Değerli okuyucularım, 2020 yılına veda ediyoruz bu veda günlerinde ömrümüzden bir yıl daha gitti.

VİRÜS belası yüzünden bir sürü dostumuzu kaybettik, makamları cennet olsun.

Ülkemiz ve devletimiz maalesef çok zor günler yaşıyor. Bizi yönetenler ve belediyelerimiz de zor günler yaşıyorlar. Ülkemiz FAKİRDİ daha da FAKİRLEŞİYOR insanlar şimdiden gelecek korkusuna girdi.

Çocuklarımız geleceğe maalesef hazırlanamıyorlar. Eğitim sistemi çökmüş vaziyette. Devlet maalesef bu nesli kazanmak için çabalıyor ama olmuyor.

Konuyla ilgili olarak belediyeler bir sürü yardım yapıyorlar Devletimiz de yapıyor ama esas köylerde yaşayan tabii buna şehirde yaşayan fakir aile çocuklarımız internet bağlantısına para bulamadıkları için eğitim alamıyorlar.

Yardımsever Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu’na sesleniyorum, lütfen bu çocuklarımız için İNTERNET BAĞLANTISI için bir şeyler yapın. Kendisi esnafın, fakir fukaranın yardımına koşuyor biliyorum, diyor ki AYDIN’DA HİÇ KİMSE AÇ YATAĞA GİRMEYECEK!

Tamam, anladım değerli Başkan, bu fakir garip guraba çocuklar sırf, İNTERNET BAĞLANTISI OLMADAN EĞİTİM ALMADAN YATAĞA GİRİYORLAR. Lütfen bunlar için bir şeyler yapın.

Bakın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Mansur Yavaş, köylere internet bağlantısı yapıyor siz de yapabilirsiniz.

Sayın Aydın Valim Hüseyin Aksoy sizin de bir çalışma yapmanız lazım, tabii Aydın ilçe belediye başkanları da bir şeyler yapmalı.

***

Değerli okuyucularım, bu haftaki konuğum AK Parti Aydın Milletvekili ve KİT Komisyonu Başkanı Sayın Mustafa Savaş.

Kendisiyle bütçe görüşmelerinden sonra röportaj yaptım.

Sayın Mustafa Savaş, öz be öz Aydınlıdır, kendisi Büyük Menderesin öbür yakasında ÇİNE doğumludur.

Baba adı Ali, Anne adı Nevcihan’dır. Babası Çine Orman Memuru olduğu için Sn. Mustafa Savaş Aydın ormanlarını ve çiftçisini yakından bilir.

Çine’de Fevzi Paşa okulunda, ilkokulu ortaokulu okuduktan sonra İzmir Atatürk Lisesi’nde okudu, üniversite tahsilini Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde bitirmiştir.

1991 Yılında Halk Bankası Müfettiş Yardımcısı olarak Halk Bankası’nda göreve başlamış.

2006 Yılında Nilay Hanım ile evlenmiştir.

Evli 2 çocuk babasıdır. Eşi Nilay Hanım halen bir kamu kurumunda çalışmaktadır.

   

Halk Bankasında ilerleyen yıllarda müfettişlik, şube müdürlüğü, daire başkanlığı gibi farklı kademelerde görevler üstlenmiştir.

2001 Türkiye ekonomik krizi sonrasında Halk Bankası'nın yeniden yapılanması aşamasında Genel Müdür Yardımcılığı görevine getirilmiştir.

Bankanın sigorta şirketinin Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlendi.

2002'den 2009'a Risk Yönetimi ve İç Kontrol Genel Müdür Yardımcısı,  2009-2010 döneminde Risk Takip ve Tasfiye Genel Müdür Yardımcısı, 2010-2011 döneminde Bireysel Krediler Genel Müdür Yardımcısı, 2011'de Mevduat ve Nakit Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı ve 2011'den siyasete ağırlık verdiği 2014 yılına kadar da Finansal Yönetim ve Planlama Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı.

Mustafa Bey, 2021yılı Bütçesini hazırlayan kişilerden birisiniz… 2021 Bütçesi için neler söyleyeceksiniz?

Ahmet ağabey, “Bütçeden en büyük payı geçmiş yıllarda olduğu gibi Milli Eğitim Bakanlığımız alırken sağlık yatırımlarımız ciddi oranda artış gösterdi.

Aziz milletimize en iyi kamu hizmetlerinin sunulması için hazırlanan bu bütçe ile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, eğitim, sağlık, adalet ve güvenlik başta olmak üzere enerjiden tarıma, ulaştırmadan sanayiye her alanda elde ettiğimiz kazanımlarımıza yenilerini ekleyeceğiz.

Küresel bir sorun haline gelen Kovid- 19 salgını sebebiyle zor bir sene geçirdik.

Ancak, devletimizin tüm imkânlarını seferber ettiği bu dönem sonrası, ekonomimizin sağlam ve öngörülebilir adımlarla ilerlemesini temin etmek misyonuyla 2021 Yılı Bütçesi oluşturulmuştur. Küresel bütün bu zorluklara rağmen aziz milletimizle el ele verip 2023, 2053 ve 2071 Türkiye’sini inşa etmekte kararlıyız.

Bankacılık döneminden ötürü sizin devleti ve ticaret dünyasını tanımanız size politikada kolaylık sağladı mı?

Tabii, her zaman ifade ettiğim bir şey var. Aydın’ımızın gelişen, büyüyen, kalkınan Türkiye’den daha fazla pay almasını istiyoruz. Tarım, turizm, sanayi, eğitim daha birçok alanda şehrimizin bu potansiyeli var ve bu güzel şehir bunu fazlasıyla hak ediyor.

Bunun için de her fırsatta reel sektör ile irtibata geçtik.

Yatırım güven ister. Bankacılık geçmişimizden dolayı gerek bürokratlarımız gerekse de iş insanlarımızın teveccühünü her zaman yanımızda hissettik. Özellikle Organize Sanayi Bölgelerimizde bu yatırımları görmemiz mümkün.

Yeter mi elbette hayır. Daha fazla yatırımı ilimize çekmek için görüşmelerimizi devam ettiriyoruz.

TBMM’deki komisyon başkanlığınızı anlatır mısınız biraz?

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın takdiri, milletvekili arkadaşlarımızın da desteklemesiyle ikinci dönem KİT yani Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu Başkanlığı görevini yürütmekteyim.

Ben öncelikle kısaca KİT Komisyonu ne iş yapar ondan bahsedeyim.  KİT'ler, 3346 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile Fonların Türkiye Büyük Millet Meclisince Denetlenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından denetlenmektedir. Kanunla sermayesinin yarısından fazlası devlete ait olan kamu kuruluş ve ortaklıklarının denetimlerini gerçekleştirmek üzere 35 üyeli Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu kurulmuştur.

KİT Komisyonu, denetlenecek kuruluşların durumunu, ulusal ekonomiye faydalı olabilmeleri için ekonominin kuralları ve ekonomik gerekler dâhilinde, verimlilik ve kârlılık ilkeleri doğrultusunda yönetilerek kuruluş amaçlarına ulaşmalarını teminen, faaliyetlerini mevzuata, uzun vadeli kalkınma planına ve planın uygulama programlarına uygunluğu yönünden denetlemektedir.

İlgili yılın denetim programında yer alan tüm kuruluşların denetlenmesi için yılda ortalama 35 alt ve 25 üst olmak üzere toplam 60 toplantı yapılmaktadır.

Özetle, yoğun bir çalışma tempomuz var. Bu tempoda hem ilimizi ihmal etmeden hem de komisyon faaliyetlerini aksatmayacak şekilde programlarımızı yapıyoruz.

Mustafa Bey, Aydın politikasına dönersek Aydın’da 4 milletvekili çıkarma başarınız varken Aydın Büyükşehir’de 2 dönemdir büyükşehir başkanı seçilemediniz. Aydın AK Parti teşkilatının sizi anlatamadığı düşünüyor musunuz?

Siyaset her şeyden önce bir ekip çalışması gerektirir. Fedakârca, kardeşlik ruhuyla hareket etmeyi gerektirir.

Ben 2 dönemdir, teşkilatımın desteği, kıymetli hem şehirlerimin takdiri ile bu güzel şehrimize milletvekili olarak hizmet ediyorum.

Toplam 6 seçim geçirdim. Her seçimde de teşkilatımın tam desteğini gördüm. Milletvekili seçimlerinde 4 vekil çıkarmamız şüphesiz teşkilatımızın çalışmalarıyla oldu. Yerel seçimlerde de oyumuz sürekli yükselen bir seyirdeydi. Bu bir yarış. Seçimlerde sahadayken sen, ben yok biz olarak çalışıyoruz.

Özellikle şunun altını çizmek istiyorum. Teşkilat güçlü ise parti güçlü, parti güçlü ise devlet güçlüdür. Türkiye’nin en büyük teşkilatını sahip olmanın gururunu yaşıyoruz. AK Parti Aydın Teşkilatımız da bu gücün en önemli parçalarından birisi. Ben bu vesileyle buradan bir kere daha tüm teşkilat mensuplarımıza teşekkür ediyorum.

Mustafa Bey, Sayın Çerçioğlu ile yaptığınız sert politikadan vazgeçip kendisiyle görüşeceğinizi tebrik edeceğim ifadesini kongrelerde söyleyerek dikkatleri üzerinize çektiniz. Neden politika değişikliğine gittiniz ve aradan 4 ay geçmesine rağmen hala kendisiyle niye görüşmüyorsunuz, size randevu mu vermedi?

Birincisi, bugüne kadar hiçbir zaman sert politika anlayışını benimsemedim. Beni tanıyanlar bilir. Her zaman ılıman bir şekilde, ortak görüş etrafında birleşmenin çabası içindeyimdir. İş hayatımda da bu böyle oldu. Siyasetin bireylerin güç savaşları için değil toplumun yararı için yapılması gerektiğini savunuyorum. Bizi bu görevlere getirenlerin vatandaşlarımız olduğunu unutmamalıyız. Bu bilinçle de hizmet ederken isimleri değil Aydın’ımızın, hemşerilerimizin faydasını ön planda tutmalıyız.

 Bunun için de Büyükşehir Belediye Başkanımıza, valimizin, milletvekillerimizin, ilçe belediye başkanlarımızın ve ilgili bürokratlarımızın da bulunacağı ortak bir masada oturup şehrimizin için nerede, ne eksik var, neler yapabiliriz sorularını konuşmak adına bir çağrıda bulunmuştum.

Bu çağrım da bakidir. Öte yandan, evet kendisine bir ziyaret de planlıyorum. Pandemi sürecinin getirmiş olduğu aksaklıklar, Genel Kurul çalışmaları, komisyon toplantıları ve bütçe görüşmelerinin yoğunluğu sebebiyle henüz bu ziyareti gerçekleştiremedik. İnşallah ilk fırsatta bu ziyaretimizi gerçekleştirmeyi planlıyorum.

Sayın Mustafa Savaş, Aydın’da AK Parti iktidarı çok büyük yatırımlar yapıyor. Aydın - Denizli Oto Yolu, DSİ Sarıçay, İkizdere Barajları, Aydın Şehir Hastanesi, arıtmaların yapımı için DSİ ile protokol imzalandı. Tüm bu çalışmalar ve diğer yatırımları anlatır mısınız?

Tabii yukarıda ismi geçen yatırımlarının her biri ni uzun uzun anlatmak mümkün.  Sualinizde sorduğunuz tüm konular bizim övünç kaynağımızdır her şey Aydınlı Hemşerilerimizin daha müreffeh yaşamaları içindir,

AK Parti İktidarı Aydın halkımızın hizmetindedir. Her biri Aydın’ımıza değer katacak, hemşerilerimizin yararına olacak çok ciddi yatırımlar. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 18 yıldır, yalansız, hizmete dayalı siyaset anlayışımızla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Şehrimize değer katacak yatırımları yapmaya devam edeceğiz.

Aydın tarımı ve çiftçisi için neler yapıyorsunuz? Zeytinyağı, pamuk, hayvancılık destekleri için neler söyleyeceksiniz?

Her zaman söylemekten gurur duyduğum ancak sorumluluğunu da unutmamamız gereken bir şey var. Hamdolsun meyvesinden sebzesine birçok ürünü bereketli topraklarımızda yetiştirme imkânına sahibiz. Bunun için Allah’a ne kadar şükretsek az. Bir ürünün hasat döneminin sonuna gelirken, farklı bir ürünün hasadına başlıyoruz.

Pandemi sürecinde de anlaşıldı ki tarımsal üretimde en önemli noktalardan biri kendine yeterlilik.

Hamdolsun bizim kendimize de yetecek ihracata da elverişli ürünlerimiz fazlasıyla mevcut. İncir ihracatında dünya lideriyiz. Ancak ilimizde yüksek üretim ve ihracat potansiyeline sahip birçok ürünümüz var. Bu ürün çeşitliliğimizin avantajını, tarımı ileri teknolojiyle destekleyerek rahatlıkla sağlayabiliriz.

Çok verimli tarım arazilerimiz bulunmakta. Bu arazilerimizi koruyucu politikalarımızı geliştirecek, çiftçilerimizin yerinde tarımsal üretimini destekleyici uygulamalara yönelik tedbirlerimizi devam ettireceğiz. İlimizdeki ürün kalitesini iyileştiriyor ve her geçen gün tarımsal sanayiyi geliştiriyoruz. Aydın’ımızdaki modern tesislerin sayısını arttırmak için yatırımcıları çekecek girişimlerimiz var. Çiftçilerimizden gelen talep ve önerileri de bu konuda dikkate alıyoruz. İnanıyorum ki tarımın artan önemi, mevcut sorunların çözümünde de kilit rol üstlenecektir.

Tarımda gelişimi ve dönüşümü yakalayabilen, geleceğin söz sahibi olacaktır. Ümit ediyoruz ki; Türkiye, dünyada; Aydın ise Türkiye’de tarımsal üretimde bu söz sahibi iller arasında yer alacaktır.

Aydın jeotermalin başkenti… Jeotermal ile ilgili olarak Aydın halkı çok şikâyetçi jeotermal firmaları için neler söyleyeceksiniz? Jeotermal kuyuları Aydın ovasını sarmış vaziyette, jeotermal gerçekten Aydın ilinin havasını suyunu toprağını kirletiyor mu? Bu milli enerjiye sahip çıkıyor musunuz?

Ahmet Ağabey, hemşerilerimizim sağlığına, bereketli topraklarımızın verimliliğine olumsuz etki yapacak herhangi bir durum söz konusu olsaydı eğer herkesten önce biz karşı dururduk.

Kamuoyunda yaratılmaya çalışılan olumsuz bir hava var. Ancak bu karşı çıkışında temelinde herhangi bir bilimsel rapor yok. Aksine jeotermal enerjinin, temiz, yenilenebilir ve sürdürülebilir bir enerji kaynağı olduğu ortada.

Muhalefet maalesef Aydın’ımızda da ülke genelinde de vatandaşın hayrına ne varsa karşı çıkan bir tutum içerisinde. Biz elimizde böyle bir kaynak varken neden kullanmayalım?

Jeotermal gibi eşsiz bir zenginliğimiz daha var. Hep diyorum bizim belki petrolümüz yok ama eşsiz jeotermal kaynaklarımız var. Bunu da nitelikli tarımda, kentin ısıtılmasında, turizmde ve yenilenebilir enerjide kullanmakta kararlıyız. Tarımsal alanlarımıza ve güzel doğamıza zarar verecek her türden yanlış uygulamanın da karşısında yer alacağız.

Jeotermal enerjiye yönelik yapılan eleştirilerde, objektif ve sağduyulu olmaya davet ediyorum.

Dediğim gibi devletimiz, zaten gerekli yönetmelikler çerçevesinde bu enerji kullanımına müsaade ediyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanımız geçtiğimiz aylarda jeotermal enerji tesisleri ile ilgili mevzuat değişikliği ile Jeotermal Enerji Santralleri, Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği kapsamına alındığının bilgisini paylaştı. Adnan Menderes Üniversitemiz bünyesinde Jeotermal Enerji Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürlüğü aktif hale getirildi.

Akademisyenlerimiz, bilim insanlarımız konuyla ilgili çalışmalar yapıyor ve raporlar objektif bir şekilde kamuoyuyla paylaşılıyor.

Vatandaşlarımız müsterih olsunlar, yalan bilgilere itimat etmesinler lütfen.

Biz bu güzel şehrin zararına olacak hiçbir işe adım atmayız.

Organize sanayii bölgeleri için düşüncelerinizi anlatır mısınız?

Organize Sanayi Bölgelerini son derece önemsiyorum. Benim her zaman üzerine basarak ifade ettiğim bir şey var. Kalkınma yerelden başlar. Bu noktada da OSB’lerin payı inkâr edilemez bir gerçek.

Sizlerin de bildiği gibi ilimizde Astim, Umurlu, Çine, Nazilli, Ortaklar, Söke, Buharkent olmak üzere yedi farklı OSB mevcut. Biz hassaten üretimi çok önemsiyoruz. OSB’ler ise üretimin, ilimize katma değer sağlamasının en önemli araçlardan biri.

Üretimin sanayiyle belli bir düzen içerisinde buluştuğu OSB’ler sayesinde farklı sektörden işletmeler bir araya geliyor, işletmelerin verimlilik düzeyi artmış oluyor.

Aynı zamanda yatırımcılarımıza sağlanan teşviklerle, yatırım avantajlarıyla daha fazla işletme açılmasına vesile oluyor. Bu işletmelerle tabii istihdam oranlarımız da artıyor. Bakınız şu an için on bine yakın vatandaşımız buralarda istihdam ediliyor. Ayrıca ilimizde kentleşmeye de aynı doğrultuda olumlu etkileri olan OSB’lerle fiziki ve sosyal altyapının da gelişmesi sağlanıyor. OSB’lerdeki işletme sahibi firmaların sayısı arttıkça vergi gelirlerinde de artış sağlanıyor. 

İki hususu çok önemsiyoruz. İlimizin üretim kapasitesini arttırmak bu üretimi sanayiyle buluşturmak. Bizlerin de üzerinde önemle durduğu OSB’ler ile bunu başaracağımıza inanıyorum.

AK Parti olarak 2002 yılından bu yana ilimiz için 7,8 milyar TL tutarında 639 adet Yatırım Teşvik Belgesi düzenledik. İhracatımız 3,9 kat arttı. İnşallah farklı sektörlerdeki yatırımcılarımıza verilen desteklerle ilimizin dış ticaret hacmindeki artışını da sürdüreceğiz. Pazardaki çeşitlilikle hem üreticimizin hem tüketicimizin yararına olacak işlere hep birlikte imza atacağız.

Burada tabii, OSB’lere altyapı hizmetlerinin sağlanmasında, yerel yönetimlere de görevler düşüyor. Yerel yönetimlerin de desteği ile OSB’lerimizi daha işlevsel hale getirebilmeliyiz. OSB’lere alan açılması hususunda Büyükşehir Belediyesine de büyük görev düşüyor.

Aydın Çıldır Havalimanı uçuşlara açılacak mı? Aydın hızlı treni için çalışmalar var mı? Aydın-Çine demiryolu ve Milâs-Bodrum demiryolu yapılacak mı?

Çıldır Havalimanı gündemimizde tabii. Ancak şunu da belirtmek istiyorum. Küresel bir salgın ile karşı karşıyayız. Bu durum havayolu taşımacılığını da etkiledi. Bakanlık nezdinde de girişimlerimize devam ediyoruz.

Biz havalimanı isteğimizden asla vazgeçmeden, konunun sıkı takipçisiyiz. Bu isteğimizi de gerçek bir ihtiyaç olduğu için her fırsatta yineliyoruz.

Diğer illerde var; bizde niye yok düşüncesiyle değil ilimizin gerçek bir ihtiyacı olduğu için havalimanını istiyoruz.

Bu gerçeğin farkında olarak, koordinasyonlarımızı sürdürmekteyiz. İnşallah en kısa zamanda hemşerilerimize güzel haberler vermeyi umuyoruz.

Aydın hızlı treni için çalışmalarımız devam ediyor.

Demiryolu ulaşımının ilimizde yaygın olarak kullanıldığını gözlemliyoruz. Bu ulaşım yolunu daha konforlu hale getirmeliyiz. Aydın-Çine demiryolu keza aynı şekilde. İlimiz coğrafi konumu itibarıyla kara, deniz, demir ve hava yolu ulaşımı açısından oldukça elverişli. Bu avantajımızı tarımı, ticareti, sanayiyi, eğitimi, turizmi canlandıracak şekilde kullanabilmeliyiz.

Aydın Afrodisias ve diğer ören yerlerinin Adnan Menderes Üniversitesi Arkeoloji Bölümü yerine örneğin Tralleis kazısını Erzurum üniversitesi, Nysa antik kentinin arkeolojik kazısını Ankara Üniversitesi yapıyor. ADÜ Arkeoloji Bölümü bundan çok şikâyetçi ne diyorsunuz?

Türkiye’deki tüm üniversiteler bizim üniversitelerimiz, üniversitelerimizde çalışan öğretim üyelerimiz bizim öğretim üyelerimiz. Genel bir değerlendirme ile işlevsel bir problem görmüyorum ancak, kazılarımız Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da çalışmaları ile 12 aya yayılan bir anlayışla yürütülüyor. 12 aya yayılan bir kazı çalışmasının yerinde yönetim anlayışıyla idare edilmesi mutlaka pratik bir fayda taşıyacaktır.

Dolayısıyla Aydın’ımıza misafir gelen öğretim üyelerimiz arzuladığımız gibi 12 aylık kazı periyodunda bir planlama gerçekleştirebiliyorlar ise ideal olan budur. Diğer taraftan sadece yılın belli bir döneminde icra edilen kazı çalışmasından üretilen fayda sınırlı olur.

Bu durumda kazı çalışmalarının Adnan Menderes Üniversitemizin öğretim üyelerince yürütülmesinde fayda görürüz.

Kaldı ki üniversitemizin öğretim üyeleri kazı başkanlıklarına talip iseler bu konuda gerekli inisiyatifi hem tereddüt etmeden hem de büyük bir memnuniyetle alırız.

Aydın turizmi için çalışmalarınız var mı, bu pandemi dönemi nasıl atlatılacak?

Kültür ve Turizm Bakanlığımız, yerel de ise İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz ’ün çalışmalarıyla Aydınımızda pandemi dönemi turizm sezonunu gayet güzel istatistiklerle tamamladık.

2019 yılında ilimizi yaklaşık 1 milyon 600 bin turist ziyaret etti. Pandemi döneminde ise 1 milyon 400 bin civarında turist ağırladık. Otellerimizde doluluk oranı % 60-%70 civarlarında gerçekleşti. Otelini açan işletmecilerimiz pişman olmadılar. Bu bir başarıdır. Yılların birikimiyle inşa edilen turizm lokasyonu itibarının faydasını gördük. Didim ve Kuşadası ilçelerimiz pandemide tercih edilen destinasyonlardan oldu. Bu açıdan mutluyuz.

Bununla beraber turizmin alternatif temalarla çeşitlendirilmesi bu günün şartlarında bir tercih değil, bir zorunluluk. Bu yarışta geri kalan iller, ülkeler büyük bir fırsat kaçıracak. Bu açıdan ise turizme yönelik hedeflerimizi birkaç başlık altında da değerlendirebiliriz.

Aydınımızda özellikle kültür turizmi ve gastro turizm noktasında İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzün yürüttüğü çalışmalar var. Antik kentlerimizin tesisleştirilmesi, gastro turizmi öne çıkaracak uygulamaların, etkinliklerin üretilmesi ve duyurulması çalışmaları planlanıyor. Bu çalışmaları takip ediyor ve destekliyoruz.

Yaşlı dostu turizm burada yine önemli bir başlık.

Yurtiçinde ve yurtdışından yaşlılarımızı Aydın’a getirip burada turizme çok büyük bir girdi sağlamalıyız. İlimiz havası, suyu, güneşi, dört mevsim can cana katan güzelliğiyle yaşlılarımız için de öncelikli tercih yeri olacaktır.

Spor kulüpleri için kamp dönemlerini ideal bir ortamda geçirmek önemli. Kamp için farklı illeri tercih eden yaklaşık 2500 spor kulübü var.

Aydın’ımız da bu potansiyele sahip. Daha önce de ifade etmiştik. Biz bu pazara dâhil olmak için tesisleşme eksiklerimizi hızla gidermeliyiz.

Burada sağlık turizminin öneminin de altını çizmek istiyorum. Yine jeotermal enerjiye dikkat çekeceğim. Jeotermal enerjiyi kaplıca gibi sağlık turizmine kapı açacak fırsatlara dönüştürmeliyiz. Bakınız geçmişten bugüne bir nevi doğal fizyoterapi olarak kullanılan bu yönteme eminim ki gerek yerli gerekse de yabancı turistin ilgisi çekecektir. Bu tesislere tedavi amaçlı gelenlerin ortalama kalış süreleri 15 - 20 gün arasında. Bu süre zarfında elbette ki ilimizin ve ilçelerimizin esnafından çiftçisine kazanımlar sağlanacaktır. Jeotermal tesislerinin aktifleştirilip daha yaygın hale getirilmesi konusunda bizlerin de girişimleri devam ediyor. Ancak ben yerel yöneticilerimizin de destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. İlimizde bu potansiyelin değerlendirilmesi için; termal gerekli arsa temini önemli. Valilik, kaymakamlıklar, belediyelerin ortak hareketi gerektiğinde bakanlıklarımızdan sağlanacak finansal destekleriyle sağlık turizmi, jeotermal turizm amaçlı bu tür tesisleri kurup işletebilmeliyiz.

Aydın Büyükşehir Belediyesi için düşünceleriniz nelerdir?

Bir şehrin kalkınmasında yerel yönetimlerin rolü çok önemli. Aydın her anlamda bu hizmetten çok daha fazlasını hak ediyor. Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne de bu anlamda önemli bir görev düşüyor. 

Sayın Mustafa Savaş, Aydın AK Parti teşkilatı özellikle AK Parti iktidarında muazzam işler yapılmasına rağmen kentte bir afişi bile yok. Konuyla ilgili yorumunuz nedir?

Muhalefet hemen her konuda doğru ya da yanlışlığına bakmaksızın yorum yapıyor. Biz tabiri caizse polemik çıkarma derdinde değiliz. İşimize bakıyoruz. Zaten vatandaşlarımız da kimin ne yaptığını görüyor.

Öte yandan teşkilatımız da çevre bilinci hassasiyetiyle sosyal medya çalışmalarına ağırlık vermiş durumda.

Önümüzdeki seçimlerde Aydın Büyükşehir Belediyesi başkan adayı olmayı düşünür müsünüz? Buna net cevap verir misiniz?

Önemli olan hangi sıfatlarda olduğumuz değil; hemşerilerimize, şehrimize hangi hizmetleri getirdiğimizdir.

Adaylık konusunda da benim herhangi bir yorumda bulunmam doğru değil. Karar verici olan büyüklerimiz ve vatandaşlarımızdır. Ben sadece Aydın’ın bir evladı olarak şehrime faydalı olmanın çabası içinde olacağım.

Bu röportajımızda bana zaman ayırdığınız için teşekkür ederim son sözlerinizi alabilir miyim?

Bana bu imkânı tanıdığınız için esas ben teşekkür ediyorum.

Başka Aydın’ımız yok. Herkesi bu bilinç ve sevgiyle çalışmaya davet ediyorum. Sizlerin de bildiği ortak bir ifade ile sözlerimi tamamlamak istiyorum.

Gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü olan ilimiz için hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız.

Çünkü bu şehir ve hemşerilerim bunu fazlasıyla hak ediyorlar.