AK Parti Grup toplantısında, MHP, CHP ve BDP parti tabanlarına seslenerek Anayasa Değişikliği teklifine referandumda evet oyu vermelerini isteyen Erdoğan, sağdan ve soldan idam edilen isimleri anlattığı konuşmasında göz yaşlarını tutamadı. Erdoğan, şair Nevzat Çelik'in Necdet Adalı için yazdığı şiirle, helikopter kazasında ölen BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun şiirini okudu. Erdoğan ayrıca 1980 yılında yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren'i de andı.

12 Eylül'de suçsuz yere gözaltına alınan 2 isimden bahseden Erdoğan kürsüde göz yaşlarını tutamadı. Erdoğan'ın ilk örneği Ahmet Kaya'nın da şarkılarına konu olan Necdet Adalı idi.

Adalı için Erdoğan şunları söyledi: "Bakın Necdet Adalı o zaman bir cinayet suçlaması ile tutuklandı. Serbest bırakılacağından o kadar emindi ki firar girişimine katılmadı. Kendisini yargılayan hakim karara şerh koydu ama fayda etmedi. Adalı darağacının götürüldü. O şarkı anlamlı beni burada arama anne kapıda adımı sorma, saçlarını yıldız düşmüş koparma anne, ölümü özledim anne...." Necdet Adalı geri gelmedi." Sağ kesimden de o dönemde haksız iftira ile idam edilen Mustafa Pehlivanoğlu'nu da hatırlatan Erdoğan Pehlivanoğlu'nun mektubunu okurken gözyaşlarına hakim olamadı.

Bunu yapanlar ayrıca bir sağcı Mustafa Pehlivanoğlu'nu idam ettiler, dengelemek için. Mustafa'dan geriye şu satırlar kaldı. Sevgili anneciğim ve babacağım beni yetiştirdiniz. Beni afedin. Ben evladınız olarak Allah ve Resul'ünün yolundan ayrılmadım ben de Allah'ın hyuzuruna çıkacapğım kardeşim gibi ve suçum varsa çekeceğim ama bana haksız yere ithamda bulunan varsa onlarla da burada hesaplaşacağım dedi." Muhsin Yazıcıoüğlu'nu da anan Erdoğan Üşüyorum şiirini okudu...

İŞTE ERDOĞAN'IN OKUDUĞU O ŞİİRİN SÖZLERİ

AK Parti Grup toplantısında, MHP, CHP ve BDP parti tabanlarına seslenerek Anayasa Değişikliği teklifine referandumda evet oyu vermelerini isteyen Erdoğan, sağdan ve soldan idam edilen isimleri anlattığı konuşmasında göz yaşlarını tutamadı. Erdoğan, şair Nevzat Çelik'in Necdet Adalı için yazdığı şiirle, helikopter kazasında ölen BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun şiirini okudu. Erdoğan ayrıca 1980 yılında yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren'i de andı.
12:21 | 20 Temmuz 2010




Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı, adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

Kaç zamandır yüzüm traşlı
Gözlerim şafak bekledim
Uzarken ellerim kulağım kirişte
Ölümü özledim anne.
Yaşamak isterken delice
Ah.. verebilseydim keşke
Yüreği avcunda koşan herbir anneye
Tepeden tırnağa oğula
Ve kıza kesmiş
Bir ülkeye armağan
Düşlerimle sınırsız
Diretmişliğimle genç
Şaşkınlığımla çocuk devrederken sırdaşıma
Usulca açıverdi yanağımda tomurcuk
Pir sultan'ı düşün anne, şeyh bedretinn'i
Börklüce'yi
Insanları düşün anne
Düşün ki yüreğin sallansın
Düşün ki o an güneşli güzel günlere inanan
Mutlu bir yusufcuk havalansın

Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı, adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

Yani benim güzel annem
Ala şafağında ülkemin yıldız uçurmak varken
Oturup yıldızlar icinde kendi buruk kanımı içtim
Ne garip duygu şu ölmek
Öptüğüm kızlar geliyor aklıma
Bir açıklaması vardır elbet
Geride masa üstünde boynu bükük
Kaldı kağıt kalem.
Bağışla beni güzel annem
Oğul tadında bir mektup yazamadım diye
Kızma bana.
Elleri değsin istemedim
Gözleri değsin istemedim
Ağlayıp kokluyacaktın
Belki bir ömür taşıyacaktın koynunda.
Yaşamak ağrısı asıldı boynuma
Oysa türkü tadında yaşamak isterdim
Ölmek ne garip şey anne

Beni burada arama
Arama anne
Kapıda adımı, adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

Kısacası güzel annem
Bir çiçeği düşünürken ürpermek yok
Gülmek umudetmek özlemek
Ya da mektup beklemek
Gözleri yatırıp ıraklara.
Ölmek ne garip şey anne
Baba olamayacağım örneğin
Toprak olmak ne garip şey anne.

Beni burada arama anne
Kapıda adımı, adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

Bekle beni anne.
Bir sabah çıkagelirim
Bir sabah anne bir sabah
Acını süpürmek için açtığında kapını

Beni burada arama anne
Kapıda adımı, adımı sorma
Saçlarına yıldız düşmüş
Koparma anne ağlama.

Bayram kartlarının tutsaklığından aşırıp bayramı
Sedef kakmalı bir kutu içinde
Vermek isterdim çocukların ellerine
Sonra, sonra benim güzel annem
Damdan düşer gibi vurulmak isterdim bir kıza
Gecenin kıyısında durmuşum
Kefenin cebi yok
Koynuma yıldız doldurmuşum
Koşun çocuklar koşun
Sabah üstüme üstüme geliyor

Artik duvarlari kanatırcasına tırnağımla
Şaşkın umutlu şiirler yazamıyacağım
Mutlak bir inançla gözlerimi tavana çakamıyacağım

Uçurumlar ki sende büyür
Dağdır ki sende göçer
Ben bayram derim çiçek derim
Çam diplerine açmış kanatlarını kozalak derim
Gül yanaklı çocuğa benzer
Yinede oğlunu yitirmek ne garip şey anne
Her kavgada ölen benim
Bayrak tutan çarpışan
Her kadın toprağı tırnaklıyarak
Doğurur beni
Özlem benim kavga benim aşk benim
Adı başka sesi başka
Nice yaşıtım
Koynunda çiçekler
Çicekler içinde yeni bir ülke getirirler

Milliyet