Ege’de arıcılık bilincinin gelişmesi ile modern arıcılıkta ilerlemeklerin kaydedildiğini belirten Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Ziraat Fakültesi Zootekni Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Karacaoğlu, üreticilerin arı kolonileri takipleri sonucu oğul arı kaçışların da yaşanmadığını söyledi. Arı denildiğin de ilk akla gelen bal olduğunu belirten Karacaoğlu, oysa son yıllarda arı sütü, polen ve propolis başta olmak üzere yeni arı ürünleri de dikkat çekmeye başladığını belirtti.

Ege Bölgesi’nin arıcılık faaliyetlerinin yapılmasında iklim şartları açısından elverişli olduğunu ifade eden Karacaoğlu, “Arıcılık denildiğinde ilk akla gelen ürün baldır. Ancak son yıllarda arı sütü, polen ve propolis başta olmak üzere öteki arı ürünleri ile yapılan bilimsel çalışmaların da katkılarıyla dikkatler bu ürünlere de yönelmiştir. Ege ve Akdeniz Bölgeleri başta olmak üzere ekolojisi ve koloni varlığı arı ürünleri üretimine son derece uygundur. Ülkemizde bal üretimi dışında polen, arı sütü propolis gibi diğer arı ürünlerinin üretimi maalesef az. Ana arı ve paket arı yetiştiren, bal, arı sütü, polen, arı zehri, propolis, bal mumu gibi değerli ürünlerin üretimi yapılırken diğer yandan arıcılık, bitkilerin tozlaşmasında bölgeye katkı sağlamaktadır” dedi.

Karacaoğlu, meslek edindirme programları çerçevesin de Halk Eğitim Merkezleri’nde uzman ekiplerce köylerde düzenlenen ‘Arıcılık Eğitim Kursları’ ile bölgede arıcılık yapan üreticilerin de bilinçlendiğini sözlerine ekledi.