İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı avukat Mehmet Durakoğlu, İstanbul Barosuna "Başörtülüler giremez" yazılı afiş asılmasıyla ilgili açıklama yaptı.
 
Bugünkü İstanbul Barosu yönetiminin türban takan insanları hiçbir biçimde kategorize etmediğini belirterek, "Bizim türbana ilişkin bakış açımızı belirleyen tek unsur, cübbeyle türbanın bir arada olmayacağıdır" dedi.
 
Durakoğlu, haberlere konu olan yazının Staj Eğitim Merkezindeki dersliklerin kapısına asıldığını doğrulayarak, şunları kaydetti:
 
"Biz burada bir anlamda avukatlık eğitimi veriyoruz. Kanun eğitimi veriyoruz bir anlamda. Bizim temel yaklaşımımız şudur; cübbenin üzerinde herhangi bir biçimde simge olabilecek, buna şapka da dâhildir bakın, herhangi bir şekilde kişinin konumunu ifade edebilecek, tarafsız bir yargı ortamı içerisinde onun hangi taraftan olduğunu, bir sosyal taraf olur, bir siyasal taraf başka şeyler olur, taraf olabilecek herhangi bir şey bulunmaması gerektiğini anlattığımız bir eğitim veriyoruz."
 
Bu nedenle de bütün stajyerlerden belli şeyler istediklerini kaydeden Durakoğlu, "Biz mesela erkek stajyerlere ruhsatını verirken onların kravatsız olanlarını da almıyoruz. Onlara kravat da mutlaka taktırmak gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle de bunu bir düzenleme şeklinde ortaya koymaya çalışıyoruz. Staj eğitiminde de anlatıyoruz. Diyoruz ki avukatlık mesleğinde mesleğin etik ve estetik değerlerine uymak gerekiyor" diye konuştu.
 
Durakoğlu, avukatlık mesleğinin belli kuralları olduğunu kaydederek, avukatların bu meslek kurallarına aykırı davrandığı zaman disiplin kuruluna giderek ceza aldığını hatırlattı.
 
"Kararlılık içerisindeyiz, bunu sürdüreceğiz"
 
Bu meslek kurallarından bir tanesinin de kılık-kıyafet olduğunu dile getiren Durakoğlu, şöyle konuştu:
"Biz türbanlı hukuk fakültesi mezunlarının staja kabul edilip edilmemesi konusunu tartışmıyoruz. Böyle bir konu yok. Türbanlı avukat buraya geliyor, biz kendisini staja kabul ediyoruz. Burada bir sorun yok. Sorun, bunların anlattığımız bir staj eğitiminin olduğu noktada fiilen dersin yapılması sırasında başında türban olup olmaması. Bir avukat yarın nasıl duruşmaya girerken türbanını çıkarmak zorunda kalacaksa, bu işi öğrettiğimiz yer olan staj eğitim merkezinde de bunun olmasını istemiyoruz.
 
Biz türbanlı avukatın, adliyede işlem yapmasına, kaleme girip işlem yapmasına karışmıyoruz. Ona her türlü baro hizmetini adliyede veriyoruz. Biz sadece cübbeyle türbanı, cübbeyle şapkayı, cübbeyle bir parti rozetini karıştırmamaya özen gösteriyoruz. Yaklaşımımız bu. Bunları öğrettiğimiz yerde de türban takılmasını istemiyoruz. Toplantı değil o, o bir ders. Böyle olduğu için de kararlılık içerisindeyiz, bunu sürdüreceğiz."
 
Durakoğlu, bu durumun genel olarak türbana bakış açısının burada somutlanmış biçimi olmadığını vurgulayarak, "Bu çok özel bir bakış açısının somutlanmış biçimi. Bugünkü İstanbul Barosu yönetimi, türban takan insanları hiçbir biçimde kategorize etmiyor. Onları belli görüşlerin mensupları gibi görmüyor. İnsanların dini inançları nedeniyle giyimlerine, kuşamlarına karışılmayacağını düşünüyoruz. Bunlar bizim işimiz değil ama staj eğitiminin bizim açımızdan özel bir konum olduğunu, avukata nasıl avukatlık yapacağını öğretilen yer olması bakımından, bunun bir özel konumu olduğunu düşünüyoruz" dedi.
 
"Bizim türbana ilişkin bakış açımızı belirleyen tek unsur, cübbeyle türbanın bir arada olmayacağıdır" diyen Durakoğlu, cübbesiz bir avukatın türban takıp takmamasıyla meşgul olmadıklarını dile getirdi.
 
Durakoğlu, staj eğitiminin de cübbesiz yapıldığını ama staj eğitiminin avukatlığın nasıl yapılacağını anlattıkları yer olduğu için bu noktada olduklarını kaydederek, "Ben hiçbir zaman başörtülü bir avukatın üzerindeki başörtüsüyle meşgul değilim. Sadece bir şey var bu cübbeyle birleşmemeli. Cübbeyle bir simge birleşmemeli. Bırakın türbanı, saçınız açık olsun ama saçınıza taktığınız tokanızda CHP amblemi olsun. O da olmaz" diye konuştu.
 
Mehmet Durakoğlu, yapılan uygulama kapsamında başörtülü öğrencilerin Staj Eğitim Merkezinde başörtüleriyle derse alınmadığını da sözlerine ekledi.
 
Bu arada, İstanbul Barosu Staj Eğitim Merkezinde dersliklerin kapılarında söz konusu yazının asılı olduğu görüldü.
 
Yücel Sayman: "Demokrasiyle bağdaşmayan bir tutum"
 
İstanbul Barosu eski Başkanı Yücel Sayman, baronun staj eğitim merkezindeki dersliklerin kapısına "Başörtülüler giremez" yazılı afiş asılmasıyla ilgili olarak, "Benim kabul edebileceğim bir anlayış değil. Bu özgürlükler ve demokrasiyle bağdaşmayan bir anlayış" dedi. 
 
Sayman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 6 yıl baro başkanlığı yaptığını, o dönemde Türkiye'de başörtüsü tartışmalarının en üst seviyede olduğunu dile getirerek, kendilerinin de başörtülü avukatların durumunu uzun süre tartıştıklarını kaydetti.
 
O zamanlar türbana karşı çıkılırken bunun laiklik ilkesiyle bağdaşmayacağı tezinin öne sürüldüğünü anlatan Sayman, bu konuda Danıştay ve Anayasa Mahkemesinin kararı bulunduğunu hatırlattı. Yücel Sayman, laikliğin devlet yapısıyla ilgili kavramlar olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Türban meselesinde önemli olan din ve vicdan özgürlüğünü kullanan avukat, bir başka özgürlüğü tehdit altına altına alıyor mu, almıyor mu? Bizim değerlendirmemiz, yargılama faaliyetine katılımı dışında kadın avukatın başörtüsü takması, staja katılması, eğitimlere katılması, mahkeme binalarına, baro odalarına, barolara girmesi veya çeşitli toplantılara katılmasında bir engel olmadığı şeklindedir. Bizim uygulamamız da o şekildeydi. Bir tek yargılama faaliyetine türbanla katılması din ve hak arama özgürlüğü ile çelişir mi düşüncesindeydik, çünkü yargı örgütlenmesi ve işleyişi açısından bu tür ayrımcılık yapılamayacağı için hak arama özgürlüğüne karşı tehdit olarak algılanabilirdi. Sonuçta başörtüsünün başka bir özgürlüğü tehdit etmediği anlaşıldı. Ancak Türkiye'de yargının örgütlenmesi ve işleyişi ve dayattığı kurallar bakımından avukatların duruşma salonlarına başörtülü girmesini hak arama özgürlüğü ile çelişir görmüştük. Yani başörtülü olarak sadece yargılama faaliyetlerinin yapıldığı duruşma salonlarına girilmezdi." 
 
Duruşma salonlarına başörtüsüyle giren olduğu zaman mahkemenin bu durumu İstanbul Barosuna bildirdiğini belirten Yücel Sayman, kendilerinin de kurallara aykırı hareket edildiği için o kişiye mektupla uyarıda bulunduğunu, ancak disiplin cezası vermediklerini söyledi.
 
Sayman, "İstanbul Barosunun Staj Eğitim Merkezindeki dersliklerin kapısına 'Başörtülüler giremez' yazısı asılması benim kabul edebileceğim bir anlayış değil. Bu özgürlükler ve demokrasiyle bağdaşmayan bir anlayış. Ancak demek ki baro avukatlarının büyük çoğunluğu destekliyor ki bu karar çıkmış" şeklinde konuştu.