Aydın Valiliği’nin Çiftlik Alanı olarak tanımlanan alanı 1 Mart 2018 tarihinde ihale ile Gürmat Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ne kiralanması ile başlayan süreç son hızla devam ediyor. Söz konusu şirket hiç zaman kaybetmeden ÇED sürecine başladı. Aydın Valiliği de bütün imkânları ile bu projenin yaşama geçmesi için çaba sarf ediyor.

3 Aralık pazartesi günü Kızılcaköy’deki söz konusu santralin yapılacağı alana şirket yetkilileri ve iş makinaları jandarma ekipleri ve araçları ile gelmesiyle gerginlik başladı. Kızılcaköylüler bu alana akın etti. Ve şirket bu alanda faaliyetlerine jandarmanın oluşturduğu güvenlik duvarı arkasında yapmaya çalıştı.

Peki, en çok sorulan soruyu yanıtlayalım önce.

3 Aralık 2018 tarihi itibariyle hukuki durum nedir ve söz konusu şirket bu faaliyetlerde bulunabilir mi?

ÇED Yönetmeliği’nin 6/3.maddesi “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadıkça hiçbir teşvik, onay, izin yapı ve kullanım ruhsatı verilemeyeceği, proje için yatırıma başlanamayacağı ve ihale edilemeyeceği hüküm altına alınmış.

Yani neymiş?

“Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadıkça;

1)Hiçbir teşvik, onay, izin yapı ve kullanım ruhsatı verilemez.

2)Proje için yatırıma başlanamaz.

3)Proje ihalesi yapılamaz.

Şirket, Kızılcaköy’de kurulmak istenen jeotermal elektrik santrali için söz konusu alanda ne yapmaya çalıştı?

Şirket, arazinin etrafını beton direkler dikip, tel örgü ile çevirmeye, arazide zemin düzenlemesi ve kamuya açık yollarda gerekli yasal izinler alınmadan mıcır döküp düzenleme yapmaya çalıştı. Şirketin bu faaliyeti, ÇED Yönetmeliği’nin 6/3.maddesi uyarınca “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadan proje için yatırıma ve hazırlıklara başlanamayacağı hükmüne açıkça aykırıdır.

Kızılcaköy halkı da bu yapılanlar hukuka aykırıdır, bunları yapamazsınız, yaptıramazsınız diyerek isyan ediyor!

Bu koşullarda, yasal düzenlemelere göre Aydın Valiliği’nin görevi nedir?

“Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadan yatırıma başlanan/kurulan faaliyetler, Çevre Kanunu’nun 15. maddesine istinaden ÇED Yönetmeliği 19/a maddesi gereğince derhal durdurulması gerekir. Ayrıca da Çevre Kanunu’nun 20/e maddesi uyarınca idari para cezası uygulanmalıdır.

Aydın Valiliği,  3 Aralık 2018 Pazartesi günü, sözkonusu şirketin “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı alınmadan hazırlık ve alt yapı çalışmalarına izin vermiş ve jandarma ve polis ile bu faaliyetleri korumaya almıştır.

Aydın Valiliği’nin bu eylem ve işlemleri Çevre Kanunu’nun 15. ve ÇED Yönetmeliği’nin 6/3 ve 19/a maddelerine açıkça aykırıdır.

4 Aralık 2018 Salı günü sabahı jandarma Kızılcaköylü kadınlara fiilen müdahale etti ve üç kadın yaralandı. Bu üç kadında ikisi 70 ve 80 yaşlarındaydı.

Bu olay üzerine jandarmanın fiili müdahalesi sonucu şiddete uğrayan 70 yaşındaki Esma Calayır’ın bu görüntüsü ulusal basında yayınlandı ve Kızılcaköy halkının mücadelesinin simgelerinden biri olarak tarihteki yerini aldı.

kizilcakoy-jeotermal-eylem.jpg

Olaylar bununla da bitmedi. 5 Aralık Çarşamba günü sabahı jandarma biber gazıyla Kızılcaköylü kadınlara yanlarındaki küçük çocuklarına aldırmadan müdahale etti. Birçok kişi yaralandı.

5 Aralık Çarşamba günü gerginliğin artması ve halkın Aydın Valisinin gelmesini talep etmesi üzerine, Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat geldi. Bu aşamadan sonra yaşananlar ve diyologlar, 3-4 ve 5 Aralıkta orada yaşanan olaylar kadar ilginçti.

Kızılcaköy halkının jandarmanın biber gazı sıktığı yönündeki şikayeti üzerine, Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat'ın, "Bir şey olmaz. Bir parçacık biber gazından ne olacak?" yanıtını vermesi ulusal basında yer aldı.

Hepsinden de ilginci Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat'ın Kızılcaköylü kadınların jandarmanın tavrından şikayet ederek, şiddet uygulanması ve biber gazı kullanılması talimatını kendisinin verip vermediğini sorması “Farz et ki ben yaptırdım. Özür diliyorum” demesiydi.  Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat bu açıklaması ile hatalarını kabul etmiş oldu.

kizilcakoy-jeotermal-eylem1.jpg

 

Aydın Valiliği tarafından yaşananlarla ilgili yazılı olarak " 5 Aralık'ta ilimiz merkeze bağlı Kızılcaköy Mahallesi hudutları içinde jeotermal elektrik santrali inşa eden özel sektöre ait bir işletmeyle, bahse konu köyde yaşayan vatandaşlarımız arasında süregelen gerilimde tarafların zarar görmeden hukuk çerçevesinde kalmalarını sağlamak için güvenlik güçlerimiz görevlendirilmiştir. Ancak maksadı, bu olayı kendi art niyetleri doğrultusunda kullanmak olan, ilimiz dışından gelen bazı kişi ve çevrelerin gerilimi tırmandırması üzerine, Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat taraflarla görüşmek ve başkaca bir taşkınlığa meydan vermemek için görevlendirilmiştir. Taraflarla 4 saati aşan görüşmeler neticesinde, ilgili işletme yasal izinleri alıncaya kadar faaliyette bulunmama taahhüdünde bulunmuş, bunun üzerine vatandaşlarımız eylemlerini sonlandırmış, güvenlik güçlerimiz de normal görevlerine dönmüşlerdir. Olayın sükunete kavuşması sonrasında samimi sohbet ortamında Kızılcaköylü vatandaşlarımız, ananelerimiz çerçevesinde ikramlarda bulunmuş ve eylem son bulmuştur. Eylem ve ayrıca medyaya yansıyan görüntülerle ilgili soruşturma süreci başlatılmıştır" şeklinde açıklamada bulunuldu.

Aydın Valiliği, olayı kendi art niyetleri doğrultusunda kullanmak olan, il dışından gelen bazı kişi ve çevrelerin gerilimi tırmandırdığını, eylem ve medyaya yansıyan görüntülerle ilgili soruşturma sürecinin başlatıldığını açıklanmıştır.

Aydın Valiliği, hukuk kuralları içerisinde 3,4 ve 5 Aralık günü söz konusu faaliyet alanında suç işlendiğini tespit etmesi durumunda elbette soruşturma yapması son derece doğaldır. Hatta bu Aydın Valiliği’nin görevidir.

Fakat Aydın Valiliği öncelikle,  

1)3 Aralık 2018 Pazartesi günü, Çevre Kanunu’nun 15. ve ÇED Yönetmeliği’nin 6/3 ve 19/a maddelerine açıkça aykırı olarak, söz konuşu şirketin “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” veya “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı olmadan hazırlık ve alt yapı çalışmalarına izin veren kamu görevlileri;

2)3,4 ve 5 Aralık günü Anayasal ve demokratik haklarını kullanan Kızılcaköylü kadınlara ve halka karşı fiili ve biber gazlı müdahale emrini veren kamu görevlileri ile bu kanunsuz emirle müdahaleyi gerçekleştiren kamu görevlileri için soruşturma açmalıdır.

Sonuç olarak, Kızılcaköylü halkın da bu konularda ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduğunu da belirtelim.

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA İNDİR!