Türkiye Alzheimer Derneğinin meslektaşlar arası bilgi birikimini paylaşmak, iş birliğini arttırmak ve alzheimer hastalığıyla savaşmak için hedef belirlemek amacıyla düzenlediği ''1. Ulusal Alzheimer Kongresi'' başladı.

Kongrenin yapıldığı Grand Cevahir Hotel'de düzenlenen basın toplantısında konuşan Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Emre, Alzheimer'in bir beyin hastalığı olduğunu ve beyinde hücre kaybı yaşandığını belirterek, bu hastalığın yavaş bir şekilde unutkanlıkla başladığını, kişilik değişikliklerinin yaşandığını, giderek konuşma, kelime zafiyetlerinin oluştuğunu ve son aşamasında kişiyi bakıma muhtaç hale getirdiğini söyledi.

Prof. Dr. Emre, dünyanın her ülkesinde bu konuda çalışmalar yapıldığını ifade ederek, Türkiye Alzheimer Derneği ve İÜ İstanbul Tıp Fakültesinin iş birliğiyle bir çalışma yürütüldüğünü, bu kapsamda, İstanbul'un Kadıköy bölgesinin tarandığını ve 70 yaşın üzerinde yüzde 10 oranında alzheimer hastasının görüldüğünü anlattı.

''Bu çalışmaya göre, Türkiye'de 70 yaşın üzerindeki her 10 yaşlıdan birinin alzheimer hastası var. Türkiye geneli düşünüldüğünde, yaklaşık 350 bin alzheimer hastası olduğunu varsayıyoruz'' diyen Emre, bu hastalığın yaşlılıkta normal karşılandığını, ancak bu bakış açısının, hastalığın tanınmasını geciktirdiğini söyledi.

Derneğin kurulmasından bu yana, hastalığın tanınırlığını, hasta ve hasta yakınlarının yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçladıklarını belirten Emre, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına yönelik çay saati düzenledik. Birbirlerine çeşitli çözümler veriyorlar. Yanlarında zaman zaman uzman hekimler de bulunuyor. Sosyal faaliyetlerini arttırabilecekleri müzik, dans, resim gibi aktiviteler hazırlıyoruz. Geçen yıldan itibaren hastalara ücretsiz evde bakım hizmeti sunmaya başladık. Sosyal aktiviteleri arttırmak amacıyla bir gönüllü ordusu oluşturduk. Hastaların yanlarına gidip sohbet ediyor ve gazete okuyoruz.

Şişli Belediyesinin tahsis ettiği bir binada İstanbul'da ilk Alzheimer Gündüz Bakımevini Nisan ayında açacağız. Hastalara ücretsiz hizmet vereceğiz. 20 hastayla başlamayı planlıyoruz. Belediye bize bir servis aracı tahsis edecek. Hastalar evlerinden alınıp hoşça bir gün geçirdikten sonra servisle eve bırakılacak.''

Alzheimer hastalarının kollarına bir bileklik takması gerektiğini ifade eden Emre, bu bilekliklerin, unutkanlık nedeniyle kaybolduklarında bulunma ihtimalini arttıracağını söyledi.

-SERTİFİKALI HASTA BAKIM KURSU VERİLECEK-

''1. Ulusal Alzheimer Kongresi'' Genel Sekreteri ve İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, hastalığın, önemli bir halk sağlığı problemi olduğunu belirtti.

Kulaksızoğlu, konunun uzmanı öğretim üyelerinin kongrede tebliğ sunacağını ifade ederek, nöroloji, psikiyatri ve geriatri uzmanı yaklaşık 400 hekimin kongreye katılmasının beklendiğini söyledi.

Kongrede, hastalığa tanı konulması, çeşitli alanların tedavi uygulama şekli ve klinik olayların tartışılacağını belirten Kulaksızoğlu, 19 Mart'ta Evde Bakım Derneğinin desteğiyle Alzheimer hastalarına bakacak kişilere bir kurs verileceğini ve bu kursun sonunda katılımcıların sertifika hakkı kazanacağını kaydetti.

Kulaksızoğlu, kongrenin Türk Tabibler Birliğince kredilendirdiğini, bu anlamda bilimsel yetkinliğinin onaylandığını ve kongreye katılan hekimlerin, ekstra kredi puanı alacağını ifade ederek, Kongrenin 19 Mart'ta sona ereceğini kaydetti.

-TÜRKİYE'DE 1960'DA 48 OLAN ORTALAMA ÖMÜR, ŞU ANDA 72 YIL-

Bir gazetecinin ''Alzheimer hastalığını geciktirecek bir yöntem bulunuyor mu'' sorusu üzerine Prof. Dr. Murat Emre, ''Bu hastaların, dünyada bakım maliyetinin 600 milyar liradır. Geciktirmenin sağlanması, hastalığın sıklığını düşürecektir. Bunu geciktirecek bazı tedbirlerin olduğu kabul ediliyor. Zihinsel olarak aktif kalma alzheimer olma sıklığını azaltıyor. Düzenli olarak fiziksel aktivitede bulunanlar, Akdeniz usulü beslenenler ve evlilerde bu hastalığın görülme riski azalıyor'' dedi.

Bir gazetecinin, ''Bu hastalığın tedavisine yönelik yeni çalışmalar var mı'' sorusuna da Prof. Dr. Işın Baral Kulaksızoğlu, ''Türkiye'de bu hastalıkla ilgili 4 ilaç var. Dünyada ne varsa Türkiye'de de o var. Hastalıkla ilgili büyük bir bütçeyle çalışmalar devam ediyor. Henüz, aktif ve pasif aşı araştırmalarının sonuna gelinmedi. Türkiye'de 1960'da ortalama ömür 48 yıldı. Şu anda ortalama 72 yıl, yani Türkiye yaşlanma popülasyonu yüksek. Türkiye'nin yüzde 7'si 65 yaş üzerinde, ancak 2050'de bu oran yüzde 19 olacak. Yani yaşlanan bir toplumuz. Dünyada en çok alzheimer hastası olacak ülkeler arasında Türkiye 4. sırada olacak'' yanıtını verdi.

A.A.