Bakan Fatma Şahin, Turgut Özal Üniversitesi Münazara ve Diplomasi Kulübü'nün düzenlediği “Kadına Şiddet” konulu konferansın ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bakan Şahin, “SGK Narlıdere Dinlenme ve Bakımevi'nde kötü muamele iddiası”yla ilgili soru üzerine, 15 gün önce İzmir Narlıdere'de olduğunu ve bu kurumu ziyaret ettiğini söyledi.

Buranın “en iyi” dedikleri kurumlardan biri olduğunu belirten Şahin, şöyle devam etti:

“Bugünkü haber üzerine hemen Genel Müdürü ve Denetim Hizmetleri Başkanlığımızı aradım. Kurumsal olarak gidip gördüğünüz zaman şu an Türkiye'deki en iyi kurumlardan bir tanesi. Çok iyi hizmet veriliyor. Orada mesela gösterilen bir fotoğraf var, elleri bağlı. O hanımın ailesi de aramış, 'Kesinlikle biz şikayet edeceğiz' demişler. Dolayısıyla burada ellerinin bağlı olmasının nedeni, onun rızasıyla altı değiştirilirken yapılan bir çalışma olarak bize söyleniyor. Biz şimdi hemen birinin bireysel hatasından kaynaklanan bir şey de varsa hemen soruşturmayı açıyoruz. Kadınla da konuşacağız. Ailesiyle de konuşacağız. Kim orada ne tür bir hata yaptıysa şeffaf bir şekilde denetleyeceğiz ve sizlerle de paylaşacağız.”

‘SİVİL ŞEHİT’ KAVRAMINA YENİDEN AÇIKLIK GETİRDİ
Şahin, “Şehitlik yasasıyla ilgili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin tepkisi olmuştu. Kendisiyle bir görüşmeniz oldu mu?” sorusu üzerine, o konuda bir kavram kargaşası yaşandığını ifade etti.

Kendilerinin şehitlikle ilgili bir tanım yapmadıklarını dile getiren Şahin, şunları kaydetti:

“Kanunumuzun içeriğine baktığınız zaman biz 70'e yakın mevzuattan ve 5 temel yasanın uygulamasından kaynaklı birçok sorunu çözecek 20 maddelik temel bir yasa hazırladık. Yasayı hazırlarken 4 ay Genelkurmay Başkanlığı, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, ilgili bütün herkesle çalıştık. Bunun sonunda özellikle şehit yakınları ve gazilerimizin mağdur ailelerinin talepleri üzerine biz bu yasal altyapıyı oluşturduk. Bir kere anlaşılması gereken şudur ki şehitlik ve şehadet ulvi bir değerdir. Bu işin tanımlaması bizim haddimiz de hakkımız da değildir. Zaten kanuna baktığınız zaman biz şehitlikle ilgili bir tanım yapmıyoruz. Geriye kalanın, mağdurun, ailenin yanında olmak, çocuğunun yanında olmak, kardeşinin, annesinin, babasının yanında olmak ve onun yaşamını kolaylaştırmak adına bir çalışma yapıyoruz. Bizim burada yaptığımız şey budur.

Asla Sayın Bahçeli'nin söylediği şekilde şehitlik tanımı üzerine, şehadet üzerine yeni bir tanımlama yapmıyoruz. Bu zaten bir fani olarak, birey olarak benim görevim de değil. Böyle bir şeye de ihtiyaç hissetmiyoruz. Zaten şehitliğin ve şehadetin ne olduğu İslam dininde bellidir. Onun üzerine bize söz düşmez. Biz geriye kalanların hakkını hukukunu koruyacak bir düzenleme yapıyoruz. Bu ikisi birbirinden ayrılırsa bütün sorunlar çözülecek.”

Bakan Şahin, Devlet Bahçeli ile de görüşerek bunları kendisine anlattığını bildirdi.