Doğal bir ağrı kesici etkisi gösterdiği belirtilen havlıcan bitkisinin çayı son yıllarda gittikçe popüler hale gelmeye başladı. Zencefil ve zerdeçal gibi hastalıklara karşı yapılan çayların yerini almaya başlayan havlıcan çayının faydaları saymakla bitmiyor.

Güney Çin kökenli havlıcan bitkisi, Endonezya, Doğu Hindistan ve Tayland’da yetişiyor. Bitkinin köksap kısmı Asya mutfağında yiyeceklerde kullanılıyor ve aynı zamanda çayı yapılıyor. Zencefil benzeri görünüşüyle dikkat çeken havlıcan bitkisi ülkemizde yeni yeni yaygınlaşıyor. Tropik iklimde yetişen bu çayı alabileceğiniz yerler genellikle aktarlar oluyor. Güvenilir aktarlardan alabileceğiniz havlıcanın çayını kolaylıkla yapabiliyorsunuz.

 Kurutulmuş gövde halinde, ince ince dilimlenmiş şekilde ya da toz olarak satılan havlıcanın çayını demlemek çok kolay. Bir bardak sıcak suyun içerisine yarım tatlı kaşığı havlıcan ilave ettikten sonra 5 ya da 8 dakika demlemeniz gerekiyor. Tadının keskin olmasından dolayı tatlandırıcıya ihtiyaç duyabileceğiniz havlıcan çayının içerisine tarçın veya bal ekleyebilirsiniz. Böylelikle çayınızın tadı daha lezzetli olacaktır.

HAVLICAN FAYDALARI NELERDİR?

Havlıcanın doğal bir ağrı kesici etkisi gösterdiği belirtilirken, ödem sökücü etkisi olduğu da söyleniyor. İdrar söktürücü etkisinin yanı sıra sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı oluyor. Mide sorunlarına iyi geldiği belirtiliyor.

Bağışıklık sistemini güçlendirici etkisiyle, soğuk kış günlerinde nezle ve grip gibi hastalıklardan korunmak için tavsiye edilen çaylardan birisidir. Balgam söktürücü özelliğinin yanı sıra, ağız içi yaralara iyi geldiği biliniyor, ağız kokusunun giderilmesine yardımcı oluyor.

Regl düzensizliği yaşayan kadınlara da iyi geldiği bilinen havlıcan çayı, enerji verici ve iştah açıcı etkileriyle de dikkat çekiyor.

Ancak bu bitkiyi kullanırken dikkat edilmesi gereken bazı konular bulunuyor. Havlıcanı tüketmeden önce doktorunuza mutlaka danışmanız öneriliyor. Aşırı tüketilmemesi gereken bu bitkinin tansiyon, şeker, reflü gibi hastalığı bulunanlarda tüketilmesi önerilmiyor. Aşırı tüketim durumunda ise sağlık sorunları yaşanabileceğine dikkat çekiliyor.