Ancak, AB ülkelerinde Türkiye"nin bir gün AB üyesi olacağına inananların oranı yüzde 54 iken, Türkiye"de yüzde 28.

ABD"nin önde gelen düşünce kuruluşlarından German Marshall Fonu"nun son hazırladığı “Transatlantik Eğilimler” isimli araştırmanın 2009 sonuçları, Avrupa Birliği (AB) süreci konusundaki kaderci ve karamsar yaklaşımın sürdüğünü ama üyeliğe desteğin 2009"da yüzde 42"den 48"e yükseldiğini gösteriyor. Daha çarpıcı olan, AB"ye güvensizlik meselesi. AB ülkelerinde, Türkiye"nin bir gün AB üyesi olacağına inananların oranı yüzde 54"leri bulurken, Türkiye"de buna inananlar yüzde 28"de kalıyor. Bu açıdan bakıldığında, “Türkiye kiminle daha sıkı işbirliği yapmalı” sorusuna verilen cevapların ilk sırasında yüzde 43 ile “tek başına hareket etmeli” seçeneğinin yer alması hiç de şaşırtıcı değil.
İşte araştırmanın ortaya koyduğu çarpıcı sonuçlar:

Türkiye"nin Avrupa Birliği"ne üyelik hedefine rağmen Türk halkı arasında AB ile daha sıkı işbirliği yapılmasını isteyenlerin oranı sadece yüzde 22.

Irak, Filistin gibi sorunlarda son yıllarda Türkiye"de görülen yüksek duyarlılığa rağmen Ortadoğu ülkeleri ile daha sıkı işbirliği isteyenlerin oranı da yüzde 10"da kalıyor.
Türkiye AB üyesi olur mu

Türkiye"nin bir gün AB üyesi olacağına AB ülkeleri Türkiye"den daha fazla inanıyor. Bu oran AB içinde yüzde 54 iken Türkiye"de yüzde 28.

Avrupalılar Türkiye"nin üye olacağına inanıyor. Ancak bunun iyi olduğunu düşünen Avrupalılar"ın oranı yüzde 20. AB"ne girmenin iyi olduğunu düşünen Türklerin oranı ise yüzde 48.

Türkiye Batı"nın bir parçası olacak kadar Batılı değerlere sahip olduğunu düşünen ülkeler açısından sürpriz yok. Türkiye"nin AB üyeliğine desteği bilinen ülkelerin başında yüzde 51 ile Romanya, yüzde 41 ile İspanya, yüzde 40 ile İngiltere ve yüzde 39 ile ABD geliyor. Türkiye"nin Batılı değerlere sahip olduğunu düşünen Almanların oranı yüzde 20, Fransızların yüzde 28, Hollandalıların ise yüzde 33. Dikkat çekici olan, Türkiye"nin Batılı değerlere sahip olduğunu düşünen Türklerin oranının da yüzde 34 olması. Yani, bize kuşku ile bakanlardan çok farklı durumda değiliz.

Avrupa Birliği ile müzakerelerinin başlatılması için yoğun çalışmanın yürütüldüğü 2004"de Türk halkının üyeliğe desteği yüzde 78 iken, bu destek 2005 yılında yüzde 40"a kadar düşmüştü. 2008"de hafif bir oynama ile yüzde 42"ye çıkan destek, 2009"da yüzde 48"e yükseldi.

Uzmanlara göre son iki yılda Avrupa Birliği"ne tekrar yönelimin arkasında iç siyasette yaşanan sorunlar var. Siyasi istikrarsızlıktan kaygı duyan Türk halkı, acil durumlarda Avrupa Birliği"ni bir çıkış yolu olarak algılıyor.

NATO"nun gerekli olduğunu düşünen Türklerin oranı 2004 yılında yüzde 53 iken 2007"de sert bir düşüşle yüzde 35"e geriledi. Bu oran 2009"da da değişmedi.

Azalan desteğin Türkiye"nin öncelikli tehdit olarak algıladığı terör konusunda NATO"dan beklentiler ile ters orantıda olduğu belirtiliyor.
Afganistan"a askere hayır

Afganistan"a daha fazla asker gönderilmesini isteyen Türklerin oranı yüzde 27"de kalırken, ekonomik desteğin artırılmasını tercih edenlerin oranı yüzde 40.

Türkiye"nin de içinde değerlendirildiği Avrupalı 11 ülkenin ortalamasında Afganistan"a ek asker yerine ekonomik yardım gönderilmesini isteyenler yüzde 57.

Türk halkının “yumuşak güç” (soft power) yaklaşımını benimseme konusunda AB"ye yaklaştığı yorumu yapılıyor. HÜRRİYET