Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Batı Şeria'da, Ramallah'taki resmi konutu Mukata'da 100 dolayında İsrailli siyasetçi, gazeteci ve aktivistle bir araya geldi.

Ramallah'ta Abbas ile toplantıya katılanlar arasında İsrail İşçi partisi eski başkanlarından ve halen de İşçi partisindeki çöküşü durdurmak için yeniden partinin başına geçmesi istenen Amram Mitzna, İsrail parlamentosunun (Knesset) soldaki partilerinden Meretz'in başkanı Haim Oron, Meretz'in eski milletvekillerinden Zehava Gal-On, Likud ve İşçi partili milletvekilleri, aşırı dinci Yahudi gazetecilerin de bulunduğu basın mensupları yer aldı.

Cenevre İnisiyatifi adlı barış organizasyon tarafından düzenlenen toplantıda Abbas, İsrailli konuklarına, barışın mümkün olduğunu ve daima barışa bağlı olduklarını söyledi. "Biz barışı tamamlamaya, 1967 yılı sınırlarına dayalı devletimizi kurmaya hazırız" diyen Abbas, bunun için toprak takasını, güvenlik konularını ve hatta, devletin ilanından sonra bir süre üçüncü bir tarafın topraklarındaki varlığını da kabul ettiklerini söyledi. Filistin lideri, Mısır ve Ürdün'ün de buna olumlu baktıklarını ifade ederken, "Bunu size anlatıyorum. Çünkü artık biz müzakerelerde başlangıç noktasına dönmeyi kabul etmeyeceğiz ve 1967 yılı sınırlarından da vazgeçmeyeceğiz" dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerinde inşaat yasakları eğer devam etmez ise doğrudan görüşmelerde bir ilerleme olmayacağını söylediğinde, Netanyahu'nun kendisine bir mazeretler listesi sunduğunu kaydeden Abbas, "Bu bizim, Başbakan'ın Kudüs'teki ikametgahında son toplantımız oldu" dedi.

Abbas, Netanyahu'nun kendisine "Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerindeki inşaat yasağı ile ilgili moratoryumu uzatamayacağını; çünkü böyle bir karara gitmesi halinde, hükümetinin düşeceğini söylediğini" de belirtti.

Abbas, Washington'da Eylül ayında yapılan ABD Başkanı Barack Obama ile son üçlü zirveden önce, Amerikalılar'ın "Netanyahu'nun inşaat yasağına devam edeceği" yolunda söz verdiklerini, ancak bunun gerçekleşmediğini söyledi.

Amerikalılar'ın iki hafta önce Netanyahu'yu, yerleşimlerde inşaat yasağının devamına ikna etmekte başarılı olamadıklarını da söylediklerini anlatan Abbas, "Bize tekrar doğrudan müzakerelere girmemizi söylediler. Bizse, inşaat yasağı olmaz ise olmaz dedik. Şimdi Amerikalılar'ın ne söyleyip ne yaptıklarını görmelerini bekliyoruz. Ama, yine de sonuçta biz barış istiyoruz. Barış, yerleşimlerden de çok önemlidir. Kilit konulara da çözümler bulmaya hazırız" diye konuştu.

Ehud Olmert dönemindeki müzakereleri de gündeme getiren Abbas, Dökme Kurşun operasyonu başladığında da müzakereler için Washington'a gitmek istediklerini, ancak eski Başbakan'ın danışmanının (Şalom Turgeman) savaş gerekçesiyle gidemeyeceklerini söylediğini belirtti. Abbas, "Biz de dedik ki, bizim protesto edip gitmememiz gerekir, sizin değil. Biz hala (Washington'a) gitmek istiyoruz. Ama o kabul etmedi. Ondan sonra da her şey geride kaldı. Olmert ile aramızdaki müzakerelerin gerçek hikayesi budur" dedi.

-"TORUNLARIM BARIŞ İÇİNDE YAŞASIN"-

Filistin Devlet Başkanı Abbas, Batı Şeria'daki Filistinliler'in son 4 yılda büyük değişim gösterdiğini de belirtirken, "Gördünüz, biz şiddet ve terör kültürünün yerine barış kültürünü yerleştirdik. Artık daha fazla kan dökülmesini istemiyoruz. Benim 8 torunum var. Onların barış ve güvenlik içinde yaşamasını arzu ediyorum" dedi.

İsrailli konuklarından barış konusunda yardımcı olmalarını da isteyen Abbas, "Bu fırsatı kaçırmak istemiyoruz. Siz de bizim bu fırsatı kaçırmamamıza yardımcı olun" dedi.

İsrail İşçi Partisi eski lideri Amram Mitzna ise, her iki tarafın da Amerikalılar'a "öteki tarafın suçlu olduğunu ispatlamaya çalıştığını" ifade etti. Mitzna, "Liderler oturup konuşmalı. Ben İsrail hükümetini temsil etmiyorum. Hükümetin yaptıklarıyla ilgili söyleyecek pek çok şeyim var. Ama bunun ne zamanı, ne de yeri burası. Ama problem şu ki; her iki taraf da barışın herkesin çıkarına olduğunu yeterince anlamıyor" dedi.

Mitzna, Abbas ile toplantı sonrasında ise, Netanyahu hükümetinin barış sürecindeki tavrını eleştirdi ve "Bu hükümet bizi onlarca yıl geriye götürdü" ifadelerini kullandı.

Mitzna ayrıca, yeniden politikaya dönüp dönmeyeceği yolundaki kararını önümüzdeki 2-3 ay içinde vereceğini de belirtti.

Filistinli siyasetçilerden Hanan Aşravi ise, "her iki taraf arasında sadece fiziki değil, aşılmaz bir duvar bulunduğunu" ifade etti.

Aşravi, "Eğer İsrailliler'in çoğunluğu barıştan yanaysa, barışı destekleyen bir hükümeti ortaya çıkarmaları gerekiyor. Abbas da bazen halkın hoşuna gitmeyen kararlar alıyor. İsrail böyle durumlarda zayıf olduğunu söylüyor ama, niye olduğunu açıklamıyor" diye konuştu.

A.A.