Boğaziçi Üniversitesi Deprem Araştırma Enstitüsü eski Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, "Türkiye'de yılda bir defa 6 ile 6,9 büyüklüğünde bir deprem olması gerekirken 1 Mayıs 2003'ten bu yana 6'nın üzerinde bir deprem yok. Bu da beni rahatsız ediyor.



Ama Türkiye'nin bir yerinde bu büyüklükte bir deprem olacak." dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Kızılay tarafından Erzincan'da düzenlenen 'Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projesi' kapsamında müftülük konferans salonunda düzenlenen toplantıya katılan Prof. Dr. Mete Işıkara, vatandaşlara deprem anında yapılması gerekenleri anlattı. Programda gazetecilerin 'Zaman zaman Türkiye'de deprem olacak açıklamaları var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?' sorusuna Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, "Türkiye bir deprem ülkesi ve Türkiye'nin her zaman her yerinde deprem olabilir. Bizim buna alışmamız lazım. Olacak mı sualini sormak yerine olacak gerçeğini kabul etmek lazım. Tekirdağ açıklarında 4,1 büyüklüğünde bir deprem oldu. Bu tip depremler Marmara'da olabilir. Geçtiğimiz günlerde Erzurum'da oldu. Dolayısıyla bu büyüklükte depremler o kadar çok oluyor ki Türkiye'de, ama bir yerleşim yerine yakın olduğu zaman haber oluyor. Türkiye'de yaşayan vatandaşlar olarak şunu kabul etmemiz lazım ki Türkiye'nin her zaman her yerinde deprem olabilir." diye cevap verdi.

Gazetecilerin '6 ya da 7 şiddetinde deprem bekleniyor?' mu sorusuna ise Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, "Türkiye'de yılda bir defa 6 ile 6,9 büyüklüğünde bir deprem olması gerekirken 1 Mayıs 2003'ten bu yana 6'nın üzerinde bir deprem yok. Bu da beni rahatsız ediyor. Ama Türkiye'nin bir yerinde bu büyüklükte bir deprem olacak. Ancak neresinde ve ne zaman bilmiyoruz. Tüm toplumun şunu bilmesi gerekiyor. Bilim bir depremin ne zaman olacağını söyleyemiyor ama nerede ve ne büyüklükte olacağını söyleyebiliyor." dedi.

Gazetecilerin nerede olacağı konusunda sorusu üzerine ise Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, "Kuzey Anadolu fay hattı üzerinde olabilir. Doğu Anadolu fay hattı üzerinde olabilir. Ege fay hattı üzerinde olabilir. Çünkü o kadar deprem üreten odak var ki, dolayısıyla yüzde 98 her an bir deprem riskine sahip olan bir ülkede 'deprem olacak mı?' sualini sormamamız gerekiyor." diye sözlerini tamamladı.