Marmara Denizi’nde meydana gelen 5.2’lik deprem başta İstanbul olmak üzere bölgedeki şehirlerde hissedildi. Prof. Görür uyardı: Marmara gerilim altında, çatırdıyor. Gerçek bir tehlike var. Büyük tehlike gelmeden önceki kırılmalar gösteriyor ki, Marmara’daki faaliyet sürüyor.

Marmara Denizi açıklarında dün saat 20.57’de 5.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kandilli Rahathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün 15.3 kilometre derinlikte meydana geldiğini açıkladığı deprem başta İstanbul olmak üzere Kocaeli, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, Tekirdağ, Edirne, Kırlareli’nde hissedildi. 6 saniye süren 5.2’lik sarsıntıdan sonra gece yarısına kadar şiddetleri 2.0 ila 2.9 arasında değişen 10 artçı deprem meydana geldi. Depremin hissedildiği illerdeki vatandaşlar, kısa süreli bir korku yaşayarak kendilerini sokaklara attı. İlk belirlemelere göre deprem herhangi bir mal veya can kaybına neden olmadı.

Başbakanlık farklı verdi

Öte yandan Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı ise Marmara Denizi’nde meydana gelen depremin büyüklüğünün 5.1, derinliğinin 6.97 olduğunu bildirdi. Depremle ilgili uzmanlar farklı görüşler dile getirirken İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Görür sert uyarılarda bulundu. Marmara’da olan her depremi ciddiye almak lazım diyen Görür şöyle devam etti:

Gerçek bir tehlike var

“Marmara’da yapılan araştırmalarla bilinmeyen faylar haritalandı. Ve çıkan sonuç, Tekirdağ çukuruyla Adalar arasındaki kesimin kırılmaya en uygun yer olduğuydu. Burası kırılırsa da en az 7.2 büyüklüğünde bir deprem olacak ve bu İstanbul için bir uyarı. Depreme neden olan fay, olası İstanbul depreminde kırılmasını beklediğimiz fayın hemen batı ucunda. Bu durum bölgenin gerilmekte olduğunu ve buna bağlı olarak irili ufaklı depremler olduğunu gösteriyor. Yer bilimciler olarak biz, ‘Marmara gerilme altında, çatırdıyor, zamanı belli olmayan bir deprem meydana gelebilir’ diyoruz. Bu depremler, bunun uyarısı olarak algılanmalıdır. Yalnızca bu deprem üzerinde konuşulmasının anlamı yok. Gerçek bir tehlike var ve bunun boyutu ile yeri belli. Büyük tehlike gelmeden önce yaşanan kırılmalar gösteriyor ki, Marmara’daki faaliyet devam ediyor.”