DP lideri Soylu'dan sürpriz çıkış. Başbakan, "Türkiye milleti" dediği zaman ortaya koyulan tepkileri hatırlatan Soylu, Org. Başbuğ'a bir soru sordu, basının iki yüzlülüğüne isyan etti:

DP lideri Süleyman Soylu, TGRT"de yayınlanan, Nuri Elibol ve Murat Odabaşı"nın hazırlayıp sunduğu, Ankara"nın Gündemi Programı"nda, Demokrat Parti"deki kongre süreci ve son siyasi gelişmelere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

“PES ETMEDİM, SİYASETİN VE DP"NİN EN ÖNEMLİ AKTÖRLERİNDEN BİRİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİM.”

Daha önce verdiği söz doğrultusunda, seçim sonucunda 5.4"ün üstünde oy oranına ulaşamadığı için Genel Başkanlık görevinden ayrılacağını açıklayan Soylu, kararının nedenlerini şu sözlerle açıkladı: “Seçim sürecinde çok iyi bir kampanya yaptık. Bütün teşkilatlarımız olağanüstü bir çalışma ortaya koydu. Parasız pulsuz, kaynaksız. Bazen çok güvendiğimiz insanların, başka siyasi partilerle birlikte olduğunu görerek, içimizi kanatarak çalıştık. Ben, 5.4 dediğim gün, benim partimin oy oranı 1.2 idi. 2800 yerden ancak 1200 yerde belediye başkanlığı seçimine girebildik. Arkadaşlarım çalışabildiği kadar çalıştılar ve bizim partiyi nerede aldığımız belli. Siyasette meselelerin üzerine kapaklanmak yok. Bugünkü seçimde aldığımız oy nedir 3.8, beni bugün teşkilatlarımın ve GİK üyelerinin önemli bir bölümü istiyor. Beni dışarıda bizim partili olmayan insanlarda siz doğru şeyler söylüyorsunuz, siz Türk siyasetine yeni bir soluk getirdiğiniz diyor.

“KÖŞELİ BİR ADAMIM”

Ben köşeli bir adamım, Türk siyaseti doğruları insanlar ölünce mi söyleyecek. Fukara insana sahip çıkabilmek, insanların daha zenginleşmesini sağlayabilmek Türkiye"nin rekabet gücünü artırabilmesini sağlayabilmek ve bu ülkede her şeyin şeffaf bir şekilde yaşayabilmesini sağlayabilmek için insanlar öldükten sonra bu gerçekleri öteki dünyada mı anlatacak?
Seçim sonucunda alınan oy oranı başarısızlık mı? Hayır başarıdır. Bir milyon beş yüz bin oyun her zerresinde alın teri vardır.

Pes etmedim, siyasetin ve DP"nin en önemli aktörlerinden biri olmaya devam edeceğim.

Liderlerin kendilerini korumaya yönelik bir siyaset mekanizması oluşturmalarına karşı olduğunu vurgulayan Süleyman Soylu, Genel Başkanlık görevini bırakma kararına rağmen, DP"nin iktidara taşınması için parti içinde mücadeleye devam edeceğini kaydetti.

Parti Genel Başkanlığını bırakmaması için yoğun taleplerle karşı karşıya kaldığını belirten Soylu, DP"nin önündeki süreci tüketmemek için görevi bırakma kararı aldığını bildirdi.

“KONGREDE TEŞKİLATLAR, GEREĞİNİ YERİNE GETİRİR”

Millete ve parti tabanına sonuna kadar inandığını belirten Soylu, Olağanüstü Kongrede teşkilatların DP için en hayırlı olan kararı alacağından şüphe duymadığını da kaydetti.

Kongre sürecine müdahaleyi doğru bulmadığını bildiren DP lideri, “Bırakalım, sağdan, soldan bir takım yönlendirmelerden ziyade, parti bir halk partisi, millet partisi olsun ve kendi göbeğini kendisi kessin. Benim istediğim budur. İnanın bu Türkiye"yi iktidara çıkacaktır. Ben bunu görüyorum” dedi.

SOYLU, ADAY OLMAMA KONUSUNDA GERİ ADIM ATMIYOR

Genel Başkanlık görevine geldikten sonra, yetkilerinin yüzde seksenini tabana devrederek, Türkiye"nin en demokratik tüzüğünü oluşturduklarını kaydeden Soylu, buna rağmen 16 Mayıs kongresinde aday olmayacağı kararını bir kez daha dile getirdi.

“ÇİLLER, ADAY OLMAZ”

DP lideri eski Başbakan Tansu Çiller"in aday olacağına ilişkin iddiaları ise şu sözlerle yalanladı: “Sayın Çiller, karırımdan sonra beni aradı görüştük. “Kararında ısrarlı mısın?” diye sordu, “ Evet ısrarlıyım” dedim. “Sebepleri nelerdir?” dedi. Bir takım içsel ve dışsal sebepler var ve anlattım. Tabii kendi içimizde yaşadığımız ve burada söylemediğim işler de var yani beni üzen, sıkıntıya sokan ve arkadaşlarıma ve teşkilata karşı beni mahcup eden işler var. Bunların sorumluluğunu kendi üzerime aldım. Hale müşavere ve istişarelerimiz devam ediyor. Ben Sayın Çiller"in bu kongrede veya bundan sonraki kongrelerde bu siyaset ortamı içerisine çok yakın olduğunu zannetmiyorum.”

Hüsamettin Cindoruk"un da Genel Başkanlığa aday olacağına ilişkin haberleri de değerlendiren Süleyman Soylu, “ Sayın Cindoruk"un, yeni oluşum çabaları içinde olduğunu duydum. Kendisinin şahsıyla ilgili bir tepkim yok ancak siyaset görüşümüz bambaşka. Herkes gelsin aday olsun, kimse çekinmesin, bu taban ne yapacağını çok iyi biliyor” sözleri ile görüşlerini dile getirdi.

“ERGENEKON"A TARAFIM”

“Ergenekon da taraf mısınız?” sorusuna da cevap veren Süleyman Soylu, “Tarafım, neyin tarafındayım, sonuna kadar demokrasinin tarafındayım, hukukun üstünlüğünün tarafındayım Bunları biz mi uyduruyoruz. Sarıkız operasyonu, ayışığı operasyonu bu darbeleri biz mi uyduruyoruz” diye konuştu.

Türkan Saylan"ın evinin aranması konusunda kafasının karıştığını da saklamayan Soylu, “Acaba konu sulandırılıyor mu diye endişe taşıyorum” dedi.

“ERGENEKONLA İLGİLİ KORKUM YOK.”

Soylu, Ergenekon"u yerleşik Ankara iktidarının tasfiyesi olarak nitelendirirken, şunları söyledi: Benim kafamda Ergenekon ile ilgili korkum yok. Ergenekon aslında Türkiye"nin çağdaşlaşma operasyonunun kendisidir. Bu süreçte sakat gördüğüm tek taraf, hükümetin bu sürece müdahil olmasıdır. Bana göre bu süreçten istifade etmeye çalışıyor. Bu da anamuhalefet partisi ve diğerlerinin bu süreci siyasallaştırmasına sebep oluyor.

Bu son işler Türkiye"nin son 70-80 yıllık en önemli mücadelesidir. Burada dikkat edilmesi gereken suç tespit edilene kadar herkesin masum olduğu kademesine uyulmalı, antidemokratik yöntemlerle Türkiye"de demokrasiyi, hükümeti bir takım kurumları alaşağı etmeye çalışanlara da haddi sonuna kadar bildirilmeli, cesur olunmalı.

Burada kimse cumhuriyetin tarafı değildir, burada kimse değerler çatışmasının tarafı değildir. Bunu sanki bir laiklik, cumhuriyet, bir Atatürkçülük meselesi haline getirmek doğru değildir.”

SOYLU"DAN, GENELKURMAY BAŞKANI BAŞBUĞ"A ELEŞTİRİ

Demokrasilerde, herkesin pozisyonunu koruması gerektiğini hatırlatan DP lideri, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ"un Harp Akademilerinde yaptığı açıklamalara ise şu sözlerle tepki gösterdi:

“Herkes pozisyonunu korusun, olmaz böyle bir şey bu demokrasiye uymuyor. O zaman Harp Akademilerinden Genelkurmay Başkanımız, siyasetin çerçevesini çizdiği için eleştirdiğim konuşmasını yapar. Bana ne gerek var o zaman. İktidar partilerine ne gerek var. Madem laiklikle alakalı çizgiyi sen çizeceksin, ondan sonra döneceksin demokrasi ile ilgili çizgiyi sen çizeceksin. Bu ülkenin Başbakanı, “Türkiye milleti” diyecek neredeyse arkasından hançerleyeceksiniz, ondan sonra döneceksiniz siz Türkiye halkı diyeceksiniz, size ses çıkmayacak, herkese köşelerinde sizi övecek. Böyle iki yüzlü demokrasi olmaz.

Genelkurmay Başkanı"nın yaptığı açıklama. Harp akademilerinde bu dersi verebilirsiniz, kendi öngörülerinizi ortaya koyabilirsiniz, doğru bir şeydir ama Türk siyasetine çerçeve çizme adına ortaya konulan görüşlerin hiçbirisine katılmıyorum. Kim katılıyorsa, mübarek olsun.”


Haber 7