PKK tarafından kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan ve yaptığı açıklamalarla siyasi gündemin merkezine oturan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ’ün dün gerçekleşmesi beklenen “Ankara randevusu” Genel Merkez’de krize neden oldu.

12.00’DE GELMEDİ

Genel Merkez’de saat 12.00’de gerçekleşmesi beklenen randevu dün gerçekleşmedi. Tunceli’den Hacı Bektaş-ı Veli şenlikleri için Nevşehir’e geçen Aygün, gününü burada geçirdi. Aygün’e, burada katıldığı bir televizyon kanalında genel merkezdeki 12.00 randevusu soruldu. Aygün, randevuyu onaylayarak, “Muhtemelen gecikeceğim. Başka bir saatte görüşme gerçekleşecek” dedi. Ancak Aygün, Nevşehir programını gün boyu kesmedi.

11.30’da Genel Merkez’e gelen Kılıçdaroğlu, 15.00’te İstanbul’daki iftar programı için Genel Merkez’den ayrıldı.

İKİNCİ ADAMLAR SIKINTILI

Alınan bilgiye göre, Kılıçdaroğlu Genel Merkez’den ayrılmadan önce Aygün ile telefonla görüştü. Aygün, geç saatlerde Ankara’da olabileceğini ifade etti ve Kılıçdaroğlu ile bayram sonrası görüşme için randevulaştı.

Aygün, Kılıçdaroğlu’nun “medyaya fazla konuşma” sözlerine rağmen Genel Merkez’de sıkıntı oluşturan açıklamalarına devam etti. Aygün, dün Habertürk televizyonunda, Kılıçdaroğlu’nun bir gazeteye (Hürriyet) yaptığı “Arkasındayım” sözlerini, “CHP’nin nasıl bir yolda yürüyeceğine, ulusalcı kafatasçı kişilerle onların yapacağı eleştirilerle bir yol yürümeyeceği görülmüş oldu” şeklinde değerlendirmesi Genel Merkez’de tepki çekti. Kamuoyuna açık demeç vermeyen “ikinci adamlar” konumundaki genel başkan yardımcıları, sıkıntılarını açıkça dile getirmeye başladı. Genel başkan yardımcıları, sürece Kılıçdaroğlu’nun “el koyması” gerektiğini söyledi.

Baykal cephesi hareketli

Genel Merkez’de Aygün krizi yaşanırken, eski Genel Başkan Deniz Baykal cephesinde ise hareketlilik yaşanıyor. Baykal, eski ve yeni milletvekilleri ile görüşmeler gerçekleştiriyor. Yerel seçimler sonrası beklenen “parti yönetimi” tartışmasının Aygün krizi ile birlikte öne çekildiğine dikkat çekiliyor.

Ulusalcı milletvekilleri, Aygün’ün açıklamaları ve tutumunun parti tüzüğüne aykırı olduğunu savunurken, “Aygün ile ilgili istifa yada ihraç seçeneklerinin devreye sokulması gerektiği” görüşü dile getiriliyor.

CHP’deki ulusalcı kanat, Kılıçdaroğlu’nun Aygün’e “tam destek” açıklamalarının devam edip etmemesine göre tavır belirleyecek. Baykal’ın, süreçle ilgili “Anadolu insanındaki ‘CHP’nin etnik kimlik siyaseti yaptığı’imajını ortadan kaldırmak için yıllarca mücadele ettik. CHP’ye yönelik tepkiler ve partinin bu şekilde tartışılması üzücü. CHP için mücadeleye devam edeceğiz” şeklinde sözleri dün basında yer almıştı.
BUGÜN GAZETESİ