Alkol ihtiva eden içkilerin uzun süre alınması sonucu insanlarda oluşan bağımlılıkla ortaya çıkan alkolizm, insan vücudundaki tüm organları risk altına alıyor. Ruh sağlığı hastalıkları gibi psikolojik sorunlarla karşı karşıya kalan kişiler, sosyal ilişkilerinin olumsuz etkilenmesi sonucu toplum dışına itilmeye başlıyor. Alkolizm ileriki süreçte uyuşturucu kullanımı ve bağımlılığını da beraberinde getiriyor.
Psikolojik bağımlılık gibi görünen madde bağımlılığı, devamlı kullanımı ve maddenin ani etkilerine karşı bir direnç geliştirmesi sonucu fiziksel bağımlılığa dönüşüyor. Yapılan çeşitli araştırmalara göre ilk kez denenen uyuşturucu maddelerin başında esrar ve sakinleştirici haplar geliyor. Kullanım yaşı ise ortalama 11-12 olarak saptanmış durumda.
Madde bağımlılığı tedavisi için hizmet vermekte olan resmi ve özel kuruluşların bulunmakla beraber, bu maddelere harcanan paranın aile ve ülke ekonomisine yüklediği zarar ile aile ve toplum yapısına verdiği zarar düşünüldüğünde bu kuruluşlar yanında en önemli görevin ailelere düştüğü ifade ediliyor.
Yaşanabilecek olumsuz durumlar karşısında ailelerin çocuklarına destek olması, sorunlarını paylaşması ve bu sorunlarla başa çıkmanın yollarını öğretmesi gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, “Gençlerimizin bağımlılık yapan, sosyal ve ekonomik yaşamı altüst eden ve sağlığı bozan bu maddelerle tanışmasını önlemek, uyarmak, bilgilendirmek ve bilinçlendirmek hepimizin görev ve sorumluluğudur. Bu maddeleri kullanmayarak örnek olmak ve çocuklarımızla ilgilenmek madde bağımlılığı ile mücadelede doğru bir adım olacaktır. Çocuklarımızda ve gençlerimizde meydana gelen ani davranış değişiklikleri ve para harcamalarında açıklanmayan artışlar konusunda iyi bir gözlemci olunmalı, gerektiğinde konu ile ilgili uzman görüşüne başvurulmalıdır” diyor.

aydinpost-facebook.20120414234532.jpg

aydinpost-twitter.jpg