Yaşayanların, "İç tsunami gibiydi" diyerek anlattığı su baskınında 14 kişi hayatını kaybetti, 90 kişi kayıp. Suların Türkiye saatiyle 20.00'de en yüksek seviyeye çıkması bekleniyor.

Özellikle kentten geçen Brisbane nehrinin 30 bin evi tehdit ettiği, binlerce insanın evlerini terkettiği, elektriklerin kesik olduğu belirtiliyor.

Brisbane, 1893 yılından bu yana en kötü sel felaketine sahne olurken, "hayalet şehir" görüntüsü veriyor.

Queensland eyaleti Başbakanı Anna Bligh, ırmakların taşarak çok büyük oranda suyun binlerce yerleşim birimini basmasını beklediklerini belirtti.

Yetkililer, 20 bin evin tamamen sular altında kaldığını, 12 bin evinse selden etkilendiğini tahmin ediyor.

Ölü sayısının artabileceğini söyleyen Anna Bligh, kayıp sayısınınsa 50 kadar olduğunu açıkladı.

Bu arada yollar ve köprülerde ulaşımın kesik olduğu ve dükkanların da kapalı bulunduğu kentte ve banliyölerinde su seviyesinin yarın sabah yeniden yükselmesi bekleniyor.

Tahminlere göre, nehrin yarın sabah 5 metreden fazla yükselerek tarihi doruk noktasına ulaşması bekleniyor.

FELAKETİN MALİ BOYUTU
Avustralya'daki sel felaketinin gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYH) maliyetinin yaklaşık 10 milyar doları bulabileceği belirtiliyor.

JP Morgan Yatırım Bankası başekonomisti Stephen Walters AFP'ye yaptığı açıklamada, felaketin maliyetinin hiç şüphesiz çok önemli olduğunu belirterek, ülkenin ekonomik büyümesinde 13 milyar Avustralya dolarlık (12,88 milyar dolar) bir kayba neden olabileceğini ifade etti.

Walters, ülkenin ekonomik büyümesinin yavaşlayacağına işaret ederek, Asya ülkelerinin hammadde talebi sayesinde Avustralya'da gayri safi yurtiçi hasılasının yılın ikinci çeyreğinde toparlanmasının beklendiğini ifade etti.

Queensland Central University'de ekonomist John Rolfe da, sel felaketinin ülkenin kömür ve hammadde ihracatını etkileyeceğini dikkat çekerek, bunun etkisinin yıllarca süreceğini vurguladı.