Doğa ve tarih zenginlikleriyle dolu Türkiye'nin en önemli sulak alanlarından Bafa Gölü'nün yüzeyinin geçen hafta yeşil bir renk aldığı görülmüş ve kıyı kesimlerinin peltemsi yeşil bir görünüm alması sonucunda bir koku başlamıştı. Bafa Gölü'nde yeşil kirliliği tespit eden Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) yetkilileri de durum tespiti yaparak, ilgili kurumları uyarmıştı.
Kirliliğin ciddi boyutlara ulaşmasının ardından EKODOSD konunun uzmanı bilim insanları ile ortak çalışma başlatarak gölde araştırmalar yaptı. Ardından Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fakültesi Hidrobiyoloji Bilim Dalı Doktorantları Bafa Gölü'nde üç gün süren limnolojik araştırmalarda bulunarak tür tayini ve molekül analizleri yapılması için gölün farklı bölgelerinden su örnekleri aldı. EKODOSD bilim danışmanı ve Süleyman Demirel Üniversitesi(SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fakültesinden Yrd.Doç.Dr. Erol Kesici ve Ege
Üniversitesi Fen Fakültesi Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Atakan Sukatar, Bafa Gölü'nde alglerin ani çoğalması sonucu gölün yeşil renge bürünmesine mavi yeşil alglerden(siyanobakteri) Nodulariasp.'nın sebep olduğunu belirtti. Yapılan açıklamada, Nodulariasp.'nın aşırı çoğalmasının göldeki biyolojik kirliliğin göstergesi olduğu, siyanobakteri türlerinin ani çoğalması sonucu bu tür suların canlılar için ciddi sorun oluşturabileceği kaydedilerek, Ege Üniversitesi Hidrobiyoloji ABD araştırmacıları
tarafından göldeki çalışmaların sürdürüleceği vurgulandı.
Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, biyolojik kirliliğin arttığı göllerde yapılan iyileştirmenin iki kat daha zorlaştığının görüldüğünü söyledi.
Göldeki biyolojik kirliliği tetikleyen menderesten gelen kimyasalların engellenmesi gerektiğini anlatan Sürücü, şöyle konuştu: "Göl kıyısında meydana gelen balçıklar kurudukça özellikle Kapıkırı, Gölyaka köyü ve Çayır bölgesinde koku oluşturmaya başladığı vatandaşların şikayetlerinden görülmektedir. Bafa Gölü'nün 6 km. doğusunda bir tepede bulunan Şenköy, göle uzak olmasına rağmen batı rüzgarlarıyla kokunun köylerine kadar geldiği vatandaşlar tarafından söylenmektedir. Gölde balık avı yapamayan
balıkçılardan başka, en çok mağdur durumda olanlar turizm işletmeleridir. Kokudan bütün turlarını iptal etmek zorunda kaldıklarından sezonun çok kötü gideceğinden endişeliler. Kıyısında yaşayanlar, çocukluk yıllarında pırıl pırıl sularında yüzdükleri, balıkçıların suyundan çay yapıp içtikleri Bafa Gölü'nün özlemini çekiyor. Benzersiz doğası, binlerce yıllık uygarlıkların izleri, biyolojik zenginlikleriyle eşsiz bir coğrafyada bulunan Bafa Gölü, akılcı ve bilimsel yöntemlerle bir an önce çözüm
beklemektedir."