Hatip Dicle’nin Meclis dışı kalması ile başlayan krizin çözümü için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2002’de Meclis’e girmesine olanak sağlayan anayasa düzenlemesine benzer bir düzenleme yapılması teklifini AKP geri çevirdi. AKP adına dün açıklamalarda bulunan Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Dicle’nin durumunun Erdoğan’la kıyas edilmesinin söz konusu olmadığını söyledi ve BDP’nin beklediği somut adım konusunda umut vermedi: “Hukuksal düzenleme mümkün değil.”
Bozdağ, AKP’nin hukukçu milletvekilleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, YSK’nın Hatip Dicle’nin milletvekilliğini düşürmesi ve ardından BDP’li milletvekillerinin Meclis’i boykot etme kararını değerlendirdi.
Bozdağ, Hatip Dicle’nin durumunun Başbakan Erdoğan’ın 2002’deki durumu ile uzaktan yakından benzerliği olmadığını savunarak, “İki durum tamamen birbirinden farklıdır. Kıyaslanması da mümkün değildir” dedi. Bozdağ, Erdoğan’ın durumunda meri hukukun çiğnendiğini belirterek, “Meri hukuk yüksek yargının araya girmesi ve yargı eliyle yapılan birtakım müdahalelerle çiğnenmek suretiyle Sayın Başbakanımızın milletvekili adaylığı engellenmiştir. Hatip Dicle olayında ise meri hukuk uygulanmıştır” diye konuştu.
Eronat kayıt yaptırmadı
Dicle konusunda alınan kararın arkasında AKP’nin başvurusunun bulunduğu yönündeki eleştirilere de yanıt veren Bozdağ, “Bu da tamamen gerçek dışı bir iddiadır. Bu değerlendirilen itiraz AK Parti’nin değil Ankara Başsavcılığı’nın itirazıdır” dedi. AKP’nin Diyarbakır İl Seçim Kurulu’nun Hatip Dicle’ye itiraz kesinleşmeden verdiği mazbataya itiraz ettiğini söyleyen Bozdağ, “AK Parti’nin hukuk zemininde hakkını araması veya itirazda bulunması doğal bir hakkıdır” yanıtını verdi. Bozdağ, anayasal veya yasal düzenleme ile sorunun çözülüp çözülemeyeceğinin sorulması üzerine ise şöyle konuştu:
“Anayasa ve mevzuat çerçevesinden baktığımızda bunun geri dönüşü olmayan bir konu olduğu ve düzeltilmesinin hukuki açıdan mümkün olmadığı çok açık. Çünkü şu anda farz edin bir anayasa değişikliği olsa dahi cezası henüz infaz edilmiş, bitmiş durumda değil. Memnu hakların iadesi müessesesi işlemiş durumda değil. Şu anda aday olma ehliyeti hâlâ yok ortada. Yani anayasayı, yasayı değiştirmek suretiyle de bir ehliyet verme imkânı gözükmüyor. Bu sorunu aşmanın yolu pek gözükmüyor.
YSK’nın Hatip Dicle kararının ardından Meclis’e girmeye hak kazanan AKP’li Oya Eronat, mazbatasını almasına rağmen dün beklenenin aksine Meclis’e gelerek kayıt yaptırmadı. AKP yönetiminin, Eronat’tan kayıt işlemleri için bir süre beklemesi bu konuda kamuyonuna açıklama yapmamasını istediği öğrenildi.
Şahin’den BDP’lilere Meclis çağrısı
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, BDP destekli bağımsız milletvekillerine “Meclis’e gelin” çağrısı yaptı. Şahin, “Bağımsız arkadaşların kayıtlarını yaptırarak Meclis’te yemin etmelerinin, seçimler esnasında halka vaat ettikleri bu düzenlemelerin Meclis’te yapılmasına katkı vermelerinin daha doğru olacağını düşünüyorum” dedi. Şahin “Başta anayasa olmak üzere diğer yasalarda değişiklikler yapabiliriz. Parlamento çalışmaya başladıktan sonra gündeme gelecek olan bir konudur diye düşünüyorum” diye konuştu.
Arınç, Erdoğan formülüne sıcak
AKP’nin resmi açıklamasından önce konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, sorunun Meclis’te çözülebileceği mesajını verdi. Arınç, “Doğru, haklı taleplere nasıl 2002’de ’evet’ demişsek bugün de ’evet’ demeye hazırız ama bunun müzakeresini sokakta yapmayacağız, parlamentoda yapacağız... Beğenmediğimiz, yanlış bulduğumuz, demode olduğuna inandığımız bütün düzenlemeleri parlamentomuzda değiştirme imkanımız var. Anayasa değişiklikleri de buna dahil” diye konuştu.
