Ankara boyutunda MHP’li Ümmet Akın’ın Aydın BŞB’ de Cumhur İttifakı’nın çatı adayı olması kararının yankıları devam ediyor.

Konu basında Cumhurbaşkanı’nın Bahçeli’ye bir jesti olarak ele alındı. Ama taban aynı anlayışta değil.

MHP bu konuda bayram ederken AK Parti’de sular durulmuş değil. Vaziyete bakılırsa kolay kolay sakinleşeceğe benzemiyor.

Büyük kıyamet seçim sonrasında kopabilir.

Çünkü karar bir kesimde “dışlanıyoruz”, hissi uyandırdı.

Konunun seçim sonrasında AK Parti içinde eski vekillerle yeniler arasında karşılıklı suçlamaya ve hesaplaşmaya yol açacağını bu günden söylemek kâhinlik olmaz sanırım.

Dört milletvekili bir büyükşehir adayı bulamadılar da partiyi bu duruma düşürdüler suçlaması bu günden başladı bile.

Bu kararıyla Tayyip Erdoğan seçim sonrası Aydın’da AK Parti’yi yeniden yapılandırmak isteyebilir.

Çünkü o bu kararı alırken sadece MHP’ye bir güzellik olsun diye aldığı söylenemez.

Seçim sonrası muhtemelen bu depremin artçıları da gelecektir.

Ölçünün de seçimlerde alınacak sonuçlar olacağı kesin.

Bazı gruplar göçük altında kalmamak için Efeler başta bazı ilçe belediyelerini kazanmak için varını yoğunu ortaya kayabilir.

Çünkü her ne kadar AK Parti Genel Merkezi tarafından alınan bu karar Aydın’ın üzerinin çizilmesi gibi görülse de bir bakıma çizilen eski tüfeklerin siyasi gelecekleri.

Ankara’ya kararın değişmesi konusunda sosyal medya üzerinden kurulan baskı aslında çatı adayına itirazdan ziyade, partililere ”elimizde büyüttüğümüz parti elden gidiyor, haberiniz olsun,”  uyarısı.

Bir de Reis tarafından cezalandırıldıklarına dair duydukları endişe ve suçluluk duygusu…

Algıyı yok etmede ilk başvurulacak çare ise aday değişikliği istemek…

İleri sürülecek birinci neden Ümmet Akın’la AK Partili seçmen arasında duygudaşlık bağlamında sorun yaşanacak iddiası…

İkinci neden eğer aday iki partinin ortak iradesiyle seçilirse cezalandırılma algısının yok olacağı…

Üçüncü neden ola ki, şapkadan tavşan çıkar ümit ve beklentisi…

İsyan karşısında dört milletvekili Cumhurbaşkanı’na istekleri aktarmak üzere Genel Sekreterlik aracılığı ile Güney Amerika dönüşü hemen sonrası acil görüşmek istediler.

Genel sekreterlik konuyla ilgilenmekle görevli Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’ye yönlendirdi.

Vekilleri dinlemesinin ardında Mehmet Özhaseki sürecin henüz sonlanmadığını, devam ettiğini söylemekle yetinir.

Adayın değişeceği ya da MHP’den bu yönde bir taleplerinin olacağı konusunda bir şey söylemez.

Bu durumda bir eski milletvekilinin söylediği “Haluk Alıcık’ın adı BŞB adaylığı için masada” şeklindeki sözleri gerçeği yansıtmıyor.

Hakkındaki iddialara Haluk Alıcık da tepkili:

“Bu tür söylemlerin “ülkücü kardeşliğinde” bir karşılığı yoktur. Ümmet Başkan bir yıldır büyükşehir adaylığı için emek harcıyor, ter döküyor.

Böyle bir görevi bu saatten sonra bana teklif etseler o nedenle kesinlikle reddederim.

Kaldı ki, bu konuyu dile getiren zevat çok değil, daha bir ay önce Haluk Alıcık Nazilli’ye bile aday olamaz, diyen insandı,” dedi.

Görünen o ki, şayet olacaksa aday değişikliği ancak Devlet Bahçeli-Recep Tayyip Erdoğan arasında yapılacak ikili görüşmede gerçekleşir.

Ortada makul, mantıklı bir gerekçe olmadığı sürece de böyle bir konuyu ne Tayyip Erdoğan masaya getirir ne de Devlet Bahçeli buna rıza gösterir.

Meğer ola ki, olay bir krize yol aça…

Zaten aday değişsin diyenlerin bir kısmının derdi büyükşehirde seçim kazanmak değil Reis katındaki gücünü sınamak, diğerlerinin derdi de kendi çarkını döndürmek.

Geriye ne kalıyor?

Zevahiri kurtarmak…

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA İNDİR!