Türkçe dersi etkinlikleri çerçevesinde öğrenciler tarafından yazılan kompozisyonlarda, son günlerde görsel ve yazılı basının manşetlere taşıdığı ve büyük ölçüde duyarsızlıkla beslenip kötü örnek teşkil eden kadına şiddet konulu haberler ve bu haberlerin özellikle çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz etkilere dikkat çekildi. Bu çalışma sonucunda ortaya çıkan ortak kanı şuydu: “Duyarsızlık denen karanlığı, hepsi birer çiçek olan kadınlarımızın haklarını, düşüncelerimize ışık yaparak, bu şiddete artık “yeter!” diyoruz.

Başak Koleji 6. sınıf öğrencilerinin yazdığı komposizyon şu şekilde;

KADIN VE ŞİDDET
Ülkemizde her yıl kadına şiddetle ilgili haberlerin oranları artıyor. Kadına uygulanan şiddetin en büyük nedenlerinden bir alkol olarak gösteriliyor. Bilinçsiz bir şekilde tüketilen alkolün şişeden çıktıktan sonra şiddete dönüşmesi kaçınılmaz oluyor. Asıl üzücü olan ise şiddet gören kadınların % 85’inin üniversite mezunu olmasıdır.
İnsanca düşünüldüğünde kadın döven ve kadına her türlü şiddeti uygulayan birinin acizliğini ortaya koyduğunu söyleyebiliriz. Bazen kadının kendisinden fazla maaş alması bile kıskanç ve kabuğu içinde hapsolan bir insanı şiddete yöneltebiliyor. Ayrıca şiddete maruz kalan bu kadınlar devletten yardım talep etmelerine rağmen ölümlerin önüne geçilemiyor. Bunların yanında ülkemizin özellikle doğusunda töre baskısı altında ezilen kadınların hala başlık parası karşılığında evlenmeye zorlanıyor. Kadına yönelik şiddetin önüne geçebilmek için sivil toplum kuruluşları bu konuyla ilgili ciddi çalışmalar yapıyor.
Netice itibariyle bizim bu şiddetin önüne geçebilmemiz için eğitim denen silahımızı kullanmamız gerekir. Buradaki eğitimden kastımızın insan düşüncelerinin eğitimidir. Bu eğitimin yanında özellikle ev kadınlarına yönelik mesleki kurslar açarak ve bu konuda şiddetin önünde durmaya çalışan bütün kurumlarla işbirliği yaparak kadına şiddete en yüksek ses tonuyla “dur” diyebiliriz

dsc_6654_resize.jpg