Aydın; geçen hafta hareketli günler yaşadı.

Bir yanda Cumhur İttifakının aday belirleme çalışmaları sürüyor.

Diğer tarafta Efeler ilçesine bağlı Kızılcaköy mahallesinde yaşanan jeotermal enerji çalışmalarıyla ilgili kriz büyüyerek devam ediyor.

Jeotermal enerjiyle ilgili Kızılcaköy’de yaşananlar ülke gündemine oturdu.

Oturdu oturmasına ama sanırım AK Partili vekillerin gündeminde bu sorun yok.

Zira bu kadar olay oluyor, AK Parti vekillerinden “TIK” yok.

Onlar, il başkanlarıyla Genel Merkezlerine oturmuşlar aday belirleme telaşındalar.

Cumhur İttifakının Büyükşehir adayının partilerinden olması için ter(!)döküyorlar.

Jeotermal meselesini bile doğru yönetemeyenlere Aydınlı niye oy versin bunu düşünmüyorlar.

Bir onlara bakıyorsun, bir de yaşananlara, sanki onlar başka bir ilin vekilleri.

Hadiselerden hayli uzak tutum içindeler.

Dertleri tasaları Büyükşehir adayı AK Partiden olsun.

Olsun da olunca ne olacak?

Ak Parti daha önce de seçime girdi ve unutmayın!

Rakibiniz o seçimi 85.000 oy farkla kazandı.

Şimdi ne değişti de “aday bizden olsun” diye diretiyorsunuz?

“Yok efendim tabanı tutamazlarmış” yok efendim “Dört vekil çıkarmışlar, ortakları bir vekil dahi çıkaramamış, bu durumda nasıl Büyükşehir adayı, bir vekil dahi çıkaramayan partiye verilirmiş, mişte miş, mişte miş.”

Bir diğeri görüşmelerden ayağının tozuyla çıkıyor “Çok üzgün olduğunu” yerel basına söylüyor.

Adeta her biri yerel basına demeç verme yarışında.

Sadece Mustafa Savaş istisna.

Ne kadar “Göğüs göğse mücadele verdiklerini” deklare etme çabasındalar.

Bir aday belirlemede bu kadar zorlanan vekillerin Kızılcaköy’de ulusal haber kanallarında haber olan meseleye çözüm aramaları, orada yaşayan sakinlerin yüreğini serinletecek çaba ortaya koymalarını beklemek sanırım “İyi niyet enflasyonu” sahibi olmayı gerektiriyor.

Allah aşkına siz nerenin vekilisiniz?

Niye orada değilsiniz?

Niçin, Kızılcaköy’de mülki idareden bir yetkili yoktu?

Bu devlet sadece jandarma ve polisten mi ibaret?

Güvenlik kuvvetlerini oraya gönderir ve “sorunu çözün!” derseniz olacak olan budur.

Kendi insanlarınıza “jopu, biber gazını” reva görüyorsunuz demek ki.

O nedir öyle?

İnsanların kışta kıyamette, derdini anlatmaya çalıştığı olaya müdahale için gönderilen sayın vali yardımcısı, ağzında bir şeyler yiyerek gayri ciddi tavırlar ve konuşmalarla sorun çözmeye çalışıyor.

Bu insanların hiç mi hatırı yok devlet katında, böyle muamele görüyorlar.

Sayın Valim, sizden rica ediyorum.

Vali yardımcısını açığa alın ve soruşturma açın.

Devlet ciddiyetine yakışmayan “laubali davranışın” hesabını sorun!

Vergi veren, üreten, devlet, asker istediğinde askere oğul veren, bu insanlara sahip çıkın!

Siz ey vekiller!

Seçimler, millete hizmetin kimin eliyle yapılacağını ve sorun çıktığında sorunu kimin çözeceğini belirlemek için yapılır.

Aydınlılar size bunun için oy verdi.

Bırakın şu tatlı su vekilliğini!

Şimdi siz, Aydın’da yaşanan ve ulusal basında haber olan bu konuyla ilgilenmeyerek ne yaptığınızı sanıyorsunuz?

Bu tavrınızı gören Aydınlılar size ve partinize ne diye oy verecek?

Bırakın Cumhur İttifakını kuranlar da işlerini yapsınlar.

Sizden ilinizle ilgili bilgi isterlerse şayet, o bilgiyi verin yeter!

Seçmen kışkırtıcılığı yapmayın!

Size düşen, Genel Merkezlerin aldığı kararın arkasında durmaktır.

Sizin için birinci öncelik, Kızılcaköy’de yaşanan drama engel olmak, yanınıza bürokrasiyi de alarak vatandaşa gitmek, vatandaşın talepleri ve ülkenin menfaati doğrultusunda çözüm üretmektir.

Bu konuda yaptığınız bir çalışma varsa eğer, çıkın millete anlatın!

Millette bunu bilsin.

Unutmayın!

Siyaset lüks salonlarda, parti toplantılarında değil, milletle yapıldığında muteberdir.

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA İNDİR!