Canko, 2011 yılı kartlı ödemelere ilişkin verilerin açıklandığı basın toplantısında yaptığı konuşmada, geçtiğimiz yılın banka kartları için oldukça verimli geçtiğini, Türkiye’nin toplamda 133 milyonu geçen kart adediyle Avrupa’da çok önemli yere geldiğini vurguladı.

Türkiye’de banka ve kredi kartlarında dengeli bir büyümenin söz konusu olduğunu ifade eden Canko, "Her ne kadar banka kartı yüksek görünse de eşit bir hacim görülüyor. Türkiye, kredi kartlarının yoğun kullanıldığı bir kredi kartı cenneti değil. Aynı zamanda banka kartını da kullanan dengeli bir ülke" diye konuştu.

5,5 milyon temassız kart cüzdana girdi

Temassız kartlara da değinen Canko, bu kartların şu anda toplam kart pazarının yüzde 11’ine geldiğini, 5,5 milyon temassız kartın cüzdana girdiğini ve temassız kartların önceki seneye göre yüzde 68 arttığını bildirdi.

Banka kartlarıyla yapılan alışverişin toplam pazar alışverişlerinin içinde yüzde 12’lik pay aldığını, bunun şu ana kadar tüm zamanların en yüksek seviyesi olduğunu kaydeden Canko, ATM’lerden nakit çekme işlemlerine bakıldığında da banka kartlarının yüzde 90 ile geleneksel üstünlüğü bulunduğunu belirtti.

Canko, geçtiğimiz yıl banka kartıyla yapılan toplam alışverişin önceki yıla göre yüzde 54 artarak 12 milyar liraya ulaştığını, diğer taraftan hala 243,3 milyar liraya yakın bir nakit çekimin söz konusu olduğunu, ancak banka kartının nakit çekimde kullanım oranının yüzde 16 arttığını söyledi.

Banka kartında harcamaların yüzde 5’i ile POS’ta alışveriş yapıldığını anlatan Canko, tüketicilerin banka kartıyla ağırlıklı olarak küçük tutarlarda alışveriş yaptıklarını, banka kartlarıyla yapılan alışverişlerin ortalama tutarının 39 lira, ortalama nakit çekim işlem tutarının ise 319 lira olduğunu ifade etti.

Toplamda 3,3 milyar adet işlem yapıldı

Toplama bakıldığında 2011 yılında 3,3 milyar adet işlem yapıldığını, bu işlemlerin büyüme hızları dikkate alındığında POS’ta kart kullanımı hızının yüzde 14, ATM’de yüzde 8 olduğunu söyledi.

Kredi kartıyla yapılan her 100 liralık alışverişin 2 lirasının yurt dışı alışverişi olduğunu, kredi kartıyla yapılan işlemlerin yüzde 91’inin alışveriş, yüzde 9’unun nakit olarak gerçekleştiğini kaydeden Canko, 2011 yılında kredi kartlarıyla alışverişin yüzde 24, nakit çekimin yüzde 25 arttığını bildirdi.

Canko, BKM sistemi üzerinde 2011 yılında gün bazında 5 Kasım’da yapılan 7 milyondan fazla işlemin, son 22 yılın en yüksek rakamı olduğunu belirtti.

"Taksitte tehlikeli gidişat, çılgınlık yok"

BKM Genel Müdürü Canko, kredi kartlarıyla nakit çekimi konusunda tüketicilerin geçmişe göre daha dikkatli olduklarının altını çizerek, "Bir tehlike yok, gayet kontrollü" dedi.

Taksitli tutarların toplam kredi kartı harcamalarının yüzde 24’ünü oluşturduğuna dikkati çeken Canko, "Taksitte de yaşanan tehlikeli bir gidişat, bir çılgınlık yok. Tüketici, neyi ne zaman ve ne şekilde alacağı konusunda bilinçli. Ortalama taksitlerde işlem tutarı 350 lira" diye konuştu.

"Sektör, internet konusunda çok hassas"

Soner Canko, e-ticaretteki artış ve güvenli e-ticaretin önemini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Sektör, internette ticaret konusunda çok hassas. Hiçbir şekilde boşluğa, toleransa tahammülümüz yok. Son zamanlarda çeşitli kaynaklardan, internette alışverişin güvenliğine yönelik olumsuz görüşler görüyoruz. Ama bunların çoğu şehir efsanesi. Örneğin bir kullanıcı yanlış, bilinçsiz şekilde ayarını yanlış yapmışsa tüm internet kullanıcılarının tehlikeli bir şeyle karşı karşıya kaldığını söyleyemeyiz." Kart teknolojilerindeki gelişime de değinen Canko, Türkiye’deki gelişmeleri yakından izleyen çok sayıda ülkeden davet aldığını, bu ülkelere gidip bu teknolojileri anlatmaya çalışacağını söyledi.

"Kredi kartı sahipliği oranı 1,8"

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Canko, Türkiye’de birey olarak bakıldığında 28 milyon kart kullanıcısının bulunduğunu, ortalama kredi kartı sahipliğinin 1,8, banka kartı sahipliğinin 1,5 oranında olduğunu belirtti.

2012 beklentilerine ilişkin de Canko, şunları kaydetti: "Bu senenin banka kartı sayısının ve banka kartının işlem sayısının daha da artacağını, hatta ön ödemeli kartların daha da çok popüler olacağını söyleyebilirim. Ancak kredi kartlarıyla ilgili daha yataya yakın bir seyir göreceğimizi düşünüyorum. Tüketici, artık bilinçlendi. Üye iş yerleri artık çok daha seçici, yönlendirici. Belli bir raya oturdu. Dolayısıyla banka kartları ve ön ödemeli kartlarda daha çok artış olacak." Türkiye’de e-ticaretteki artışa dair ise Canko, "E-ticaret yine bizi şaşırtmaya devam edecek. Grup alışverişleri, fırsat siteleri gibi alanlar bunu artıran unsurlar arasında yer alıyor. Bayanlar e-ticarette çok ciddi aktif oldular. Eskiden kredi kartını kullanmaktan imtina eden kadınlar, e-ticarette cirit atıyorlar" diye konuştu.

"Tüketimi coşturan sektörmüş gibi algılanmamalıyız"

Kredi kartlarının tüketimi artırdığı yönündeki eleştirilerle ilgili Canko, şu görüşleri dile getirdi: "Kendime ’biz sadece tüketime yönlendiren bir iş mi yapıyoruz?’ diye sordum. Ancak baktığımda gördüm ki kredi kartı hacminin yüzde 5’i ile sigorta satın alıyoruz. Bunun içinde bireysel emeklilik sigortası da var. Eğitim ve sağlık da içinde mevcut. Bu tüketim midir? Bence değildir. Zorunludur. Market ve yakıt, kart harcamalarında en büyük yüzdeyi tutan alanlardır. Bunlar da zorunlu harcamalar. Tüketim, aslında zorunlu ihtiyaçların dışında tamamen kendi zevkimi, duyularımı, hobilerimi tatmin etmek için yaptığım ekstra, hatta kısmen lüks harcamalar... Kartlı ödeme sistemleri üzerindeki ’tüketici’ ve ’tüketim’ kelimelerini, ’kart kullanımı’ ve ’kart harcamaları’ diye değiştirmek istiyorum.

Aksi takdirde biz her ortamda ’tüketimi coşturan, nakit avansa pompalayan, yoğun şekilde kötü alışkanlıklara sevk eden’ sektörmüşüz gibi algılanmamalıyız diye düşünüyorum."