Herkesin gündemine düştü seçim tarihi. Kimilerine göre önceden belirlenmiş bir olay gibi yorumlansa da aslında pek çok kişi böyle bir karar beklemiyordu.

Sandıktan o gün kim çıkar milletimizin takdiri ne olur? Tam olarak bu konuda bir şey söylenemez hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Hepimizin dileği memleketimiz için en hayırlısının olması. Çünkü ne zamandır sadece yerel yazarlar değil ulusal bazda yazan yazarların da ortak noktası ülkemizin içinde bulunduğu karmaşadan kurtulması yönünde.

Aynı karmaşa ne yazık ki Aydın için de geçerli. Çünkü ticaretten eğitime Aydın'da ciddi anlamda bir durgunluk ve karmaşa almış başını gidiyor. Herkes bunun farkında mı? Bence farkında…

İnsanlar sokakta öfke küpü gibi geziyor. Dokunsan alev alacak olan pek çok kişi var. İşleri yolunda değil birçoğunun. Sonuç alamamak gibi bir sonuç var ellerinde. İş hayatında ki aksaklık tabi ki aile hayatına, dost hayatına ve diğer sosyal ilişkilere mutlaka yansıyor.

Bence bu sonucun en büyük sebebi yılardır Aydında meydana gelen Siyasi Boşluktur. Bunun tek açıklaması bence bu kavram. Çünkü ister büyükşehir belediyesini ele alın, ister kamu kurumlarını işlerlik ve verimlilik açısından ciddi bir sıkıntı var. En önemli konu ise siyasiler tarafından dile getirilen hiçbir konu ya da gündem başlığı yok. Her partinin bir binasının ve başkanlarının yer aldığı Aydında maalesef ki şehirle ilgili, gidişatla ilgili en ufak bir söylem bulunmadı yıllardır. Hafiften seçim kendini gösterdi de bizde ne zamandır içimizde yaşayan siyasetçilerimizle görüşmüş olduk seçimden beri.

Karmaşa iyidir aslında.

Kişisel gelişimciler olarak bizler her karmaşanın bir fırsat olarak düşünülmesi, kalitenin fakrına varılması, çözüm odaklı süreçlerin işlerliğinin kazanılması olarak görürüz karmaşa ortamını. Hatta dikkat ederseniz büyümeler ve ataklar genellikle karmaşa dönemlerine rast gelir.

Kimilerine göre her şeye karşı

Kimilerine göre kutuplaşma

Kimilerine göre demokrasinin şahlanması

Kimilerine göre birilerinin gönderilmesi

Kimilerine göre milli mücadele savaşı olsa da bu seçim. Bence çok şeylere gebe. Bütün hesaplar alt üst olabilir gibi duruyor.

Bunu düşünmemin sebebi ise beynin çalışma prensibi. Çünkü stres ve baskı altında kalan beyin, bu durumun da sürekliliği karşısında bazen olağanüstü performans gösterebilir. Hiç umulmadık tepkiler verebilir. Bence bu seçimde böyle bir tepki söz konusu olacak. Hep birlikte göreceğiz.

Aydın'da yaşanan siyasi yarışta ise sonuç boşluğu dolduran kişilerin lehine olacak.

Çünkü Aydın çok farklı bir boyutta duruyor son 4 senedir. Yorulmuş bir seçmen kitlesi var. İstediğini alamayanlar, siyasetçi beklentisi değişenler, değişim taraftarı olanlar ve hatta bıkkınlar ciddi bir kalabalık oluşturuyor.

Siyasetçiler yanında gezdirdiği taraftarın bile oyunu tahmin edemeyebilir. Çünkü birçok kişi değişim tarafını tutmuş fakat  kararını henüz vermiş değil. Bu da ciddi bir değişken oy meydana getiriyor.

Ayrıca taraftarlık ve particilik aydın da tutum değiştirmiş durumda. Çünkü hesaplama kriterleri değişti. Özellikle parlamenter rejimin değişiyor olması, kişilere veya liderlere göre oy verme davranışını değiştirebilir. İşte boşluk ta bur da doldurulacak. Tabi en uygun davranış kalıbını gösteren kişiler oyu kazanır.

Psikolojik algı yönetimi bu defa çok işe yaramayacak. Çünkü psikolojisi yönlenebilecek kişi sayısı az.

Aydın'da yorulan kitle çok fazla. Bu da psikolojik reflekslerin ummadık taraflarda olabileceğini gösteriyor. Bu yorgunluğun en büyük sebebi ise gerekli heyecanı, olaylar karşısında gerekli ilgiyi veya sonuca giden tepkiyi partisinden görememe duygusu var. Yani tatmin olamamış partili psikolojisi. İşte bu psikoloji farklı seçenekleri gündeme almakta baş etken olarak görülüyor.

Siyasi harekette benimsenmiş ilke ve temayüller bu defa çok işe yaramayacak. Geçmişe bakıp analiz yapanlar çok yanılacaklar. Eski oy oranları, sayıları bu defa tam tersine dönebilir.

Aynı boşluk hem milletvekili seçimleri için geçerli hem de belediye başkanlığı seçimleri için. Sanırım ceketini assa kazanacak olanlar bu seçimde yanılacaklar. Tabi yorgun seçmen yorulmaya devam etmeyi seçmezse.

Burada yorgunluktan kastım birkaç madde ile şöyle ifade edilebilir;

Seçmen hayal ettiği performans ve tepkiyi seçtiği kişilerden göremedi. Buna rağmen yıllardır onları savunmak ve onlara kalkan olmaktan yoruldu.

Kendisi ile alakalı birçok konuda işini gördüremedi ya da sonuca gidene kadar defalarca aynı çabayı göstermekten yoruldu.

Partilerin kendi iç dinamiklerinde gösterdikleri, özellikle Aydın’a uygun olmayan siyasi çözümler veya siyasi atamalar beklentiyi karşılamadı ve defalarca hayal kırıklığı seçmeni yordu.

Maddeleri uzatmak mümkün fakat ana etkenler bunlar. Sonuç olarak seçmenin kararı değişken ve sürprizlerle dolu.

Bence sonuç, ya Aydında siyasi boşluğu dolduracağını ispatlayan adaylar kazanacak ya da Aydın kendi yorgunluğunu yeniden seçecek.

Şimdiden seçimlerin hem Aydın hem de ülkemiz için hayırlı olmasını dilerim.

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA