Ünlü şarkıcı, “Son zamanlarda yapılan hüzünlü aşk şarkılarından bıktığım için aşkla eğlendiğim bir parça yazdım” dedi.

“Aşkın Büyüsü” adlı bir single çıkardınız, tepkiler nasıl?

- Güzel tepkiler geliyor. Radyolar çok sevdi. şimdiye kadar negatif hiçbir şey duymadım. Bir de son zamanlarda güzel bir aşk şarkısı yok. Hep acılı, hüzünlü şarkılar... Benim 1,5 yıldır süren bir beraberliğim var, işte bu şarkıyı da yaşadığım aşka yazdım. Aşkla eğlendiğim bir şarkı yaptım.

Gerçek hayatta aşkla eğleniyor musunuz?

- Tabii canım, hem de çok... Bu arada hayatıma çok az sayıda insan girmiştir ama ben platonik aşklarımla bile eğlenmeyi bilmişimdir.

Platonik aşkla nasıl eğlenebiliyorsunuz, tam anlayamadım ben...

- Bir karşılık görmesem de, aşık olduğum kişiyi görmek bile beni eğlendiriyor. Hayatıma biri girmeden önce bir sürü insanın bir sürü şeyini beğenmişimdir, ama onların haberi bile yoktur. Beni enerjik kılıyor bu durum.

Kavuşamama hali sizi üzmüyor mu?

- Daha güzel işte... O zaman daha güzel yazıyor ve daha güzel çiziyorum. Çünkü ulaştığım zaman problem çıkıyor.

Mazoşist bir yanınız var mı?

- Hayır, çünkü acı çekmiyorum, eğleniyorum.

Arkadaşlarınız sizin bu durumunuza ne diyor?

- Onlar da eğleniyorlar. Bir araya geldiğimizde “Belki onun da sana karşı bir şeyi vardır” ile başlayan konuşmalar, kahve içip fal bakmalar çok güzel oluyor. Gerçi şimdi çok güzel giden bir beraberliğim var, bozulmasını da hiç istemem.

10 KEREDEN FAZLA AŞIK OLMUŞUMDUR

Çok aşık oldum ama az beraberliğim oldu dediniz. Bu “çok” ve “az”ın miktarı nedir?

- 10 kereden fazla aşık olmuşumdur. Ben ilkokulda bile aşıktım. Gökhan diye çok yakışıklı bir çocuk vardı. Ona aşık olmuştum. Aynı sırada oturmak için bin türlü oyun yapar ama gururlu olduğum için de hiç çaktırmazdım. Lise dönemimde ise hoşlandığım kişilere ev telefonumu verirdim. O zamanlar cep telefonu yoktu, evde annem telefona bakmaktan sinir olurdu. Gerçi onlar aşk değildi, sanırım hoşlanmaydı.

Bu kadar talep varken hiç birden fazla kişi aynı anda girdi mi hayatınıza?

- Birden fazla kişi olmuştur ama onlar hep arkadaşlık olarak kalmıştır. Çünkü ben bir ilişkiye başlamak için ne karşımdakine ne de kendi duygularıma kolay kolay güvenebiliyorum. Eğer ufak ufak bir acı hissediyorsam, o zaman “Hah tamam, ben aşığım” diyorum ve başlıyorum.

Hani eğleniyordunuz, acımıyordu canınız?

- Tamam işte, acı başladığı anda bu durumu uzatmadan beraberliğe başlıyorum.

Çok çelişkili cevaplar verdiniz...

- Evet... şöyle anlatayım. Söz konusu kadın-erkek ilişkisi oldu mu, hoşlanıyorsam çok eğleniyorum. Dostlarımla da bunun heyecanını paylaşıyorum. Fakat yoğunlaşma oluyor ve hoşlanma aşka dönüşüyorsa o zaman üzülüyorum ve beraberliğin başlamasını istiyorum.

BUGÜNE KADAR HİÇ REDDEDİLMEDİM

Hiç reddedildiniz mi?

- Hiç... Bugüne kadar benim hamle yaptığım ve reddedildiğim bir ilişki yoktur.

Yaşadığınız en karanlık dönem ne zamandı?

- “Vazgeç Gönül” çıktıktan sonraki yedi-sekiz yıl...

Neden?

- Çünkü iyi bir çıkış yapıp sonrasında bir şey yapamayınca çok kötü dönemler yaşadım.

Devamı niye gelmedi?

- Plak şirketinin istikrarsızlığı yüzünden... O zamanlar zaten küçük bir kızdım. Çok beklettiler, ikinci klibi sekiz ay sonra çektiler. “Albüm yapayım” dedim, “Başkaları var sırada” dediler.

O çıkışı yaparken Ümit Sayın vardı yanınızda... O ne yapıyor şimdi?

- Hiçbir bilgim yok. Üç yıldır falan hiç görmedim kendisini.

MÜZİK PİYASASINDA AYAKLAR BAŞ OLDU

Ümit Sayın"ı sorma sebebim şu; sizin çıkış yaptığınız dönemdeki birçok başarılı pop sanatçısı sonradan yok oldu.

- Ben hep diyorum, ayaklar baş oldu. Müzik piyasasında kimsenin değeri bilinmiyor. Kan kaybediyoruz aslında, kimse farkında değil. ınsanların müzik ruhu köreliyor. Bir şarkıyı uzun uzun dinleyemiyorlar, hemen yenisini istiyorlar.

Müzik piyasasına ilk girdiği zamanlar nasıl biriydi Zeynep Dizdar? O zamanlar saçlarınızın alt kısmı kazılıymış diye duydum mesela, çılgın mıydınız biraz?

- Ben her an kazıtabilirim yine saçlarımı. Her şeyi yapabilirim. Ben öyle değişken bir insanım ki aslında.... O zamanlar yapıyordum, şimdi yine moda oldu. Tekrar kazıtacaktım ama o uzatma döneminin zorluğu aklıma geldi ve vazgeçtim.

Sarı saç daha zor değil mi?

- Sarı saç çok çok zor. Yakında koyu bir renge boyatıp kurtulmak istiyorum. Yeni albüme epey marjinal değişiklik yapacağım. Yeni bir Zeynep görebilir beni takip edenler. Gerçi sarı saçlı halimi de beğenenler çok ama bakalım...

STÜDYODA KURŞUN DÖKTÜRMÜŞTÜK

Müziğe ilk girdiğiniz yıllarda zorluk çektiniz mi?

- Evet. Hazırda bir albümüm vardı, ama beklettiler ve o şarkılar öylece kaldı. Tarkan"ın yeni çıktığı dönemlerdi. “Vazgeç Gönül”ün klibini çektik 15 gün televizyonlarda yayınlanması için bekledi. Hatta stüdyoda kurşun döktürülmüştü.

Böyle şeylere inanır mısınız?

- Ben insan beyninin yapamayacağı şey olduğunu sanmıyorum. Kendi enerjimizle her şeyi yapabiliriz.

İlk albümünüzde istediğiniz her şeyi yaptınız mı peki?

- Tam olarak yapamadım. Ben hep dans eden bir kız olarak çıkış yapmak istemiştim. Fakat o zamanki şirketim, “Vazgeç Gönül çok güzel bir şarkı” deyip onunla çıkış yapmamı istedi. Her şeye rağmen şarkıyı radyoda ilk kez duyduğum zaman hüngür hüngür ağladım. Hâlâ kendi sesimden, başarımdan çok etkileniyorum.

Egoist misiniz?

- Hayır, egoist olsaydım biraz daha yırtık olur, istediklerime kavuşmak için başkalarına zarar verirdim.