Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'de 12 Eylülde yapılan raeferandumun sonuçlarının Türk halkının demokratik haklarına, özgürlüklerine ve Avrupa'daki geleceğine ne derece güçlü bir şekilde bağlı olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, Hollanda'ya gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında bugün ''Maastricht School of Management''ta ''AKPM'nin Rolü'' konulu bir konferans verdi.

''Referandum sonuçları Türk halkının demokratik haklarına, özgürlüklerine ve Avrupa'daki geleceklerine ne derece güçlü bir şekilde bağlı olduğunu ortaya koymuştur'' diyen Çavuşoğlu, yeni bir Anayasa başta olmak üzere Türkiye'de reformların devam etmesini ümit ettiğini belirtti.

Günümüzde barışı inşa edip kalıcı kılabilmek için ''hard security'' olarak tanımlanan askeri güç ve ittifakların ötesinde ''soft security'' kavramının öneminin artığını kaydeden AKPM Başkanı, ''soft security'' kavramının demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi Avrupa Konseyinin temel değerleri üzerine inşa edilmiş olduğunu vurguladı.

Başkanı olduğu AKPM'nin sadece üye ülkelerin karşılaştıkları sorunlara ilişkin çözümler üretmediğini, aynı zamanda Avrupa'da tüm demokrasilerin yüz yüze bulunduğu sorunlara ve Avrupa politikası ile ilgili önemli konulara çözümler getirilmesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, Avrupa'daki Roman azınlığın karşılaştığı sorunlar karşısında AKPM'nin konuyu geniş çerçevede ele aldığının altını çizdi.

AKPM'nin Ekim ayı Genel Kurulunda Romanların durumuyla ilgili acil oturum düzenlediğini ve bir rapor kabul edildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, bu raporda Romanlara ve Avrupa'daki diğer azınlıklara karşı uygulanan her türlü ırkçı eylemin kabul edilmez olduğunun ve şiddetle kınandığının altını çizdi.

Romanlara karşı uygulanan ayırımcılığın buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu ifade eden AKPM Başkanı, ''Genel olarak Avrupa'da artış halinde olan ırkçılık ve yabancı düşmanlığı ile mücadele için daha geniş kapsamlı tepkiler verilmesi gerekmektedir'' dedi. Küresel kriz sonrası artış gösteren ekonomik problemler ve suç oranlarının Avrupa'daki bazı aşırılıkçı siyasi hareketler tarafından göçmenlerle ilişkilendirildiğini ve bunun üzücü bir gelişme olduğunu belirten Çavuşoğlu, ''Biz politikacılar popülist söylemler ardına sığınmamalıyız. Değişen bir dünyada yaşıyoruz ve bu koşullar altında politikacılar olarak bizim asıl sorumluluğumuz, değişen koşulların getirdiği yeni problemleri açıklıkla tartışarak çözümler üretmektir'' dedi.

Aşırılıklarla mücadele alanında dinler ve kültürlerarası diyaloğun önemine değinen Çavuşoğlu, AKPM Başkanı olarak bu konunun kendi önceliklerinden birisi olduğunu söyledi ve bu alanda bugüne kadar gerçekleştirdiği çalışmalar ve ikili görüşmeler hakkında bilgi verdi.

AKPM Başkanı Çavuşoğlu, konuşmasında, Avrupa Konseyindeki reform çalışmalarına da değindi. İsviçre'nin Interlaken şehrinde geçen yıl başlayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) reform sürecine yönelik çalışmaların Türkiye'nin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Dönem Başkanlığı sırasında devam edeceğini ifade eden Çavuşoğlu, gelecek Nisan ayında İzmir'de AİHM'nin reform sürecini ele alacak bir konferansın düzenleneceğini söyledi.

-AVRUPA'DA IRKÇI EĞİLİM-

Konferansın ardından Türk basın mensuplarına açıklama yapan Çavuşoğlu, Hollanda'da oy oranı artan ırkçı Geert Wilders'ın partisinin aslında tüm Avrupa'da ortaya çıkan trendin bir parçası olduğunu belirterek, ''Avrupa Konseyi olarak bundan endişe duyduklarını'' söyledi.

Aşırı sağla mücadele noktasında siyasi liderlerin dışında dini liderlerin de desteğini almaya çalıştıklarını kaydeden Çavuşoğlu, ''Dinlerarası ve kültürlerarası diyaloğu ön plana çıkararak bu tür akımların önüne geçmeye çalışıyoruz. Ama tabii Avrupa'da yükselen bu trend umarım, her zaman altını çiziyorum, sadece ekonomik ve Avrupa'daki global krizle sınırlıdır. Aksi takdirde bu ciddi zorluklar ve sorunlar doğurur'' dedi.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin bu konuda daha aktif rol alabileceğini belirterek, ''Türkiye medeniyetler arası ittifakın eş başkanlığını yapıyor. Bu alanda ciddi çalışmalar yapıyor. Bu konuda daha da aktif olması lazım. Avrupa Konseyinin Kasım ayında dönem başkanlığını Türkiye üstleniyor. Sayın (Dışişleri Bakanı Ahmet) Davutoğlu'nun da açıkladığı gibi Türkiye'nin dönem başkanlığındaki önceliklerinden bir tanesi de budur'' dedi.

Türkiye'nin AB sürecinde karşılaştığı sorunların çözümünde Hollanda'nın vereceği desteğin son derece önemli olduğunu belirten Çavuşoğlu, ''Bu açıdan bu ülkeye resmi ziyaretim çok önemli. Hollanda'da da Wilders'ın oyu yükselmiştir, ama diğer partilerin halen sağduyulu olduğunu ve Türkiye'nin AB üyeliğine destek verdiğini görüyoruz. Bu durumun değişeceğini düşünmüyoruz. Önümüzdeki yıl Hollanda ile Türkiye'nin 400'üncü yıl ilişkilerinin kutlamasını yapacağız. Diğer taraftan ticari ve siyasi anlamda Hollanda'da yaşayan Türklerin de katkıları olacak. Baktığımız zaman Avrupa ülkelerinde ekonomik alanda Almanya'dan sonra ikinci ticari ortağımız. İlişkilerimizde böyle sıkı bağlar var, bunun da değişeceğini düşünmüyoruz. Türkiye'yi destekleyen çok üst düzeyde dostlarımız ve arkadaşlarımız var. Bunu zaten görüyoruz'' diye konuştu.

Temasları kapsamında Hollandalı ve Türk işadamlarıyla öğle yemeğinde bir araya gelen Çavuşoğlu, Türkiye'deki yatırım olanakları konusunda bilgi verdi.

Çavuşoğlu yarın Lahey'de Hollanda Temsilciler Meclisi Başkanı, Hollanda Senatosu Başkanı ve Hollanda'nın AB ile İlişkilerden Sorumlu Bakanı ile görüşmelerde bulunacak. Mevlüt Çavuşoğlu, Hollanda Senatosunda konuşacak ve ''Modern Küresel Dünya ve Avrupa'da Türkiye'nin Rolü'' konulu yuvarlak masa toplantısına katılacak.

A.A.