Aydınpost canlı yayın konuğu olan Aydın Çevre Kültür Platformu (AYÇEP) 2. Başkanı Dr. Metin Aydın, Aydınlıları Uyardı!

AYDIN'DA HASTALIK VE ÖLÜM ARTIŞLARI DEVAM EDİYOR

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından yayınlanan ölüm istatistikleri üzerine hazırladığı raporunda Aydınlıları uyaran Dr. Metin Aydın, canlı yayın konuğu olduğu Aydınpost'ta şu açıklamalarda bulundu. ''Aydın nüfus büyüklüğüne göre Türkiye'nin 20'ci il'i.Fakat Aydın il'i gelişmişlik ve yaşam indeksi,sağlık sonuçları,ülke bütçesinden aldığı pay,halkın mutluluk düzeyi,sosyal hayattan memnuniyet,kamusal sağlık hizmetlerinden memnuniyet,eğitim gibi pek çok veri bakımından Türkiye ortalamasından kötü pozisyonda,ilk 20 il'in çok uzağındadır. Oysaki sağlık,alt yapı,çevre kirliliği,işsizlik gibi konularda ise en kötü ilk 20 il arasında yer almaktadır. TÜİK verilerine bakıldığında,2010 yılında ikamet eden nüfusa göre Türkiye'de yaşayan 251,Aydın'da 210 kişiden biri ölmüştür.Aydın'da 2010 yılında meydana gelen ölümler Türkiye ortalamasından %16 daha fazladır.Türkiye ve Aydın'da ölümlere en fazla sebep olan ilk dört hastalık sıklık sırasına göre Dolaşım sistemi,Kanserler,Solunum sistemi, Endokrin ve Beslenme bozukluğu hastalıklarıdır. 2010 yılında Aydın'da meydana gelen ölümlerin %41'i Dolaşım sistemi,%21'i kanser,%8,9'u Solunum sistemi,%6'ı Endokrin ve Beslenme bozukluğu hastalıklarına bağlı meydana gelmiştir. Türkiye ortalamasına göre 2010 yılında Aydın'da Dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı ölümler % 19,kanserlere bağlı ölümler % 15,Solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümler %21,Endokrin ve Beslenme bozukluğu hastalıklarına ölümler %13 daha fazla meydana gelmiştir. TÜİK verilerine bakıldığında 2015 yılında ikamet eden nüfusa göre Türkiye'de yaşayan 201 ,Aydın'da 144 kişiden biri ölmüştür.Aydın'da 2015 yılında meydana gelen ölümler Türkiye ortalamasından %28 daha fazla olmuştur. 2015 yılında Aydın'da meydana gelen ölümlerin %46'sı Dolaşım sistemi,%19'u kanser,%11'i Solunum sistemi,%3,6'ı Endokrin ve Beslenme bozukluğu hastalıklarına bağlı meydana gelmiştir. Türkiye ortalamasına göre 2015 yılında Aydın'da Dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı ölümler %37,kansere bağlı ölümler %23,Solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümler %30 daha fazla,Endokrin ve Beslenme bozukluklarına bağlı hastalık ölümleri %0,4 daha az meydana gelmiştir. Ikamet eden nüfusa göre 2010-2015 dönemi TÜİK verilerine baktığımızda toplam ölümler Türkiye'de %20 Aydın'da %32,Dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı ölümler Türkiye'de %21 Aydın'da %39,kansere bağlı ölümler Türkiye'de %15 Aydın'da %23, Solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümler Türkiye'de %40 Aydın'da %46 artmıştır. Bu dönemde Endokrin ve Beslenme bozukluğu hastalıklarına bağlı ölümler Türkiye'de %2,8 Aydın'da %18 azalmıştır. 2010 ve 2015 yıllları ile 2010-2015 dönemi dolaşım-kanser-solunum sistemi hastalıklarına bağlı ölümler,toplam ölüm oranları ve bunların dönemsel artış oranları Aydın'da Türkiye ortalamasından daha fazla olmuştur. 2010 yılında tüm Aydın'da yaşayan 210,2015 yılında 144 kişiden biri ölmüştür. 2010 yılında Aydın'daki ölümlere sıklık sırasına göre ilçeler düzeyinde baktığımızda; Yenipazar(96),Koçarlı(107),Bozdoğan(113),Kuyucak(115),Karpuzlu(117),Çine(124), Sultanhisar(132),Köşk(135),Germencik(136),Karacasu(140),İncirliova(143),Nazilli(147),Buharkent(165),Söke(167),Kuşadası(224),Didim(228) yaşayan kişiden biri ölmüştür. 2015 yılında Aydın'daki ölümlere sıklık sırasına göre ilçeler düzeyinde baktığımızda; Yenipazar(89),Koçarlı(89),Karpuzlu(89),Kuyucak(91),Bozdoğan(98),Çine(106), Karacasu(108),Sultanhisar(114),Gemencik(114),Köşk(130),Buharkent(133),Nazilli(143),İncirliova(146),Söke(146),Efeler(175),Kuşadası(185),Didim(192) yaşayan kişiden biri ölmüştür. Sonuçlara baktığımızda 2015 yılında Aydın'ın tüm ilçelerinde meydana gelen ölüm sayı ve oranları 2010 yılına göre belirgin şekilde artmıştır. Aydın'da meydana gelen ölümler en fazla Menderes nehrine en yakın yerleşim yerlerinde,Menderes su taşkınlarının ilk meydana geldiği ve taşkınların en fazla süreli kaldığı topraklarda,Jeotermal santrallerin sayısal olarak en çok olduğu ilçelerde olmaktadır. "Doğal Yaşamı Koruma Vakfının" 2013 yılında Menderes nehrinde en fazla organik su kirliliği saptadığı Yenipazar,Kuyucak,Bozdoğan,Çine ilçeleri Aydın'da nüfusa göre en fazla ölümlerin ve ölüm artışlarının olduğu ilçelerdir. Aydın'da nüfusa göre en az ölümleri Menderes nehrine en uzak ve jeotermal santrallerin olmadığı ilçelerde görmekteyiz. Çevresel faktörler Dünya Sağlık Örgütü'ne bildirilen tüm hastalıkların %80'den ve dünyadaki tüm ölümlerin %25'den sorumludur.Yaşanılan ülkenin ve bölgenin sağlık alt yapısı ve imkanları,kişilerin sağlık hizmetlerine ulaşımı ve kullanımı,yoksulluk durumu, cinsiyet-ırk-dil-din farkı,kır-kent farkı kişilerin ölüm ve hastalıklarında etkili faktörlerdir. Menderes şu anda Ergene ve Gediz'den sonra Türkiye'nin en kirli üçüncü nehridir. Menderes'i sanayi-jeotermal-belediye-evsel atıklar,aşırı gübre ve ilaçlama,Beşparmak dağlarındaki maden ocakları en fazla kirletmektedir. 2014 yılında Aydın Türkiye'de hava kirliliğinin en fazla olduğu 8'ci il'dir. Aydın hava kirliliği içinde en fazla Kükürt dioksit ve PM10 maddeleri yer almaktadır. Türkiye'de yaz dönemi Kükürt dioksit ortalamasının en fazla olduğu ikinci il Aydın'dır.2015 yılında Aydın PM10 yıllık ortalama miktarının en fazla olduğu 24'cü il'dir.Aydın'da hava kirliliğinin en önemli sebebi ise jeotermal santrallerin salgıladığı buharlardır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre Aydın jeotermal atıkların en fazla toprak kirliliği yaptığı üç il'den biri.Sanayi-evsel-maden-hayvancılık atıkları,aşırı gübre ve tarım ilacı kullanımı diğer toprak kirlilik sebepleridir. Aydın il'nin sağlık alt yapısı yeterli,sürekli ve donanımlı sağlık hizmeti vermek ve almak için yeterli değildir.Tüm bu nedenlerle Aydın yıllık bebek ve anne ölüm hızı sonuçları bakımından Türkiye'de en iyi 20 il arasında değildir. Aydın ilinin sağlık alt yapısı ve hizmetleri,çevre kirliliği yaratan unsurları ortada iken Aydın'da Türkiye ortalamasından daha fazla ölümlerin ve hastalıkların olması şaşırtıcı değildir.Şaşırtıcı olan bu verilere rağmen yerel ve genel ülke yöneticilerinin bu sonuçları görmezden gelen tavırları,halkın tüm olup biteni suskunlukla kabul edip ölüm ve kanser sırasının kendisine gelmesini beklemesidir'' dedi.

İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN