Adli Tıp Kurumu'nun son raporu; Cem Garipoğlu'nun, Münevver Karabulut'u tek başına öldürmediğini, cinayet sırasında ailesinden birinden yardım aldığını ortaya koydu. Adli Tıp Kurumu'nun 16 Ağustos 2009 tarihli son raporu, SABAH'ın 22 Mayıs'ta, "Etiler vahşetinde ikinci fail", 23 Mayıs'ta "Vahşetteki ikinci fail aileden" başlıklarıyla birinci sayfasından duyurduğu haberlerin doğruluğunu bir kez daha ortaya koydu. Adli Tıp Kurumu'nun yaptığı ikinci incelemede; Cem, babası Nida ve ağabeyi Levent Garipoğlu'ndan alınan doku örnekleri, Münevver Karabulut'un tırnak altlarında bulunan doku örnekleriyle karşılaştırıldı. Bir kez daha, Garipoğlu Ailesi'nden birden fazla erkeğe ait DNA bulguları elde edildi. Bu DNA'lardan birinin Cem'e ait olduğu, diğerinin ise aynı aileden ikinci erk e ğ i işaret ettiği öğrenildi. İkinci kişinin hangi Garipoğlu olduğunun belirlenebilmesi için savcılığın Adli Tıp Kurumu'ndan bir rapor daha istemesi gerektiği bildirildi. Kurumun, bu ay içinde üçüncü bir rapor hazırlayarak savcılığa göndereceği de kaydedildi.

İDDİANAME BİTİYOR

10 sayfalık ikinci rapor, geçen hafta savcılığa gönderildi. Raporda, cinayetin ardından tutuklanan baba Nida Garipoğlu'nun gömleğinde Münevver'in kanının bulunduğu belirtildi. Münevver'in iç organ parçalanması nedeniyle iç kanama, omurun kesilmesi nedeniyle de dış kanama geçirerek öldüğü vurgulandı. Bu tespitin, Münevver Karabulut'un başının canlıyken kesildiğini gösterdiği ileri sürüldü. Savcılığın iddianameyi tamamlama aşamasına geldiği ve Cem Garipoğlu'yla birlikte, ailesinin bir erkek ferdinin daha "cinayetin faili" olduğu gerekçesiyle yargılanabileceği öğrenildi.

İKİ GİZLİ TANIK VAR
Bu arada, dosyada Cem Garipoğlu'nun, Münevver'in başını kestiği testereyi saat 12.03'te, yani cinayetten önce satın aldığını gösteren kamera kayıtları ve gizli tanık ifadeleri olduğu kaydedildi. 16 Ağustos 2009 tarihli ve 2047 karar no'lu raporun 7. sayfasında şu ifadeler yer aldı: "(...) Maktulenin tırnak arasında elde edilen DNA örnekleri sadece erkek bireylerde bulunan, babadan oğula değişmeden kalıtılan aynı soyağacındaki gerçek bireylerde (baba- oğul-amca vb) aynı özellikleri taşıyan Y kromozomu üzerindeki YSTR DNA bölgeleri aynıdır. Bu bilgi gözönünde bulundurularak ve örneklerin tipleme sonuçları bir arada değerlendirildiğinde birden fazla erkeğe ait olabilecek tipleme tespit edilmiştir." Adli Tıp'tan bir yetkili ise şunları söyledi: "Artık faille ilgili hiçbir şüphe yok. Doku örneklerinin sahiplerini DNA testiyle bulduk. İkinci katil zanlısını gösteren sperm değil, genç kızın ölmeden önce boğuştuğu aynı sülaleden iki kişiye ait doku örnekleri." /sabah