırgızistan"a giderken uçakta, aralarında yazarımız Hasan Karakaya"nın da bulunduğu gazetecilerin sorularını cevapladı. Gündeme yönelik önemli açıklamalarda bulunan Başbakan Erdoğan; başkanlık sistemi, Mısır"daki son durum ve yargı reformu konusunda çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Yargı reformunun yeni Anayasa ile mümkün olacağını ifade eden Başbakan Erdoğan, başkanlık sistemini Özal ve Demirel"in de konuştuğunu ancak onların üzerine bu kadar gitmediğini belirtti.

“Başkanlık sistemi tartışılmalı” diyen Erdoğan, başkanlık tartışmaları konusunda medyadan destek görmek istediğini de açıkça söyledi. İşte Başbakan Erdoğan"ın sorulara verdiği cevaplar:

BAŞKANLIK SİSTEMİ PARLAMENTOYU DIŞLAMIYOR

- Başkanlık sistemini sizin açınızdan cazip kılan nedir?

- Ben, başkanlık sistemini parlamentoyu dışlayan bir sistem olarak görmüyorum. Orada farklı düşünüyorum. Başkanın her dediği olacak diye bir şey yok. Aksine orada ikili bir parlamento var. Hem Temsilciler Meclisi, hem Senato"dan geçecek. Mesela başkan harcamaları senatodan geçiriyor. Bizde bütçe Meclis"ten geçerken izin alıyoruz, sonra bir daha parlamentoya uğramıyoruz. Başkanlık sistemi çok başlılığı ortadan kaldırıyor. Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor. Memur atamaları da aynı. Bir milli eğitim il müdürü on iki defa gidip geliyor. Erzurum il eğitim müdürü hapse girdi, kefaletle çıktı, idare mahkemesi kararıyla göreve döndü. Üniversite oyunları için Erzurum"a gittim. İsimsiz bir mektup geldi. Yanıma valiyi alıp ismi geçen okula gittim. Okulun durumu çok kötüydü. Valiye sordum "malum zat geri döndü her yere ulaşamıyoruz" dedi. Ben de kendisine "By-pass edeceksin, özel ekip kurup her yere ulaşacaksın" talimatını verdim. Bizim derdimiz on beş tatilde veya yılsonunda gerekli bakım ve onarımları yapıp okulları pırıl pırıl öğrencilere sunmak. Yoksa aldığın parayı repoya yatıracak değilsin.

- Ödeneğini repoya yatıran mı var?

- Zaman zaman yakaladığımız paralar var. Repo dediğim biliyorsunuz, faiz. Oligarşik bürokrasi elindeki parayla bir yerleri ezmek, ulufe dağıtmak istiyor, ama kendi parasıyla değil tabii.

- Bakanlık sistemiyle ilgili zamanlama?

- Başkanlık sistemine hemen geçeceğiz yeni anayasaya koyacağız diye kimseye vaadimiz yok.

- Özbudun taslağında zaten başkanlık sistemi yok. Partinizin de bu taslağa sadık kalacağı açıklandı?

- O taslak nihai değil, üzerinde çalışıyoruz Ben bu anayasayı anlamıyorum. Halkın diliyle yazılmış bir anayasa olmalı.

- Bu tartışmaları yaparken toplum psikolojisini ne kadar dikkate alıyorsunuz; siz başkanlık sistemi tartışılsın dedikçe yüzde 42"nin endişeleri de artıyor...

- Toplumsal psikolojiyi çok düşündüm. Bu tartışmaların toplumsal psikolojiye daha iyi geleceğini düşünüyorum. En ileri demokrasi deyince halkımız nereye bakıyor; ABD ve İngiltere"ye. ABD hangi sistemle yönetiliyor; Başkanlık sistemi ile. Halkım bunu düşünsün ve Türkiye neden onlar gibi başkanlık sistemine geçmesin?

- Kafanızdaki model Amerikan sistemi mi?

- Fransa"da da var. Rusya"da da var. Mevcut durumda bizde de yarı başkanlık sistemi var. Güçlü cumhurbaşkanlığı var. Sayın Sezer döneminde farklı. Sayın Gül ile çok farklı çalıştık. Tek adam, tek adam, tek adam diyorlar. Tüzüğümüze yazdık. Milletvekilliğini üç dönemle sınırladık.

ÖZAL VE DEMİREL DE KONUŞTU AMA...

- Ama bu başkan seçilmeye engel değil.

- O farklı bir durum. İki partili sistem deniliyor. Amerika"da kaç parti var? İki. Halk elemine ediyor. Güçlü muhalefet, güçlü iktidar istiyor. Mesela Obama kazandı. İlk seçimde Temsilciler Meclisi"ndeki hakimiyetini kaybetti. Ben medyadan açıkça daha destek beklerdim. Neden bunlardan korkuyor, çekiniyoruz. Özal konuştu, Demirel konuştu bu kadar üzerine gitmediler.

- Çünkü yapılabilirlik meselesi var.!

- (Gülüyor)

“ORTADOĞU"YU TRİBÜNDEN

İZLEYECEK BİR ÜLKE DEĞİLİZ”

- Mısır"da ordu halkı evlere dönmeye davet etti. Çatışmalar çıktı. Değerlendirmeniz nedir?

- Halkın iradesine karşı çıkmak ırmağı tersine çevirmek gibi bir şey. O ırmak neyi gerektiriyorsa er veya geç olacak. Ok yaydan çıkmaya görsün. Mısır"ın içişlerine karışmak gibi bir niyetimiz yok. Ancak Ortadoğu"da on yıllardır bir sıkıntı çekiliyor. Bunun acısını bölge halkları çekiyor. Bizler Ortadoğu"yu tribünden izleyecek bir ülke değiliz. Gittiğimizde bize soruluyor.

“OK YAYDAN ÇIKTI”

- Ok yaydan çıktı mı diyorsunuz?

- Ok yaydan çıktı gözüküyor.

- Çevreye yayılır mı?

- El Cezire"nin yayımladığı Filistin belgelerini nereye koyacaksın? Mısır"daki belgeler de öyle. Bu halklar, bırakın bu belgeleri görmeyi bizzat yaşıyor. Şarmelşeyh"de dört başbakanın konuşmacı olarak katıldığı 2500 kişilik bir toplantıda bir bayan kalktı, sorusundan gazeteci olduğunu anladık ve bana sordu; "Sizin ülkenizde seçimler kaç haftada yapılıyor?" diye. Sorunun cevabını tabii ki biliyordu. Ben kendisine, "24 saatte kesin sonuçları alırız ama aynı gece 10-11 gibi durumu anlarız" cevabını verdim. Bayan gazeteci dedi ki bizde de bir ayı aşıyor. Mısır başbakanı Ahmet Nazif"de ses yok.

“ADAM OLAN GARDINI ALIR”

- Bu gelişmeler Büyük Ortadoğu Projesi"nin tepeden aşağıya değil aşağıdan yukarıya gerçekleşmesi diyebilir miyiz?

- BOP, Türkiye"deki kadar hiçbir yerde yanlış anlaşılmadı. Kılıçdaroğlu bana, “Obama"nın eş başkanı” diyor. Ama projede ilk aşamada üç ülke, Türkiye, İtalya ve Yemen eş başkandı. Ama proje doğmadan öldü. Bize düşen bu projede kadın hakları ve demokratikleşme idi. Proje ilerleseydi, kazanımlar sağlasaydık fena mı olurdu? Cumhuriyet tarihinde hep suçu Batı"ya attılar. Siyonistler şöyle yaptı, böyle yaptı. Sen ne yaptın? Gardını alsana. Sen adam değil misin? Senin gardın düşmüş. O geldi vurdu, bu geldi vurdu.

- Türkiye AB"den vaz mı geçiyor?

- Biz son sekiz yılda kendi duruşumuzu aldık. Herkes o duruşa göre tavır alsın dedik. AB"ye karşı son günlerdeki çıkışımız da öyle. Biz bu projeden vazgeçmiş değiliz. AB"ye bizi almayacaklarsa bunu AB açıklasın.

- Borçlu hikayesindeki gibi, onlar mı düşünsün?

- Evet biraz da onlar düşünsün...

“YARGI REFORMU YENİ ANAYASAYLA”

- Yargı reformuna CHP"nin tepkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Yargı reformu aslında yeni anayasayla olacak. Bu yasa oksijen çadırında bekleyen dosyaları, zaman aşımına uğrayan 20 bin dosyayı kurtaracak. İstinaf mahkemeleri kurulsun deniyor. Kurulsa ancak aşağıdan yukarıya gelişi durduracak. 1 milyon 800 bin bekleyen dosyayı eritemez. Yargıtay açıklama yapmış. Teklif bizden geldi diye karşı çıkıyorlar. Ama ilginçtir, bina yapmak istiyorlar, idari mahkemeye takılmışlar. Anayasa Mahkemesi"nin binası var aynı parselde. Mahkeme, Yargıtay"a izin vermiyor bina için. Birisi birisine kafayı taktığı zaman hukuk falan hep hikaye...

yeniakit