1934 yılından 2007 yılına kadar ‘Hamam suları kanunu’ ile idare edilen jeotermal enerjinin bugün ülke menfaatine kullanılır duruma gelmesi üzerine yapılan çıkışların hükumeti ve Aydın’ın incir ve zeytinini yıpratmak adına yapılmasına üzülüyorum” diyen Milletvekili Mehmet Erdem, “Buharkent’te 40 yıldır jeotermal var. Aynı bölgede 40 yıldır incir üretimi de var. 40 yıldır bu çevreciler neredeydi?” diye konuştu. 

Jeotermalin gerek ülke gerekse aydın için Allah vergisi önemli bir zenginlik olduğunu ve yıllardır kullanılamamasından dert yanıldığını kaydeden AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, çevrecilerin jeotermale dayanarak yaptıkları açıklamaları sert bir dille eleştirerek “Siyasette rol kapmak ya da hükumeti yıpratmak için incir üzerinden siyaset yaparsanız incire ihanet edersiniz. Varsa sıkıntı hep birlikte tartışalım telafi etmeye çalışalım. Ancak jeotermal enerjiyi siyasete kurban etmeyelim, inciri zeytini de kurban etmeyelim. Dernek kuruyorsunuz. Bakıyorum derneğin kurucusu falan partinin meclis üyesi. Bu da önemli değil ama çevrecilik faaliyeti yürütürken dernek faaliyeti yürütürken siyaset damarın ağır basmayacak” dedi.

“Halkı yanıltarak elinize ne geçiyor, Aydın incirine ihanet ediyorsunuz”

Jeotermal enerjiye dayandırılarak yapılan açıklamaların doğruları yansıtmadığı gibi Aydın incirine ihanet niteliğinde olduğunu ifade eden Milletvekili Mehmet Erdem, “İlgili derneğin sayın başkanı açıklama yapıyor. ‘Jeotermal nedeniyle Romanya’ya gönderilen incirler geri gönderildi’ diye. Arıyorum Borsa Başkanına nedir durum diye soruyorum. Gönderilen incir organik diye gönderilmiş. Ancak organik şartları yerine getirilmediği için incir geri gönderilmiş. Bu açıklama Aydın incirine yapılabilecek en büyük kötülüktür. Kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz” diyerek çevrecilerin açıklamasına tepki gösterdi.

“Mübarek çevreciler 40 yıldır neredeydiniz?”

Jeotermalin bir dünya gerçeği olduğunu faydalanılması gerektiğini ifade eden Erdem, “Jeotermal dünya gerçeği bizden 30-40 yıl önce kullanılmış. AK Parti iktidar oluncaya kadar bu kullanılmamış. 1934 yılında ‘hamam suları’ kanunu çıkarılmış. 2007’ye kadar kimsenin aklına gelmemiş. Dünyadaki uygulamaları bakılıp yeni bir kanun yapmışız. Sıkıntı varsa; Çevre, Tarım Bakanlığı ve ilgili kurum ve kuruluşların yanı sıra Büyükşehir Belediyesi ile de oturup sıkıntıların çözümü konusunda birlikte hareket edelim. Çevrecilerin hassasiyetine saygı duyuyorum ama çevre üzerinden siyasette rol kapmaya çalışmadan ve Aydın’ın ürünlerine ihanet etmeden bunu yapmaları gerekir. Örneğin Buharkent’te 40 yıldır jeotermal var ve kullanılıyor, 40 yıldır da incir üretimi devam ediyor. Madem bu kadar zararlı mübarek çevreciler 40 yıldır neredeydiniz” diye konuştu.

 

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA