Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD)'ın Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 12'nci Olağan Genel Kurulu'na katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, burada yaptığı konuşmada 28 Şubat sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Merhum Turgut Özal'ın söylediği bir cümleden alıntı yapan Arınç, "Rahmetli Özal, herkesin çok iyi bildiği bir şeyi ilk defa söyleyen bir insandır. Herkes bilirdi ama söylemeye çekinirdi. Herkes söylemeye tereddüt ederdi ama önemli bir konuydu. 'Üç tane özgürlüğe çok önem vermeliyiz' derdi. Birincisi fikir ve ifade özgürlüğü, ikincisi din ve vicdan özgürlüğü, üçüncüsü de teşebbüs özgürlüğüydü. Bu üçü bir arada oldu mu o ülkede insanlar daha çok mutlu olur, toplum daha çok kalkınır. Nitekim son yıllardaki başarımızın temelinde bu yatıyor. Hükümetimiz 3 yıldan bu yana iktidar oldu. Milletimiz teveccüh gösterdi. Şımarmıyoruz. Allah'a hamd edilecek bir başarıdır" dedi.
'28 ŞUBAT'I GERÇEKLEŞTİRENLERDEN HESAP SORULMAYA BAŞLANMIŞTIR'
Bu süreçte 28 Şubat olaylarını gerçekleştirenlerden hesap sorulmaya başlandığını da ifade eden Arınç, "Bu post modern darbeyi gerçekleştirenlerden de hesap sorulmaya başlanmıştır. Haksızlık bir kişiye bile yapılsa, zulümdür. Biz hiç kimseye haksızlık yapanlardan değil, mazlumlardan yana olduk. Bu ülkede büyük bir zulüm yaşanıyordu. Mesela Yüksek Askeri Şura kararlarıyla sorgusuz sualsiz, suçunu bilmeden, savunma yapmasına imkan vermeden astsubaylar subaylar, hakim kıdemli albaylar okuldan ihraç ediliyordu. Rütbeleri ve formaları alınıyor, silahları alınıyor, hiçbir sosyal hakka sahip olarak bırakılmıyordu. Çoğuna gözümle şahidim. Kimisi sokakta limon sattı, kimisinin ise intihar ettiğini bile biliyorum. Bugün 1850 tanesi eski rütbelerine ve imkanlarına kavuştu. Niçin bu güzel peygamber ocağından atıldığını bilmeden, çocuklarına yıllardır bunu söyleyemeyen, suçunu bilmediği için savunma yapmaya da izin verilmediği için rütbelerinden uzaklaştırılmış olan insanlar, gözü yaşlı halde bekliyor ve bir gün hakkın tecelli edeceğini bekliyorlardı. Tanıdığım hakim kıdemli albay o bile hacca gidip geldiği için ordudan atılmıştır. Kimisi eşlerinin başındaki örtü, kimisinin dizlerinde namaz kıldığının işareti olması, belki birkaç tanesi Gümüş yüzük, belki birkaç tanesi hangi televizyon kanalını izlendiğinin istihbaratı ve milyonlarcası çocuklarının hangi okullarda okuttuğu, yüzlercesi evine hangi gazete girdiği, binlercesi kimlerle oturup çay içip hangi kitapları okuduğu bu iddialarla kovuldu" diye konuştu.
