Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - İngiltere'de yaşayan Russell Bishop, 1986'da 9 yaşındaki Nicola Fellows ve Karen Hadaway'i katletti. Cani, Nicola ve Karen'ı cinsel saldırıda bulunup boğmadan önce parkta bir köşeye çekmişti. İşlediği cinayetlerden sonra 1987'de soruşturmada yapılan hatalar nedeniyle serbest bırakıldığı için tam 32 yıl adaletten kaçtı. 2018'de bulunan bir DNA izi, nihayet onu parmaklıklar ardına götürdü. Ancak geçen yıl Russell Bishop'a beyin kanseri teşhisi konuldu. Kendisine bağırsağından beynine sıçrayan kanser nedeniyle öleceğini söylediler.

TAM DÖRT YIL SONRA ÖLDÜ

Hastalık ameliyata rağmen hızla yayıldı. Adını İngilizcedeki 'Süt kuzusu' deyimine gönderme yapan geleneksel İngiliz çocuk öyküsünden alan ve 'Babes in the Wood (Ormandaki bebekler)' olarak anılan cinayetlerin katili Russel Bishop (55), içeri atılmasından tam 4 yıl sonra Co Durham'daki en yüksek güvenlikli hapishane HMP Frankland'dan çıkarıldıktan saatler sonra hastanede öldü. Son anlarının iki gardiyan tarafından izlenerek yalnız geçirdiği bildirildi.



'UMARIM CEHENNEMDE ÇÜRÜRSÜN'

Öldürülen küçük kızın annesi Michelle Johnson, şunları söyledi: "Umarım sonsuza kadar cehennemde çürürsün seni kötü canavar! Ve umarım ailen de benim ve kızımın canını aldığın zaman bana ve aileme çektirdiğin gibi acı çeker."



'EN AZINDAN O GİTTİ'

Yıllar geçse de acısını bir türlü dindiremeyen anne Rushell Bishop, "Yaptıklarından dolayı bize onlarca yıl acı ve keder yaşattı. Çektiğimiz acılar hayal bile edilemez.  Bunun benim ve acılarım için bir son getirip getirmediğini bilmiyorum ama en azından o gitti ve tüm söyleyebileceğim bu" diye konuştu.

NEDEN ÖLDÜRDÜĞÜNÜ AÇIKLAMASI İÇİN ŞANS VERİLDİ

Hüküm giymiş olan katil, Nicola ve Karen'a bir park köşesinde cinsel saldırıda bulunup öldürdüğünde 20 yaşındaydı. Kan donduran bu olay Brighton'daki Wild Park'ın tenha bir köşesinde yaşandı ve cesetler ertesi gün bulundu. Bishop'a geçen yıl ölümcül bir kanser türüne yakalandığı söylendiğinde, iki küçük kızı neden öldürdüğünü açıklaması için bir şans verildi. Ancak kızların ailesi, Bishop'un ölüm döşeğinde bile itirafta bulunamayacak kadar 'korkak' olduğuna inandıklarını söylediler.



'EĞER SUÇUNU KABUL ETMEYE CESARETİ YOKSA...'

Aileler, Mirror'a verdikleri bir röportajda, "Eğer suçlarını itiraf etmeye ve suçunu kabul etmeye cesareti yoksa kaybeden o olacak. Bu yüzden ona mesajımız net. Güzel kızlarımıza yaptıklarını kabul etmene ihtiyacımız yok. Senin reddetmen bizim için önemli değil. Ancak itirafın, sonunda aşağılık suçlarının sorumluluğunu üstlenme cesaretini bulduğunu gösterecek" diye konuştular.



HİÇBİR ZAMAN KABUL ETMEDİ

Peki cani yaptıklarını itiraf etti mi? Bishop sadece Brington'da 7 yaşındaki bir kızı kaçırdığını, cinsel saldırıda bulunduğunu, öldürmeye çalıştığını ve onu Devil's Dyke noktasında ölüme terk ettiğini itiraf etti. 

'KORKAK ONU DA YANINDA GÖTÜRDÜ'

Ancak Rushel Bishop öldürdüğü iki kızın suçunu hiçbir zaman itiraf etmedi ve neden öldürdüğünü de söylemedi. Nicola Fellows'un ailesi yaptığı açıklamada, "Ailemiz tarafından hiçbir gözyaşı dökülmeyecek. Cehenneme gittiği ve kızlarımız için adalet sağlandığı için mutluyuz. Suçunu kabul etmek için her fırsatı vardı ama korkak, onu da yanında götürdü" diyerek duygularını paylaştı.